Vedat Milor

Vedat Milor

Tüm Yazıları

Herkesin işin kolayına kaçtığı bir devirde gerçek Malatya mutfağının bir örneğini İstanbul'da bulmak ne mutluluk!

Malatya, özellikle et yemeklerinde harikalar yaratan bir mutfak. Gel gör ki, İstanbul damak tadı hep ızgara etlere alıştı ya da alıştırıldı. Anadolu’nun güzelim, emek isteyen yemeklerini İstanbul’da bulmak çok zor.
Hemen herkesin işin kolayına kaçtığı bir devirde gerçek Malatya mutfağının bir örneğini İstanbul’da bulmak ne mutluluk...
Et suyuyla pişen ‘kulaklı’ denen iyi bir çorbaları var. Mezeler de hiç fena değil. Ama bunlarla doyurmayın karnınızı çünkü Malatya’nın bir köyünde bulacağınız ev yemekleri sizi bekliyor. Hepsi de birbirinden leziz.
Yemeklerin güzel olmasının birkaç nedeni var; öncelikle malzeme.
Etler kuzu eti, yemeklerde sadece tereyağı ve zeytinyağı kullanılıyor. Sonra meşe odunuyla yanan iyi bir fırın ve etlerin ağır ağır pişmesi... Bir de tabii ki işin ustası bir aşçının mutfakta olması.
Malatya’nın kiraz yaprağı, tereyağı ve erik pekmeziyle hazırlanan harika bir yemeği var. Kiraz yaprağı, maalesef geçen sene az çıkmış, çıkan da Malatya’da kalmış; yerine fasulye yaprağı kullanmışlar. Bu da iyi ama biraz hayal kırıklığı yarattı. Fiyat da çok makul, 9 TL.
Analı kızlı da 9 TL ve çok iyi. Bu çorbanın lezzeti suyunda ilik tadı olmasından geliyor. Kuzudan içli köfteler, nohut ve parmak boğumu iriliğindeki bulgur köfte, analı kızlı denen yöresel çorbanın içindeki malzemeler. Bu iki öğün, ara sıcak olarak mezelerden sonra sunuluyor.

SEÇİM YAPMAK ZOR
Sonra sıra et yemeklerine geliyor. Aralarında seçim yapmak kolay değil. En iyisi kalabalık bir grupla gidip birkaç tane denemek. Kağıt kebabı ve tandır 16 TL. İkisi arasında seçim yapmam zor. Tandırın eti gevrek, kendi yağında pişmiş ve kemikten hemen ayrılıyor.
Kağıt kebabın içindeki sebzeler, et suyuyla piştiğinden çok lezzetliler. Patlıcan tavayı da çok sevdim. Patlıcan, ağır ağır pişerken et suyunu iyice içine çekmiş. Etle patlıcan iyi bütünleşmiş.
Domates tava için de aynı şeyi söyleyebilirim. Domatesin tatlı-ekşi lezzetı, yağlı kuzu etiyle çok iyi gidiyor. 17 TL olan bu öğünü ben, domatesin mevsimi olmamasına rağmen çok sevdim.

‘GELELİ KEBAP’ YİYİN
“Tüm sebzeler birlikte olsun” diyorsanız, Geleli Kebap tavsiyem. Kuşbaşından hazırlanıyor. Mis gibi tereyağı kokuyor. Bir tek kuzu incik vasatı aşmıyordu. Kuzu inciği yağlı Malatya kuzusuyla hazırlamak lazım. Trakya kuzusuyla hazırlanan incik, biraz kuruydu.
Kaburga dolması, çok özel bir yemek. Üzeri biber salçasıyla sıvanmış kaburganın içi, iç pilavla dolu. Pirinç çiğden olduğundan lapalaşmamış. Burada yediğim kaburga dolma, kaburgacılarda bulduğum dolmalardan daha iyiydi. Tek sorun şu; önceden sipariş verilmesi gerekiyor. Kilosu, 60 TL.

BULGUR PİLAVI ÇOK İYİ
Et yemekleri yanlarında bulgur ve pirinç pilavlarıyla sunuluyor. Ama ne bulgur! Et suyu ve kuzu kıkırdağıyla pişmiş. İki farklı tip kuru kayısı, kuş üzümü ve tereyağıyla hazırlanan pirinç pilavı da ağzınıza layık.
Kesenizi deldirmeden ağız tadıyla yemek yiyeceğiniz, aslına sadık bir lokanta burası. Umarım bazen başkalarına olduğu gibi başarılı oldukça işin kolayına kaçmazlar.

Haberin Devamı

DEĞERLENDiRME: 4.5