Ben öyle şu gezegen geri gitmiş, yok ay tutulmuş, dolunaymış, gökyüzündeki hareketlerin bizi etkilediğine inanmazdım açıkçası. Bu konularla ilgilenen ve işlerini bile buna göre düzenleyen iki arkadaşım “Mart ayı çok kötü geçecek” demişlerdi. Ülkemiz açısından maalesef kötü geçti. Dilerim bundan sonra daha huzurlu günler görürüz.
Kişisel hayatlara gelince; etrafımdaki herkes mutsuz ve dertliydi. İstiklal’deki bomba kabusuna şahit olunca; “Daha fazla dayanamayacağım” diyerek ülkeyi terk edip, apar topar yurt dışına yerleşen arkadaşım bile var. Benim de hayatımın en berbat aylarından biri oldu. Zaten ülkenin kasveti hepimizi boğuyor, bir de üzerine kendi dertlerimiz eklenince, her şey çekilmez oluyor.
Mart ayının bitmesini bekledim durdum. Nisanın ilk sabahına, kuş cıvıltıları
ve güneşin güzelliğiyle uyanmak bile çok iyi geldi. Yeni başlangıçlar yapmak, kararlar alıp onları uygulamak, kaybettiklerine değil sahip olduklarına bakarak mutlu olmayı bilmek, yeniden umutla dolmak için nisan ayı biçilmiş kaftan... Güneşli ve güzel günler kalplerimizde de güneş açtırsın artık!
BEREN SAAT HABERİ...
Hastane kayıtlarıyla ortaya çıkan bir tüp bebek tedavisi haberi gördüm. İlk anda aklıma ilk şu geldi: Gelen bir hastanın özel kayıtları, kişisel bilgileri nasıl olur da basına sızdırılır? Bu durum hasta haklarını en saygısız şekilde hiçe saymaktır. Rezaletin sorumluları her kimse, hastane gerekeni yapmıştır diye umuyorum. Sadece ünlü olduğu için insanın kişisel haklarını bu derece ihlal etmeye kimsenin hakkı yok.
MANGAL SEVENLERE BİR NOT!
Aylardır önünden sık sık geçmeme
ve merak etmeme rağmen ilk kez Bostancı’daki Çınaraltı Mangalbaşı’na gittim. Hayatım boyunca gittiğim restoranlar arasında favori ilk beşime girer.
Harika akşam yemeği ve keyifli muhabbet ikilisi burada tam anlamıyla buluşuyor.
Masaların ortasında kendine özel mangalı var. Lezzetli etleri kendiniz seçiyor ve masanızda bir yandan sohbet ederken diğer yandan da kendiniz pişiriyorsunuz. Salata ve mezeler de güzel, servis özenli, oturduğunuz geniş koltuklar çok rahat... Sanki evde arkadaşlarınızla mangal yapıyormuş gibi hissediyorsunuz, üstelik hiç yorulmadan. Çınaraltı yıllardır var ama ben yeni keşfettim. O kadar sevdim ve keyif aldım ki sizinle de paylaşmadan duramadım.
Ev yemeği özleyenlere
Özellikle yalnız yaşayan ve çalışan insanlar ev yemeğine hasret kalıyor malum. Yorgun argın eve gelip, dışarıdan ısmarlanan bol yağlı, sağlıksız yemeklerden de bıkılıyor er ya da geç. “Ev yemeği özlüyorum” diyen o kadar çok arkadaşım var ki...
Aşçı kardeşim Kuki, mesleğinden ötürü çok zor yemek beğenir. Kaç zamandır dilinden Meal Box’u düşürmüyordu. Geçen akşam eve söyledik ve yemeklerimiz kısa bir zamanda sıcacık geldi. Tatları çok iyiydi. Ev yemeklerinden, zeytinyağlılara, çorbadan, diyet yapanlar için hafif lezzetlere kadar ne ararsanız var. Tavsiye ederim. Aman bu kız da ne çok yiyor? Hep yemekten bahsetti demeyin, iştahsızlıktan dört kilom gitti. Size anlatırken kendimi de yemek için gaza getiriyorum işte!