İçki içerken “Aman karıştırma, çarpar!” derler ya siz onlara aldırmayın. Mey İçki, Yeni Rakı’yı ‘karıştırıp’ dünyaya sevdirmenin yolunu bulmuş
“Rakınızı nasıl alırsınız?” diye sorulduğunda “Sek”, “Sadece su” ya da “Su ve buzla” yanıtlarından birini verirsiniz değil mi? Çünkü milli içkimiz rakıya su ve buzun dışında ki onların bile oranları kanun gibi bellidir, ‘bir şey’ karıştırmak zinhar yasaktır!
Yıllar önce vişne mevsiminde kurduğumuz çilingir sofrasında bir arkadaşım iki vişneyi iki parmağının arasında hafif ezip rakı kadehine bırakıvermişti. Masanın diğer ucundan “Eyvah!” nidası yükselince de gülümsemiş, “Böyle tadı, rayihası bir başka güzel. Hatta sonbaharda da böğürtlenle deneyin” demişti. Her alanda olduğu gibi damak tadında da ‘öncüler’ oluyor elbet.
Ödüllü barmenden yeni tatlar
Yeni Rakı’yı dünyaya sevdirmek isteyen Mey İçki’nin yöneticilerinin bu ‘öncü’ arkadaşımı tanıdığını sanmıyorum. Ama aklın yolu bir! Dünyaca ünlü barmenimiz Tolga Germiyanoğlu’nun rakıyla hazırladığı kokteyller, Avrupa metropollerinde Mey İçki’nin düzenlediği ya da içki sponsorluğunu üstlendiği organizasyonlarda beğeniye sunuluyor. Ağırlıklı olarak kavun, elma ve sakız aromalarını taşıyan bu kokteyller son derece büyük ilgi görüyor.
Bu arada Mey İçki’nin Yeni Rakı’yı dünyaya tanıtma çabasını anlatırken kokteyllerle sınırlı kalmak da gerçekten haksızlık olur. Son birkaç yılda Çin’den Almanya’ya, İngiltere’ye aklınıza gelebilecek pek çok ülkede her fırsatta ve her seferinde daha geniş bir kitleye “Şerefe” dedirtme azmindeler.
Berlin’de İstanbul ruhu
En son Berlin’de gerçekleştirdikleri ‘The Spirit of İstanbul’ etkinliğiyle İstanbul’un ruhunu Berlin’e taşıdılar. Mey İçki Uluslararası Pazarlama Müdürü Elif Göktaş’ın katılımıyla, Berlin’in popüler bölgelerinden Kreuzberg’deki görkemli Ummspannwerk binasında düzenlenen etkinliğe katılan iki binin üzerinde Berlinli rakının meze, müzik, arkadaşlar ve muhabbet eşliğinde nasıl tüketildiğini birebir görme şansına kavuştu. Kapısında Almanların yüzlerce metre kuyruk oluşturduğu, yoğun ilgi gören etkinlikte Türk mutfağının en leziz örnekleri, müzik, nargile, dans performansları, yemek atölyeleriyle rakıya dair her şey katılımcılara sunuldu. Yeni Rakı düzenlediği bu etkinlikle bir dünya markası olma yolunda önemli bir adım daha atmış oldu.
Aydın Boysan bütün sevimliliğiyle, “Rakıya bir başka içki karıştırmak caiz değildir” diye dursun Mey İçki’nin uzmanları ‘karıştırdıkça’ dünyanın aklını başından alıyor. Bense kendi adıma suyu az, rakısı bol, mezesi lezzetli, sohbeti rakısından bol, mezesinden lezzetli bir çilingir sofrasını dostlarla paylaşmaktan aldığım keyfin üzerine tanımam. Üstelik yeni kokteyllerle yurt dışından gelen dostlarla da çilingir sofralarına keyifle oturmak mümkün olacak.
ZELA’YA SiREN ERTAN iMZASI
Mücevher markası Zela ve Siren Ertan Çarmıklı arasında bu yaz başlayan işbirliği yeni bir boyut kazanıyor. Siren Ertan, temmuz ayından bu yana Zela’ya tasarım danışmanlığı veriyordu. İşbirliğinin yeni boyutundaysa çok özel bir koleksiyon oluşturuldu. ‘Siren Ertan İstanbul for Zela’ adını taşıyan koleksiyon için Ertan, “Günün 24 saati, her türlü kıyafetle kullanılabilecek, taşıyan kadın ve erkeklerin görünümlerine şıklık, zenginlik ve güç katacak, çok farklı bütçelere hitap edecek, her parçasına bizzat sahip olmak isteyeceğim kadar da keyifli bir koleksiyon hazırlıyoruz” diyor. Koleksiyon aralıkta satışa çıkacak.
TAV GALERİ İSTANBUL’DA DARÜŞŞAFAKA SERGİSİ
Atatürk Havalimanı’nda dış hatlar terminalinin gidiş katında bulunan TAV Galeri’ye bayılıyorum. Birazdan dünyanın bir başka köşesine uçmaya hazırlananları önce kendi içlerinde ya da başka dünyalara uçuruyor bu galeri. Bu ayki ‘Benim İşim, Benim Okulum’ adlı sergi, son derece anlamlı: TAV çalışanlarının gözünden Darüşşafaka’yı, Darüşşafakalı öğrencilerinin gözünden de TAV’ı anlatıyor. TAV Grubu CEO’su Sani Şener (solda), TAV Galeri İstanbul’un bugüne kadar 30’dan fazla sergiye ev sahipliği yaptığını söylerken, kültür sanata verdikleri desteğin artacağını da müjdeliyor.