YAKINDA TÜM İŞADAMLARIMIZ DETOKSLANACAK
İşadamı Ferit Şahenk, detoks işine el atıyor. Detoks merkezleri tüm dünyada ilgi görüyor, bizim jet-setimiz de habire yurt dışına taşınıyordu. Şimdi ayaklarına geliyor, en lüks haliyle ve şehrin merkezinde
Geçen hafta Başbakan Erdoğan'ın katıldığı ve Somali konuşmasını yaptığı Ak Parti İstanbul İl Teşkilatı'nın WOW Otel'deki iftarına davetliydim. Biraz erken gittiğim otelin lobisinde otururken, önce Abdülkadir Aksu ve oğlu Murat Aksu girdi içeriye. Murat Aksu en az 30 kilo zayıflamış göründü gözüme. Baba-oğul oturduğum masaya yönelince, "Nasıl başardınız?" dedim Murat Aksu'ya. Ayurveda ve baharat ağırlıklı bir beslenme düzeniyle tam 25 kilo vermiş. Bu beslenme düzeninin metebolizmayı hızlandıran etkisinden bahsederken cebinde taşıdığı baharatları çıkarıp gösteriyor.
Lobide kabul günündeyim sanki, içeri bu kez iş dünyasının en fit patronu Ferit Şahenk giriyor. Ferit Bey dahil olduğu sohbetin gündeminin spor ve sağlıklı yaşam olduğunu anlayınca gülümsüyor. Şahenk, Abdulkadir Aksu'ya "Mutlaka bize bekliyorum sizi" diyor.
D-LIFE Ulus’ta
Abdülkadir Bey'e "Nereye bekliyor?" dememle bomba haber geldi. Türkiye'nin en büyük gruplarından Doğuş Holding sağlıklı yaşam sektörüne girmiş de haberimiz yokmuş. Ferit Şahenk'in detoksa ne ihtiyacı var bilemedim! O kadar steril, duru, sağlıklı bir görünüşü var ki! Ne yaparsa yapsın, hangi işe el atarsa atsın, onu çok iyi yapan insanlar vardır... Son yıllarda özellikle bankası Garanti ve turizm işlerinde küresel ölçekteki yatırımlara ve işbirliklerine attığı imzalarla Ferit Bey de öyle biri... Şimdi yepyeni bir alana el attı: Son yıllarda moda olan detoks yani toksinlerden arınma işine... Çok yakında ipince, mutlu, parlayan insanları gördüğünüzde bilin ki, D-LIFE'dan çıkmış olacaklar. Sağlıklı yaşam merkezi Ulus'ta üç katlı, ultra lüks bir villada hizmet verecekmiş. İçinde SPA, yoga gibi sağlık terapi bölümlerinin de olacağı merkezle Ferit Bey bizzat ilgileniyor, hiçbir masraftan kaçınmıyormuş. Yakında faaliyete geçecek merkezin başına da detoks deyince akla gelen hemen ilk isim olan Gül Kaynak getirilmiş.
SELMA TÜRKEŞ, KİME 'SİZE ABİ DİYEBİLİR MİYİM' DEDİ
İftar sonrasında cemiyet hayatından kadınlar arasında telefon trafiği yaşandı. "Çıkışta kahve içelim, otelin lobisinde buluşalım" diye araştık. O arada tanıştığım ve işadamı sandığım genç bir adam, "Ben Ahmet Kutalmış Türkeş" deyince, "Ha siz Selma Türkeş'in abisisiniz değil mi, merhaba" dedim.
Demez olsaydım masa kahkahalara boğulurken, yerinden kalkan Selma Türkeş, Ahmet Bey'e, "Size abi diyebilir miyim?" dedi. Meğer Alpaslan Türkeş'in küçük oğlu AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Türkeş'le konuşuyormuşum. Normal tabii, yıllarca İsviçre'de yaşayan ekonomist Ahmet Türkeş bugüne kadar fotoğraf vermemek, basına konuşmamak için o kadar direndi ki yüzüne aşina olamadık. Yanlışım üzerine acaba gerçekten bir akrabalık olabilir mi diye, Selma Hanım'la, aile köklerinin olduğu Kıbrıs'a kadar uzanan bir sohbet başladı Ahmet Bey arasında. Kim kimin kızı, büyük dedeler nereli diye. O anın fotoğrafını çektim.
Erkekler sessizce çıktı!
Ayşe Böhürler, Nimet Çubukçu, Mergül Kotil'in de bulunduğu masamızda, gününde olan Selma Türkeş "Erkek siyasetçiler de, işadamları da kötü giyiniyor, kadınlar daha özenli" deyince yan masalardaki erkek yoğunluklu profil bunu duydu. Türkeş bir ara telefonla konuşmak için uzaklaşınca aralarında büyük iki işadamının da olduğu yan masamızdakiler, "Hanımefendi uzaklaşmışken biz kaçalım, birimizin pantolon boyu, birimizin ceket bedeni büyük çıkar, çakarız dersten!" deyince ikinci kahkaha koptu. Ve asıl komik olanı sessizce Selma Türkeş'e görünmeden ayrıldılar masalarından!