İsmi Sina’nın ‘Unut?Onu’ şarkısını duyduğumda antenlerim açıldı. Hemen albümü aldım, dinlemeye doyamadım
Kaliteli müzik dinlemek istediğinizde aklınıza hep aynı birkaç isim mi geliyor? ‘Yeni bir ses, yeni bir heyecan’ mı istiyorsunuz? O zaman kemerlerinizi bağlayın, hazır olun!
İsmi Sina’nın çıkış şarkısı ‘Unut Onu’yu ilk duyduğumda antenlerim açıldı. Hissettim yahu burada farklı bir durum olduğunu. Albümünü aldım hemen, dinlemeye doyamıyorum. Her şeyden önce eğitimli bir ses, müzik dünyamızda ender rastlanan bir durum yani! Ajda Pekkan’ın da hocası olan değerli soprano Leyla Demiriş’in talebesi. Araştırırken duydum ki Ajda Pekkan’la sahneye de çıkmış yeni popstar adayımız.
N’SYNC, Backstreet Boys, P. Diddy gibi isimlerin prodüktörü Toni Cottura ve Madonna, Britney Spears, Duran Duran, Usher gibi dünya starlarıyla çalışan Taan Newjam ile hazırlamış albümünü. Yunan pop star Maro Lytra’yla yaptığı düet çok farklı, çok avrupai. Bizim süperstarımızla da bir düet yapsalar tadından yenmez kanımca. Albümdeki favori şarkım ‘Kendine Gel’ zira bazı konularda acilen kendime gelmem lazım! Ders gibi dinliyorum valla. Tüm şarkılar çok güzel, hepsi bir şeyler anlatıyor dinleyene.
Siz siz olun yenilere bir bakın, bugünün yenileri yarının yıldızları. Yoksa eskilerle bir 50 yıl daha gideceğiz zira eskidiklerini asla anlamıyorlar!
BU kadarına da pes!
Uçak yolculuğun mu var, derdin var arkadaş! Tek sıkıntın rötar değil. “Kardeşim kapatsana telefonu, anonsu duymadın mı?” dediğin an kıyamet koptu. Bunlar aynı zamanda da şirret olma özelliğine sahip olduklarından hemen şarlayıveriyorlar. Hadi bakalım al başına belayı! “Sana ne can benim değil mi? Ölürsem öleyim.” “Hem belki ölmek istiyorum! Keyif benim değil mi?” Uçak düşecek olsa tek başına ölecek ya cep manyağı! Telefondan beyin sulanması diye buna derim ben.
Son uçak yolculuğumda, kalkış için hareket etmişken hemen arka koltuktan gelen “Aloouww bindim bindim, heeee gidiyoruz şimdi, heeee yerim de güzel işte” diye uzayıp giden cümleleri duyunca başımdan aşağı adeta bir galon kaynar su döküldü. Can havliyle “Kapatın şu telefonu, yassaaaaaakkk” diye haykırıp, bildiğim bütün duaları okuyarak kendimi garantiye almaya çalıştım. Vurdumduymazlığın bu kadarına çıldırmamak imkansız!
FATMAGÜL’ÜN SUÇU FAZLA MÜKEMMEL OLMAK
Dizi oyuncularının kazandığı paralar hep konuşulur, hep kıskanılır, “Amaaaan bu kadar parayı da hak etmiyor, ne kadar kolay kazanıyorlar” diye çekiştirirler. Evet gerçekten çok para kazanan ve aldığı parayı zerre kadar hak etmeyen, oyunculuğun ‘O’ sunu bile bilmeyen insanlar var ekranda. Yine de isim vermek istemiyorum.
Ama gel gelelim Beren Saat’e. Dünyalar güzeli, dünyalar asili, dünyalar yeteneklisi bir oyuncu. Aldığı her kuruşun hakkını veriyor; izleyeni kendi dünyasından koparıp oynadığı karakterin benliğine alıyor. Bihter oynuyorsa Bihter’i, Fatmagül oynuyorsa Fatmagül’ü sevdiriyor. Soluksuz ve takdirle izliyorum. Çoğu gibi sansasyonlarla değil sadece işiyle var olmayı seçtiği için saygı duyuyorum. Demek ki gerçekten de oyuncu doğulurmuş, kimse de aksini iddia etmesin.