Harbiye Açıkhava’da yavaş yavaş ‘Ajda’ tezahüratları başlamışken ışıklar kararıyor. Pür dikkat bekliyorum çünkü Ajda Pekkan’ın konser açılışını sıra dışı bir şovla yapacağının haberini almışım. Ve en sonunda Ajda genç sanatçı İsmi Sina’nın koluna girmiş bir şekilde sahnede beliriveriyor.
Kostümleri muhteşem; Ajda Pekkan yarı gelinlik yarı damatlık hissi veren; İsmi Sina'ysa elinde bastonu ve bir prensi andıran kostümleriyle sahnenin önüne doğru yürürken kendimi 'Binbir Gece Masalları’nda gibi hissediyorum. Birlikte 'Could It Be Magic', 'On The Radio' ve 'Mystery of Love' şarkılarını söylüyor ve dans ediyorlar.
'İsmi Sina’ sağlam adımlarla geliyor..
İsmi Sina daha önce de Yunan pop yıldızı Maro Litra’yla düet yapmıştı, sahnede izleyenleri anında etkisi altına alan bir elektriği var, sesi eğitimli ve güzel, kendi çok yakışıklı. (Bazı gazetelerde Sina’yı dansçı olarak yazmışlar, araştırmadan bilmeden yaz gitsin! Adam yıllardır müzikle uğraşmış, çabalamış kimin umurunda!)
Fazla playback dinleyiciyi bozdu!
Konserin açılışı şaşaalı ve büyüleyiciydi ancak bütünü için aynı şeyi söylemek imkansız. Ajda Pekkan konserin büyük bölümünde playback yaptı. Bu ben de dahil canlı canlı sesini dinlemek ve müzik keyfi yaşamak isteyenleri hem hayal kırıklığına uğrattı hem de sinir etti. Şahsen kendimi kandırılmış hissettim. “Takalım CD’yi evde dinleyelim” o zaman, boşuna para vermenin, yollara düşmenin manası yok!
İki yıl önce gittiğim Ajda konserinden ne kadar etkilendiysem, bu konserden bir o kadar zevk almadım. Tarkan imzalı yeni şarkısı 'Yakar Geçerim' süper; Raisa&Vanessa imzalı kostümleri çok başarılı ama ne yazık ki bu kadar çok playback konsere gölge düşürdü! Benim bildiğim; sanatçı konser yapacağını söylüyorsa o konser 'canlı' olmalı! Ajda Hanım’ın artık biraz yorulduğu gözleniyor.
Dayak mı yedik, şarkı mı dinledik?
Son olarak 'Bir Günah Gibi'yi söyleyen vokaliste gelecek olursak, ben bu adam döver gibi şarkı söylemeyi hiç anlamıyorum, sevdiğim bir şarkıdır ama dinlerken resmen can çekiştim!
YANSIN GECELER!
* İşletmesini Piyasa’nın eski işletmecisi Mehmet Davran’ın üstlendiği 'Kaf:f' Akaretler No:34’te perşembe akşamı açılışını yaptı. Çok keyifli bir yaz mekanı olmuş, kendinizi Çeşme veya Bodrum’da bir kulüpte gibi hissediyorsunuz. Bu yazın en sevilen mekanlarından olur. Zaten Mehmet Davran eli değdi mi ‘eğlence ve popülarite’ garanti oluyor.
* Pop müziğin dikkat çeken isimlerinden Berkay çarşamba geceleri Vitrin’de sahneye çıkıyor. İzlediğim 'en iyi' canlı performanslardan biri. Berkay, orkestrası, repertuarı hepsi kusursuz. Vitrin de geniş ve ferah bir mekan, eğlence garanti!
* Maçka Chocolate’ın kalabalık saatlerinde servisi çok zayıf kalıyor. En son gittiğimde kadınlar tuvaletinde “Servis çok kötü” muhabbetini duyup, masalarda da garsonlarla tartışan müşterileri görünce “Deliren bir tek ben değilmişim servis konusunda” diye düşündüm. Biraz daha özen lütfen.