Para için hayvan katletmekten zerre gocunmayacak kadar vicdansız insanların olduğu bir dünyada, masum ve savunmasız hayvanların, “Bizim kadar yaşam hakkı olduğunun” bilincindeki duyarlı ve vicdanlı insanlardan başka koruyucusu yok.
İşte üç melek; Özge Özder, Ayça Varlıer ve Aslı Tandoğan, popülerliklerini ‘Hayvan haklarına farkındalık yaratmak’ için kullanıyor, canla başla çalışıyorlar. Özder’in hayalini kurduğu ve adıyla bile insanın vicdanına dokunan ‘Bana Göz Kulak Ol Duyarlı Yaşam Derneği’ni hep birlikte hayata geçirdiler ve çok dikkat çekici kampanyalara imza atıyorlar.
‘Kürkünü Çıkar, Vicdanını Giy’
Geçen cumartesi Sofa Otel’de yeni kampanyaları ‘Kürkünü Çıkar, Vicdanını Giy’in tanıtımını yaptılar. Fotoğraf sanatçısı Ümit Karalar, bu çok önemli farkındalık kampanyasına destek veren kürk karşıtı 28 ünlü sanatçının fotoğrafını çekti. Kampanyanın tanıtımı basında geniş yer buldu; ana haberlere, gündüz kuşağı programlarına konu oldu, Beşiktaş Belediyesi billboard’larla destek verdi. Bu sayede ‘kürk için yapılan hayvan katliamı’ milyonlarca kişiye duyuruldu.
Sorularımı yanıtlayan BGKO Derneği kurucularından Ayça Varlıer; ‘Kürkünü Çıkar Vicdanını Giy’ kampanyasının asıl büyük sergi ve organizasyonlarının kasım ayında yapılacağını ancak; özellikle fokların avlanma sezonu nisanda başladığı için tanıtımı şimdi yaptıklarını, şu anda dünya çapında da aynı tarz kampanyaların yapıldığını söyledi.
Varlıer’in kürk ve kampanya hakkında verdiği bilgilere gelince: “Kürk bana ceset gibi geliyor, giymeye hep karşıydım. Kadınların kürk giymesi bilinçsizlikten kaynaklanıyor. Ölmüş hayvanın kürkünün soyulduğunu ve onu giydiklerini sanıyorlar. İşin aslı, sırf bu iş için çiftlikler kuruluyor, hayvanlar ölünce kürk kalitesi düştüğü için derileri canlıyken yüzülüyor, bir kürk için ortalama 60 hayvanın derisi yüzülüyor. Kürk yapımıyla ilgili insanı çok öfkelendiren, insan olduğundan utandıran detaylar var. Halkımızın vicdan ve hassasiyet duygusu fazla olduğu için vicdan olgusuna yükleniyoruz. ‘Kürkünü Çıkar, Vicdanını Giy’ diyerek ‘bu vahşete, bu cinayetlere sen destek olma’ mesajı veriyoruz...”
Korkunç bir ayrıntı!
Varlıer’le konuşurken korkunç bir bilgi öğrendim... Yumuşak tüylü anahtarlık, küpe gibi aksesuarlardaki tüylerin çoğu meğer kedi, köpek ve tavşanlara aitmiş. Eminim bu ayrıntıyı bilmeyen benim gibi çok sayıda kişi vardır. Artık o aksesuarlardan da uzak duralım hepimiz!
‘Bana Göz Kulak Ol Derneği’ bundan önce yaptığı, ‘Yunuslara Özgürlük’ kampanyasıyla 500 bin ıslak imza toplayarak Kaş ve Bodrum’da açılması planlanan yunus parklarına engel oldu. Yani yaptıkları her kampanya cidden çok etkili...
Duyarlı insanların, medyanın, belediyelerin desteğini bekliyorlar, bu sayede çok daha büyük projelere imza atacak ve daha fazla sayıda kişiye ulaşacaklar. Onların bu büyük çabasını çok takdir ediyor ve tüm varlığımla destekliyorum. Vicdanı olan herkes elini taşın altına koymalı, zira oturduğun yerden duyarlı takılmanın hayvancıklara bir hayrı yok!