Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hayatımda ilk defa bir komedi filminin ilk dakikasından sonuna kadar durmadan katıla katıla güldüm.
Tüm kitaplarını çok severek okuduğum Pucca’nın kitabından uyarlanan ‘Hadi İnşallah’ın ikinci yarısında artık gülmekten çene ve karın kaslarım çok ağrıyınca “Birkaç dakika gülmeden duracağım” diye inat ettim ama mümkün değil!
Arada bir bazı esprileri paylaşmak için solumda oturan kardeşim Kuki’ye dönüyorum ama koltukta yok, iki büklüm olmuş gülmekten kıvranıyor!..
Büşra Pekin, Pucca rolünde başarılı ötesi. Bayılıyorum ona, izlerken tüm kızların kendinden bir şeyler bulacağı ve buldukça daha da çok güleceği karakteri muhteşem yansıtmış. Hala sahneler aklıma geldikçe gülüyorum.

AYIP EDİYORSUN MURAT BOZ!
Pucca’nın büyük aşkı Pekmez’e (Murat Boz) gelince... Boz bu role cuk oturmuş zira kendisinin insan olmadığı ve ‘kızlar aşkından, erkekler hasedinden ölsün’ diye özel olarak tasarlanıp aramıza yollandığı bilinen bir gerçek malumunuz!
Sadece görüntüyle kalsa iyi; yetenek, karizma, sempati, zeki bir espri anlayışı, ne varsa bol keseden donatılmış adam! Yani bizlere Boz hayranı olmamak için ufacık bir şans bile tanınmamış, ayıptır ya! Boz ilk şarkısını çıkardığı andan itibaren, her seferinde daha başarılı işler yaparak, hakkıyla zirveye çıktı.
Şimdiyse Türkiye’nin en büyük yıldızlarından olmasına rağmen sıfır egolu hali ona olan sevgiyi daha da katlıyor. Filmde en çok Boz’un oyunculuğunu merak ediyordum, bunun da hakkını vermiş.
Deneyimli oyuncuların arasında hiç sırıtmıyor. Filmi izlerken şarkıcı olduğu aklıma bile gelmedi, yılların oyuncusu gibi izledim.
Usta aktör Cezmi Baskın’ın hayat verdiği baba karakteri de ayrı bir olaydı!
Şahsen doyamadım, bir kere daha gideceğim, mutlaka izleyin, yoksa büyük eğlence kaçırırsınız!

Haberin Devamı

BAŞARININ YENİ HALKASI: POWER TV

Çocukluğumda beni en heyecanlandıran şeylerden biri annemle alışverişe çıkınca; Vakkorama’ya gitmekti. İlla bir şey almama gerek yoktu, Vakkorama o zamanki diğer mağazalardan çok farklı olan modern ve enerjik ortamıyla, çalan hareketli müzikleriyle bana çok havalı gelirdi; bir girdim mi çıkmamak için bin türlü numara yapardım anneme!
Çocukluğumun efsane markasını Cem Hakko’nun yarattığını öğrendiğimden beri de onun her yeni adımını takip ettim.
Çünkü seveceğime emindim!
Nitekim Cem Hakko her zaman gençleri ve genç hissedenleri peşinden sürükleyecek işlere imza atmaya devam etti.
1992’de açtığı Power FM de ilk gençlik yıllarımın ve benimle aynı yaş grubunda olanların unutulmazıdır...
Yine o zamanlar hiç alışkın olmadığımız birçok yeniliği getirmişti Power FM.
Mesela hâlâ çok sevdiğim, o yaşlarımda ise uzunca bir zaman aşık olduğum DJ Funky C, Power FM’deki radyo performanslarını halka açık yerlerde yapardı, onu dinlemeye gitmek benim için büyük olaydı. Yıllar içinde Power Group büyüdü, büyüdü ve Türkiye’nin en prestijli, önemli ve kaliteli müzik yayın kuruluşlarından oldu.
Grubun başarılarına bir halka daha eklendi şimdi; Power TV...
Tabii ki yine farklı, yine iddialı ve dünyanın en iyi müzik kanallarıyla kapışacak kalite ve içeriğe sahip... Yabancı müziğin gündemini an be an takip etmek isteyen müzik ve enerji tutkunlarına hayırlı olsun!