08.10.2020 - 14:54 | Son Güncellenme:
Çok boyutlu olduğunu hep duyduğumuz uzayın üç boyutu olduğunu söyleyen bilim insanları onun sınırları olmayan sonsuz bir boşluk olduğunu söylüyor.
“Uzayda neler var?” sorusunun yanıtı ise biraz daha biliniyor. Gezegenler, asteroidler, kuyruklu yıldızlar ile gaz ve toz bulutları ilk sıralarda yer alanlar. Bunların her biri gök cismi olarak adlandırılırmış. Şimdi bu gök cisimleri hakkında biraz bilgi verelim.
Yıldız
Sonsuzluğun diğer adı da diyebileceğimiz Uzay’ın içerinde var olan gaz ve toz yığınları bir araya gelip sıkışırmış. Böylece yıldız adı verilen ve bize ışık saçan yıldızlar oluşurmuş. Onların da bir ömrü olur, sonu gelince patlayarak yok olurlarmış. Patlama sırasında dağılan parçalardan da gezegenler meydana gelirmiş. Ne kadar ilginç değil mi? Acaba biz hangi yıldızdan koptuk? Unutmadan bir bilgi daha! Yıldızların farklı renkleri varmış ve bu renkler onların sıcaklıkları hakkında bilgi verirmiş. Güneş gibi orta sıcaklıktaki yıldızlar sarı ve turuncu, sıcak olanlar mavi ya da beyaz olurmuş.
Yıldız Kümeleri
Yıldızların bir arada olduğu ve belirli bir şekli oluşturan toplu gök cisimleri yıldız kümesi olarak adlandırılırmış.
Takımyıldızları
Gökyüzünde bir arada bulunan yıldızlara takım yıldızı denirmiş. Büyükayı, Küçükayı, Ejderha, Çoban, Kuzey Tacı ve Orion takım yıldızlarına verilen isimlerden bazılarıymış.
Kuyruklu Yıldızlar
Donmuş gaz ve toz bulutlarından oluşan kuyrukluyıldızlar, yıldızlara yapısal olarak hiç benzemez, sadece adları benzermiş. Yıldız kayması olarak bildiğimiz olay ise kuyrukluyıldızlardan kopan parçaların yarattığı ışık çizgisiymiş.
Meteorlar
Uzayda var olan gök taşlarının Dünya’nın atmosferi içerisindeki haline meteor denirmiş.
Galaksiler ya da Gök Adalar
Farklı gök cisimleri (yıldız, kızgın gaz ve toz yığınları) arasında belirlenememiş maddeler varmış. Bunlardan oluşan dev sistemlere de galaksi ya da gök ada denirmiş. Dünya Samanyolu Galaksisi içerisinde yer alıyormuş.
UZAYDA HAYAT VAR MI?
Gelelim en önemli soruya! Uzayda hayat var mı? İnanın bunu yıllardır merak eden o kadar çok insan varmış ki. Başta bilim insanları olmak üzere dünya üzerinde yaşayan meraklı milyonlarca çocuk, her gece gökyüzüne bakıp derin düşüncelere dalıyor olabilir.
1960 yılında senin gibi uzaydaki hayatı merak eden Frank Drake, ilk uzay dinleme araştırmasına girişmiş. Ama hala elinde pek bir bilgi olduğu söylenemez. Bunu öğrenebilmemiz için bilim insanlarına göre en az 10 milyon yıldızı yakından tanıyabilecek teknolojik altyapıya sahip olmamız gerekiyormuş. Düşünsene sadece bizim içerisinde olduğumuz Samanyolu galaksisinde 200 milyardan fazla yıldız olduğu tahmin ediliyormuş.
Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) bu soruya yıllardır cevap arıyormuş zaten. 1977 yılında uzaya gönderilen ve 2025’e kadar uzayda hayat olup olmadığını araştıran Voyager 1’den haber bekleyip duruyormuşuz. NASA, 2025 yılında uzay mekiğinin artık enerjisinin biteceğini belirtmiş.
Kısacası insanoğlunun uzayda hayat olduğuna dair umudu hiç bitmiyor. Bizce sen de bu merakından vazgeçme! Her an uzaylı dostlarımızdan haber gelebilir.