Hayatlarımızda ne sıkıntı yaşarsak yaşayalım, sosyal medyada hepimiz güllük gülistanlık paylaşımlar yapmaya alıştık. Ee madem her bir şeyimizi sosyal medya üzerinden alenen yaşar haldeyiz, nedir bu yiğitliğe leke sürdürmeme hali?! Tatsızlıklarımızı da paylaşsak ya! Belki de hep mutluymuş imajı çizerek kendimizi de buna inandırmaya çalışıyoruz. Sosyal medya hem milleti, hem kendini kandırma mecrası kanımca!
Fark ettim ki ben de genelde olumsuz paylaşım yapmıyorum ama geçtiğimiz gün işle ilgili sağlam kazık yediğim ve beni çok zor durumda bırakan eski bir arkadaşımın yüzsüzlüğüne o kadar dellendim ki; “Sakin ol ve ahmakların gününü rezil etmesine izin verme!” diye bir yazı paylaştım. Bazen insanların utanmazlığı karşısında bana ‘kal’ geliyor yeminle. Ne yapacağımı, ne diyeceğimi şaşırıyorum, tepki veremeden öylece kalakalıyorum. Sonra da kendime kızıyorum sustuğum için!
Yani sen kendi dünyanda enerjini ne kadar korumaya çalışırsan çalış, dış etkenler bir anda bütün sinirlerini hoplatıp o enerjini emebiliyor. Peki bizi ayakta tutan pozitif enerjimizi korumak için ne yapacağız? Takip ettiğim Pozitif Ruh sayfasının önerileri dikkatimi çekti...
Enerjimi korumak için...
Düşünce tarzımı da, kendimi de değiştirebilirim, verdiğim bir sözden geri dönebilirim, istemediğim kişinin telefonuna cevap vermeyebilirim, “Hayır” kelimesini daha fazla kullanabilirim... İhtiyacım olduğunda kendimi her şeyden ve herkesten uzak tutabilirim. Hiçbir şey yapmadan öylece durabilirim, yalnız kalabilirim, uyuyabilirim, bağırabilirim! Yaşanmış şeylere takılmaktansa koyverip beyaz sayfalara ilerleyebilirim...
Bunlar da benim eklediklerim!.. Enerjimi korumak için; kimseye ikinci bir şans vermeyebilirim çünkü ikinci şans “Gel aynı yanlışları bana bir daha yap!” demekten başka bir şey değil. “Aman kırmayayım, üzmeyeyim” diye susmak yerine, ağzıma geleni söyleyip rahatlayabilirim, ben düşüneceğime karşımdaki düşünsün! Duygularımla değil mantığımla hareket edebilirim, Charlie Sheen’in dediği gibi “Kalbinin kırılmasını istemiyorsan, bir kalbin yokmuş gibi davran!” Vicdanımı kaybetmeden onu daha makul bir düzeye çekebilirim. Zira kötülük karşısında bile vicdan yapmak gibi gereksiz bir huyum var!
Herkesin enerjisini korumak için yapması gerekenler aynı değil tabii. En iyisi yukarıdaki gibi bir liste çıkarıp maddelere uymaya çalışmak... 21 gün kuralını hatırlayın, bu süre boyunca maddelere uyabilirsek, devamında alışkanlık kazanıp enerjileri tavanda tutarız!