02.01.2024 - 14:45 | Son Güncellenme:
Tekerlemenin İngilizce karşılığı “rhyme”, “tongue twister” ya da “rigmarole”dir. İngilizce tekerlemeler kelime haznesinin gelişiminde önemli rol oynar. Telaffuz gelişimine katkısı bulunan İngilizce tekerlemeler yazılışı birbirine benzeyen kelimelerin öğrenilmesine de yardımcı olur.
Kolay İngilizce Tekerleme Örnekleri ve Anlamları
She sees cheese.
(O, peyniri görür.)
Willy’s real rear wheel.
(Willy’nin gerçek arka tekerleği.)
Twelve twins twirled twelve twigs.
(On iki ikiz on iki dal döndürdü.)
A snake sneaks to seek a snack.
(Bir yılan bir şeyler atıştırmak için gizlice girer.)
Cooks cook cupcakes quickly.
(Aşçılar çabucak kek pişirir.)
Eleven benevolent elephants.
(On bir yardımsever fil.)
Four fine fresh fish for you.
(Sizin için dört güzel taze balık.)
Kısa İngilizce Tekerleme Örnekleri ve Anlamları
Wild vines make fine vintage wines.
(Yabani üzüm kaliteli şaraplar yapar.)
Victor’s friend Vincent rinsed his vests in vinegar.
(Victor’un arkadaşı Vincent, yeleklerini sirke ile duruladı.)
Vincent vowed vengeance very vehemently.
(Vincent intikam almaya yemin etti.)
Wayne went to Wales to watch walruses.
(Wayne morsları izlemek için Galler’e gitti.)
I saw a kitten, eating chicken in the kitchen.
(Mutfakta tavuk yiyen bir yavru kedi gördüm.)
If a dog chews shoes, whose shoes does he choose.
(Bir köpek ayakkabıları çiğnerse kimin ayakkabılarını seçer.)
I scream, you scream, we all scream for ice cream.
(Çığlık atıyorum, çığlık atıyorsun, hepimiz dondurma için çığlık atıyoruz.)
The big bug bit the little beetle.
(Büyük böcek küçük böceği ısırdı.)
Green glass globes glow greenly.
(Yeşil cam küreler yeşil renkte yanar.)
Uzun Tekerleme Örnekleri ve Anlamları
I have got a date at a quarter to eight.
I’ll see you at the gate, so don’t be late.
(Sekize çeyrek kala bir randevum var.
Kapıda görüşeceğiz, geç kalma.)
Susie works in a shoeshine shop.
Where she shines, she sits
And where she sits, she shines.
(Susie ayakkabı boyacısı dükkanında çalışıyor.
O, Parladığı yerde oturur
Ve oturduğu yerde parlar.)
Fuzzy Wuzzy was a bear.
Fuzzy Wuzzy had no hair.
Fuzzy Wuzzy wasn’t fuzzy, was he?
(Fuzzy Wuzzy bir ayıydı.
Fuzzy Wuzzy’nin saçı yoktu.
Fuzzy Wuzzy bulanık değildi, değil mi?)
How much wood would a woodchuck chuck
If a woodchuck could chuck wood?
He would chuck, he would, as much as he could,
and chuck as much wood as a woodchuck would
if a woodchuck could chuck wood.
(Bir dağ sıçanı ne kadar odun taşırdı
Eğer bir dağ sıçanı odun taşıyabilseydi?
Taşıyabildiği kadar fazla taşırdı
Ve bir dağ sıçanının taşıyabildiği kadar fazla taşırdı
Eğer bir dağ sıçanı odun taşıyabilseydi.)
She sells seashells on the seashore.
The shells she sells are seashells, I’m sure.
And if she sells seashells on the seashore,
Then I’m sure she sells seashore shells.
(O, Deniz kıyısı üzerinde deniz kabukları satar.
Sattığı kabuklar deniz kabuğu, eminim.
Ve eğer deniz kıyısında deniz kabukları satıyorsa,
O zaman eminim deniz kıyısı kabukları satıyor.
İngilizce Tekerleme Örnekleri
1. Purple paper people, purple paper people, purple paper people.
2. Elizabeth has eleven elves in her elm tree.
3. Red blood, green blood, red blood, green blood, red blood, green blood.
4. Busy buzzing bumble bees.
5. A lump of red leather, a red leather lump
6. Bake big batches of bitter brown bread
7. Which wristwatch is a Swiss wristwatch?
8. Whoever slit the sheets is a good sheet slitter.
9. Crush grapes, grapes crush, crush grapes.
10. A black bloke’s back brake-block broke.
11. Thirty-three thousand people think that Thursday is their thirtieth birthday.
12. How many saws could a see-saw saw if a see-saw could saw saws
13. A pessimistic pest exists amidst us.
14. Knife and a fork bottle and a cork that is the way you spell New York.
15. Chicken in the car and the car can go, that is the way you spell Chicago.
16. Five fuzzy French frogs Frolicked through the fields in France.
17. Round and round the rugged rock the ragged rascal ran.
18. Buckets of bug blood, buckets of bug blood, buckets of bug blood