İslam’ın doğru anlaşılmasında çok büyük hizmetleri olan, hayatı boyunca “Allah ile aldatanların” karşısında duran, Atatürkçü, çağdaş din adamı Profesör Yaşar Nuri Öztürk’ün vefatı milyonlarca kişi gibi beni de üzüntüye boğdu. Bir ömür bizlere açtığı aydınlık yollarla, miras bıraktığı değerli eserlerle, beyinlerimize işleyen cesur sözleriyle ölümsüzdür Yaşar Nuri Hoca...
Yıllar boyunca editörlüğünü yaptığım siyaset programına o kadar çok konuk oldu ki kaç kez katıldığını hatırlamıyorum bile. Onun gibi yeri dolmayacak büyük bir din alimini tanıma fırsatım olduğu için, dinle ilgili aklıma takılan konuları ona bizzat sorabildiğim için ne şanslıyım.
Bıkmadan usanmadan hepimizi aydınlattığı, hepimize gerçekleri gösterdiği için milletçe ne şanslıyız...
Kıymetli meslek büyüğüm Yılmaz Özdil’in dediği gibi; “Sorumluluk sırası artık hepimizdedir. Yaşar Nuri Öztürk’ün meşalesini taşımak, kitaplarını okumak, okutmak, her yurtseverin görevidir.” Bize kattığı her şey için sonsuz teşekkürler, nurlar içinde yatsın...
MERT DAVRAN’I ÇOK BEKLEDİK...
BİR KAP SUYU UNUTMAYIN!
Hepimizi kavuran bu sıcak günlerde elimde olsa sırtımda damacanayla dolaşıp sokakta gördüğüm her susuz kalmış hayvana kana kana su içirirdim! O kadar çoklar ki... Her birimiz evimizin, iş yerimizin yakınlarına her gün taze suyla dolu kaplar koysak kim bilir kaç hayvana yardımımız dokunur. Sıcaklarda biz nasıl çok daha fazla suya ihtiyaç duyuyorsak o kimsesiz hayvancıklar da öyle. Lütfen onlara su vermeyi ihmal etmeyin, bunun için vakit veya para harcamak gerekmiyor. Bir kap su, bir can demek...
Not: Son zamanlarda çok dikkatimi çekiyor. Duyarlı insanların sokak kedilerini beslediğini sık sık görsem de, köpek besleyene pek rastlamıyorum. Halbuki köpeklerin yemek bulması kedilerden daha zor, onlar kediler gibi her yere zıplayıp, her deliğe giremiyorlar ne de olsa... Aynı duyarlılığı sokak köpekleri için de göstermeliyiz.