Songül Hatısaru

Songül Hatısaru

songul.hatisaru@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçen hafta İtalya’daydım. Biz ayakkabı fuarını gezerken Berlusconi’nin yine bir seks skandalı patlak verdi. İtalyan halkı, başbakanlarının ekonomik krizi örtbas etmek için skandallar yarattığını inanıyor

Milano, İtalya’nın çapkın Başbakanı Silvio Berlusconi’nin de doğup büyüdüğü, zenginleştiği şehir. Milanolular ekonomik kriz ve arka arkaya patlayan seks skandallarının etkisiyle Berlusconi’yi pek sevmiyorlar. Ülke ağır borç yükü ve zayıf büyümeyle savaşırken başbakanlarını ‘bunga bunga partileri’ düzenlemekle suçlayıp, eleştiriyorlar. Düşen gelirlerine karşın başta ulaşım araçları ve vergilerdeki artış nedeniyle burunlarından soluyorlar.

Haberin Devamı

Sokakta gösteri, evde parti var
Halkın bir bölümü Berlusconi’yi ekonomiyle uğraşmak yerine seksle meşgul olmakla suçluyor. Ancak tam tersinden bakıp bunun bir strateji olduğunu söyleyenler de var. Onlara göre ekonomi o kadar kötü gidiyor ki Berlusconi gündem saptırıyor; skandalları öne çıkararak halkın dikkatini dağıtıyor. Böyle düşünenler haksız da sayılmaz.
İtalyan ekonomisinin zora girmesiyle seks skandallarının zamanlaması örtüşüyor. Halka kemer sıktıracak tasarruf paketi parlamentodan geçerken, gazetelerde Berlusconi’nin villasına giren 20 kadar kadının haberleri vardı. Konunun uzmanı değilim ama, 75 yaşında ve bir dizi prostat ameliyatından geçtiği bilinen ‘yaşlı’ bir adamın böyle kalabalık performanslar gösterebileceğini aklım pek almıyor. Belki de ortada parti falan yok sadece siyasi bir kurmaca var.

Bu villada oturanlar bir hoş!
Berlusconi’nin Milano’nun Arcore bölgesinde bulunan malikanesinin hikayesi de hayli ilginç. Villanın eski sahibi Marki Camillo Casati, kendisinden yaşca çok küçük karısıyla bu villada seks partileri düzenliyormuş. Bu partiler çiftin, İtalya sosyetesinde ‘seks sembolü’ olarak anılmasına neden olmuş. Berlusconi’nin ederinden çok daha ucuza satın aldığı villa 40 yıl sonra, bu kez yeni sahibinin skandallarıyla gündemde.
Bizi gezdiren dünyalar tatlısı rehberimiz Sena Ceyhan’a, “Peki İtalyan gençleri ne düşünüyor?” diye sordum. Sena’nın cevabı bana başka söz bırakmadı: “İtalyan toplumu Türk toplumu gibi medya tarafından manipule ediliyor. Kamuoyunda Berlusconi’nin kimlerle parti verdiği, hangi kadınlara kaç para ödediği gibi magazinel ve bayağı bir tartışma sürüyor. Ancak gençler eve çağırdığı kızlara bayat fıkralar anlattığına inanıyor!”


EKONOMiN BOZUKSA PATLAT BiR SEKS SKANDALI


ARNAVUT VEFASI

Şili Fahri Konsolosu Haluk Sanver’in eşi Ebru Sanver, Rumelili bir aileden geliyor. Büyük dedesi İlyas Paşa, padişahın Tımar Bey’i ve tüm Rumeli topraklarının sorumluymuş. O devirde Osmanlı toprağı olan ve Arnavutluk’un Makedonya sınırında bulunan Peskhopia’nın Belediye Başkanı Ilır Krosi, eline geçen eski bir tarih kitabında Ebru Sanver’in büyük dedesinin Arnavutluk için yaptıklarını okuyor.
Arnavutlar, halkın her zaman yardımına koşan İlyas Paşa’nın o devirde sultandan kendileri için birtakım özel haklar da elde ettiğini öğrenince tam 100 yıl sonra heykelini dikmeye karar vermişler. Şehrin belediye başkanı konuyu vefa duygusuyla kent meclisine açmış. “İlyas Paşa ülkemiz için güzellikler yapmış, onu ölümsüzleştirelim’ teklifinde bulunmuş. Heykelin açılışını, ölümünün 100’üncü yılına denk getirip adına pullar da bastırmışlar. İlginç tesadüfler sonucunda Ebru Sanver’e de ulaşıp açılışa davet etmiş, şehrin beratını vermişler. Vefa dedikleri böyle bir şey olsa gerek.

Şili Fahri Konsolosu Haluk Sanver’in eşi Ebru Sanver, Rumelili bir aileden geliyor. Büyük dedesi İlyas Paşa, padişahın Tımar Bey’i ve tüm Rumeli topraklarının sorumluymuş. O devirde Osmanlı toprağı olan ve Arnavutluk’un Makedonya sınırında bulunan Peskhopia’nın Belediye Başkanı Ilır Krosi, eline geçen eski bir tarih kitabında Ebru Sanver’in büyük dedesinin Arnavutluk için yaptıklarını okuyor.
Arnavutlar, halkın her zaman yardımına koşan İlyas Paşa’nın o devirde sultandan kendileri için birtakım özel haklar da elde ettiğini öğrenince tam 100 yıl sonra heykelini dikmeye karar vermişler. Şehrin belediye başkanı konuyu vefa duygusuyla kent meclisine açmış. “İlyas Paşa ülkemiz için güzellikler yapmış, onu ölümsüzleştirelim’ teklifinde bulunmuş. Heykelin açılışını, ölümünün 100’üncü yılına denk getirip adına pullar da bastırmışlar. İlginç tesadüfler sonucunda Ebru Sanver’e de ulaşıp açılışa davet etmiş, şehrin beratını vermişler. Vefa dedikleri böyle bir şey olsa gerek.