Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçtiğimiz günlerde Londra’dan tatile gelen İngiliz arkadaşlarımızla Bodrum’daydık. Arabayla giderken oranın simgesi az katlı, begonvillerle süslü beyaz evleri gördükçe hayranlıklarını dile getiriyorlardı ki; Gündoğan’da boydan boya tek parça inşa edilmiş, yüksek camlarında demir parmaklıkları andıran sevimsiz tasarımların olduğu bir otelin önüne geldik. Yapıldığı günden beri Bodrum’un büyüsünü bozan, görüntü kirliliğinde 10 numara yapılardan bu da!

İngilizlerden biri şok içinde, “Aah burası nedir, hapishane falan mı?” diye sordu! Ve bunu ciddi sordu, şaka değil! Bizim evin tam karşı kıyısına yapılmakta olan sonsuz çirkinlikteki dev binayı da havaalanına benzettiler! Çirkinliği yetmezmiş gibi bir türlü bitirmiyorlar da, Gündoğanlılar olarak birkaç yazdır koca bir inşaat görüntüsüne bakıyoruz.

Haberin Devamı

Ve İngilizler, “Bir yabancının Türkiye’yi beğenmemesi mümkün değil, burası tam bir cennet ama Bodrum’un otantik dokusunu bozan çirkin yapılaşmalara çok üzüldük” dediler. Düşünün, yabancılar üzülüyor ama Türkler maşallah elimizdeki cennetin rezilini çıkarmak konusunda üzüntü bir yana, yarış halindeler!

TURİSTLERİN CEZAEVİ SANDIĞI OTELLER..

Elimizde cennet var, kıymetini bilen yok!

Yabancı dostlarımız benim çok sevdiğim Yalıkavak Pal Marina’dan bile, modern bir görüntüsü olduğu için hoşlanmadı. Onların en beğendikleri, Bodrum’un ünlü otantik havasını yansıtan yerler oldu. Mesela sıra sıra salaş restoranların bulunduğu Gündoğan sahiline bayıldılar.

Bodrum, çirkin yapılaşmalarla, maalesef büyüsünü günden güne kaybediyor. Keşke buna bir “Dur” diyen çıksa, en azından dokusunu bozan inşaatlara izin verilmese!

Biz “Dur” denmesini hayal ede duralım, öte yanda Ayvalık’ın güzeller güzeli Badavut Plajı birinci derece sit alanıyken koruma statüsü düşürülüyor! Haliyle ‘turizm ve konut inşasına izin verilecek’ korkusu yaşıyoruz! Bir gün orada da inşaat başlarsa, hiçbirimiz şaşırmayız değil mi?

Bütün dünyanın hayran kaldığı ve kıskandığı cennet yerlerimizin bir bir betona bulanması, tahammül edilir gibi değil, Allah benim gibi hissedenlere sabır versin!

Haberin Devamı

NEFES ALMA ZAMANI...

Kaç zamandır tüm Türkiye nefesimizi tutmuş, seçimi bekliyorduk. Bu sefer dikkatimi çeken, siyasetle ve Türkiye gündemiyle hiç ilgilenmeyenlerin bile bu seçimle yakından ilgilenmesiydi. Herkes öyle bir odaklanmış ki, arkadaş sohbetlerinin en çok konuşulan konusu seçimdi. Karşılaştığım herkesle “Merhaba”dan sonra girilen ilk mevzu buydu. Daha önceleri tatilini bölmemek için oy kullanmayan duyarsızlar bile sandıklara koştu.

Bodrum’dan 23 Haziran’da dönerken, havaalanı gördüğüm en kalabalık günlerinden birini yaşıyordu. Bizlere başka hiçbir şey düşündürmeyen seçimi geçirdiğimize göre, şimdi stresten uzaklaşıp biraz nefes alma zamanı dostlar...