Evlilik hazırlığı yapanlar dalışa!
Geçen hafta derneğin Nakkaştepe’deki binasında açtığı Türkiye’nin ilk kalıcı ‘su altı atık’ sergisini de gezdim. Sergide denizden çıkarılanları gördüm: Karyola, lavabo, elektrik süpürgesi, walkman, tencere, güğüm, sandalye, çaydanlık, polis barikatı, araba lastikleri, cep telefonu, hoparlör, matkap... Bir dergideki büyülü su altı dünyasının fotoğraflarına baktım, bir de denizden çıkarılanlara...
Genç çiftler mağazalara gitmeyip dalış yapsınlar İstanbul’da, pek ucuza gelir ev düzmek! Hem de güzel bir hobi edinirler. Şaka bir yana, sergilenenler ürkütücü. TURMEPA hiç olmazsa yeni kuşakların duyarlı olması için, sergi alanını çocuklar için bir eğitim atölyesi olarak da konumlandırmış. Çocuklar atıkların doğada yok olma sürelerini, doğaya ve insan hayatına verdikleri zararları 90 dakikalık eğlenceli interaktif bir eğitimle öğreniyor. TURMEPA, Türkiye’nin en büyük su ürünleri kuruluşu Kılıç Balık ana sponsorluğunda açtığı sergi ve eğitim atölyesini ‘Dünya Çevre Günü’nde hayata geçirdi. Sergiyi gezen ve eğitim atölyesine katılan çocuklara çeşitli armağanların yanı sıra, sağlıklı ve dengeli beslenmede balığın önemini anlatan bir de broşür veriliyor. Son derece bilgilendirici bu broşürü de Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Yasemin Bradley hazırlamış. Sergiyi özellikle çocuklarınızla gezin. Denizlerimizi su altı çöplüğüne çeviren bu ‘eser’leri mutlaka görün.
124 balık türü yok oldu
TURMEPA Başkanı Tezcan Yaramancı’dan öğrendiklerim korkutucu: “Dernek sadece geçen yıl 12 bin ton sıvı ve 255 bin kilogram katı atık toplamış. Son 50 yılda Karadeniz’de 26, Marmara’da da 124 balık türü yok olmuş. Kalanların yüzde 50’sinden fazlası tehlike altında. Şimdiye kadar hep denizi denizciler, tekneler kirletiyor görüşü hakimdi. Ortaya çıkan korkunç gerçek, denizlerdeki kirliliğin yüzde 80 oranında kara kaynaklı olduğunu gösteriyor. Sadece gözlerimizle denizin üzerinde gördüğümüz, karpuz kabukları, pet şişeler değil denizleri öldüren. Belediyeler, sanayii tesisleri, turistik işletmeler başta olmak üzere evlerden, hastanelerden çıkan bütün atıklar kanalizasyonla denize taşınıyor.” Aklımızı başımıza almazsak denizlerimiz, içinde yaşayan binlerce tür canlıyla birlikte yavaş yavaş ölecek...