Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Aldım yanıma gülmeyi en çok seven kankalarımı, merakla beklediğim ‘Recep İvedik 4’e koştum. Koştum çünkü; hem kendi hayatlarımızın stresinden, kaygılarından, zorluklarından, hem de ülkede yaşanan olayların etkisinden kurtulup neşelenmeye çok ihtiyacımız var. Her şeyi unutup, sadece gülüp eğleneceğimizi bildiğimiz için bu kadar çok seviyoruz onu.
Tabii sevmeyenler de sürüsüne bereket... Sevmeyebilirsiniz, basit bulabilirsiniz tamam ama küçümsemeye kimsenin hakkı yok.
Eğlenceli adamımız Recep İvedik’e sallayıp duranların esas problemi, çekememezlik.
Malum bizim memlekette başarı pek hoş karşılanmaz, hele ki rekor üzerine rekor kıran bir başarıysa vay haline!
Şahan Gökbakar, “Filmi beğenmeyene saygı duyarım ama hor görene, aşağılayana cevap veriyorum” diyor.
Halbuki ağzını açmasına bile gerek yok, cevapların en ağırını kırdığı izlenme rekorlarıyla veriyor zaten!
Bu arada Maldivler’de çekilen filmi izlerken ‘Survivor’a katılma isteğim yine alevlendi. Yarışmaya katılan ilk Hayalet olarak tarihe geçerim!

Haberin Devamı

ZORLU CENTER’IN SİNEMASI SÜPER

Zor­lu Cen­te­r‘­ın si­ne­ma sa­lon­la­rı­na ilk kez git­tim ve ba­yıl­dım. He­le ki; ma­saj kol­tuk­la­rın­da­ki gi­bi ge­ri­ye ya­tıp ayak­la­rı­nı­zı uza­ta­bil­di­ği­niz dev kol­tuk­la­rı olan VIP sa­lon­la­rı muh­te­şem...
Tam an­la­mıy­la ev ra­hat­lı­ğın­da bir si­ne­ma key­fi için de­ne­yin de­rim.

FERAH FEZA’YA GEÇ KALMIŞIM!

Benim canım kardeşim, minik şefim Kuki, işi gereği yeni restoranlar keşfetmeye, yeni yemekler denemeye bayılır.
Uzun zamandır gitmek istediği Ferah Feza’ya gittik en sonunda... Mekan adı gibi ferah, tarihi yarımada manzarası harika, ortam çok keyifli, yemekler güzel; yani fazlasıyla gidilesi bir restoran...
Gece belli bir saatten sonra müziğin sesi yükseliyor, ambiyans değişiyor ve isteyenler yemek sonrası bar bölümünde eğlencesine devam ediyor. Çalınan müzikler o kadar iyi ki, sırf müziği için bile giderim!
Özetle dostlar, Ferah Feza’yı gidilecekler listenize almalısınız.

Haberin Devamı

‘ÇİÇEK SEVMEM HİKAYESİ’ YALAN!

Geçen perşembe doğum günümdü. Bizim evin adetlerine uygun olarak, sabah uyandığımda salonum ‘İyi ki Doğdun’ balonları ve hediyelerle doluydu yine... Yeni yaşa aile sürprizleriyle uyanmaya bayılıyorum. (Anneye not: Gece gizli gizli süsleme yaparken balonları sağa sola çarpıp doğum günü çocuğunu uyandırmayalım lütfen!)
Bu sene tek sürprizim bu olmadı ama. Eve gelen imzasız çiçekler beni çok heyecanlandırdı. Aynen filmlerdeki gibi! Beyaz orkideleri görüp de zevkten dört köşe olunca; “Amaan çiçek sevmem ben, gereksiz” şeklindeki tavrımın ne kadar büyük bir yalan olduğunu kendime itiraf etmek zorunda kaldım!
Meğer böyle hoş sürprizler yapan zarif birileri olmadığı için kendimi çiçek sevmediğime inandırmışım onca sene!

YÜRÜMÜYORSA İN İT!

Yakın arkadaşım Sinan’ın bir arabanın arkasında gördüğü söz çok hoşuma gitti:
“This is life, live it/Hayat bu, yaşa), yürümüyorsa in it!”
Hayat istediğimiz gibi gitmediğinde, şikayet ve isyan etmekle vakit harcamak yerine, düzeltmek için hemen harekete geçmek lazım. Ufak adımlar bile büyük farklar yaratıyor, denemesi bedava!