Dove markasının 10 bin 500 kadın ve genç kızın görüşlerine dayanarak yaptığı Güzellik ve Özgüven Araştırması dikkatimi çekti. Türkiye’de son beş yılda güzelliğine güvenen kadınların oranında önemli bir düşüş olduğu ortaya çıkmış. Aynı düşüş, hayat tatmini ve genel mutluluk oranında da görülüyor.
Mutluluk ve hayat tatminini dış etkenler fazlasıyla etkiliyordur. Eksikliğinin; insanın ruh sağlığından sosyal hayata kadar her şeyini sekteye uğrattığı özgüveninse, kişinin tamamen kendi kontrolünde olduğuna, yani kendine gösterdiği özenle şekillendiğine inanıyorum.
Araştırmaya göre, Türk kadınlarının yüzde 60’ı dış görünüşünden memnun olmadığı zaman sosyal aktivitelere de katılmamayı tercih ediyor. Yine fiziğinden memnun olmayan kadınların yarısından fazlası, kendi görüşlerini savunamıyor ve kararlı davranamıyor. Üstelik sağlıklarına özen göstermeyi de bırakıyorlar. Yani anlayacağınız, kendimize güvenimizi bir kere kaybedince, iyice salıveriyoruz. Saldıkça da durum kötüye gidiyor ve içinden çıkılmaz bir hal alıyor.
Çözüm: Kendine özen göstermek
Her birimizin erişmesinin mümkün olmadığı, ancak bilinçaltımıza dayatılan güzellik standartlarının baskısını bir kenara koyup, zihnen ve bedenen kendine zaman ayıran kadınlarsa daha özgüvenli hissediyor.
Dove’un araştırma sonuçlarını incelerken kendimi düşündüm. Sporuma ve beslenmeme dikkat ettiğim, olabileceğim fiziksel görünümün en iyisine ulaşmak için çalıştığım dönemlerde; muhteşem bir özgüven hissi ve pozitif enerji içimden geliyor. İnsan kendine özen gösterince öz saygısı da artıyor. Fiziğine güvendiğin vakit bir tişört ve kotla bile çok iyi hissediyorsun.
Ne zaman ki spordan uzaklaşıyorum ve yeme-içmeme dikkat etmemeye, belirlediğim formumu kaybetmeye başlıyorum; hayata karşı enerjim düşüveriyor, giyinip evden çıkmak bile eziyete dönüşüyor. Ki bu dönem bende kış aylarına denk gelir, çevremdeki çoğu kadın arkadaşımda olduğu gibi.
Bu kış, bu döngüyü kırmak için bir fırsat olsun bize hanımlar. Yapılması gereken Jennifer Lopez’in dediği gibi, “Kendimizi başkalarıyla kıyaslamamak” olmalı önce. Sonra da kendi en iyimize ulaşmak için sabırla bakımımıza, sporumuza ve sağlığımıza zaman ayırmak...
Yeni yıla mutlu ve özgüvenli girmek kimse için zor değil, istedikten ve emek verdikten sonra!