Başarılı ve fark yaratan işlere imza attığı kariyeriyle, Türkiye’nin bir ucundan öbür ucuna koşturduğu ‘Çocuklar Gülsün Diye’ projesiyle, gülümseyen gözleri ve enerjisiyle hem çok aramızda, hem de üç oğluyla kurduğu dünyasında tüm gözlerden uzakta... Hayatın dengesini öyle sağlam kurmuş ki Gülben Ergen... Buluştuğumuzda şaşırdım çünkü adeta gözle görülür şekilde ışık saçıyor! Bir de çok güzel, hiç makyajı yokken bile... Uzun zamandır kimseye röportaj vermiyordu, onunla ilgili merak ettiklerimiz birikmişti.
Biyonik kadın gibi görüyorum sizi! Onca işe ve üç oğlunuza yetişiyorsunuz. Koca bir ekibiniz olmalı...
Minicik bir ekibim, sonsuz Allah inancım, dev bir yaşam sevincim var. Üç oğlumun boğazından geçecek lokmalar ve onları tatile götürebilmek için çalışıyorum. ‘Elhamdülillah’ sihirli kelimem. Hep şükrederek yaşadım ama nimetlere değil, acılarıma ve hayal kırıklıklarıma da şükrederek.
Her zaman adı gibi gülen bir Gülben Ergen var. Oysa hayat her zaman güllük gülistanlık gitmiyor. Yorgun düştüğünüz, üzüldüğünüz zamanlarda enerjinizi nasıl koruyorsunuz?
Allah’a sığınırım. Sığınmak ve tefekkür insanın kederini temizliyor. Dış güzelliği yıllarca süsledik. İçimi süslemeye çalışıyorum son 10 yıldır. Ne gönüller aldık, kimin yaralarını sardık, nasıl şükrettik, elimizdeki imkanlarla kimlere sevinç dağıttık asıl güzellik bunlarda. Geriye bakmam çünkü ileride umutlarım, hayallerim var. Çok ağladım, çok kırıldım, belki yine yaşarım ama daha temkinli, daha ayaklarım yere basarak. Daha az dostum var. Mutsuzlukla beslenen kimse hayatımda değil. Pratik ve yapıcı olmayı seçiyorum. Kendime yetiyorum.
‘Eleştiriler beni doğrularımdan ayıramaz!’
Gazetecilik başlı başına önemli bir meslek ve siz yetenekleriniz arasına bunu da eklediniz, önce eleştirenler oldu ama yaptığınız röportajlarla, seçtiğiniz konularla fark yarattınız.
İlk anaokulunu açtığımız günlerde de aynı yıkıcı eleştirileri yaşadım. Ülkeme 36 tane anaokulu teslim ettim. İrili ufaklı söylentiler inandığım doğrulardan beni ayıracak güçte değil. ‘Öğrendim ki’ isimli ilk kitabım çıktığında da “Başımıza yazar oldu” diyenlere rağmen kitabın tirajı 100 bin. Yazar değilim, gazeteci de değilim. Okumayı, yazmayı, öğrenmeyi çok seviyorum. Uzaklara gitmeyi, yurdum insanına dokunmayı önemsiyorum.
Yeni albüm hazırlığındasınız. Şarkılarınızı nasıl seçiyorsunuz?
İki güçlü Sezen Aksu şarkısı ile repertuvarın çatısı kuruldu. Onur Mete, Ayla Çelik, Ersay Üner, Serkan Kaya ve sürpriz isimlerle kariyerimin en değerli albümüne hazırlanıyorum. Yüreğimin sesiyle seçerim şarkıları. Tutmak, tutmamak hesap kitap işleri. Ben müzik yapıyorum. Müzik aşktır. Aşk hesapsızca yaşanır.
‘Evlilik fikrinden uzaklaşıyorum‘
Hangi özelliklerde bir adam kalbinizi çalabilir?
Herkes gibi benim de sevilmeye ihtiyacım var. Kendi ayaklarının üzerinde duran ve kendini sayan biri benim yaşamımı kucaklayabilir. Üç oğlumun ismini, cismini alnının ortasına yazmış, yaşamın merkezine almış bir kadınım.
İleride yine evlenir misiniz?
Sanmıyorum, gün geçtikçe uzaklaşıyorum o fikirden. Elime bir el dokunmadan, yüreğim aşkla çarpmadan belki de boşa savuruyorum bu cevapları ama kalabalık yalnızlığımı severek yaşıyorum uzun zamandır.
‘Çocuklarıma Allah inancımı öğretiyorum’
Yalnız ve yoğun çalışan bir anne olarak üç evladınız büyüdükçe işler zorlaşıyor mu?
Eskisi kadar hızlı değil çalışma tempom. 2-2.5 yıl arayla albüm yapıyorum. O zaman yoğunluk oluyor. ‘Çocuklar Gülsün Diye’ anaokulu açılışlarımıza sabah gidip, akşam dönüyorum. Toplantı saatlerim çocukların okul saatine göre ayarlanıyor. Onların aktiviteleri, okul toplantıları, arkadaşlarının gelmesi, gitmesi... Başlı başına başka bir meslek,
annelik.
Çocuklarınızı nasıl yetişkinler olarak hayal ediyorsunuz? Onlara ne öğütler veriyorsunuz?
Eşlerini çok sevmelerini söylüyorum. Baba olmanın önemini, değerini ve Mustafa Kemal’in emaneti olan Cumhuriyetimize sarılmalarını anlatıyorum. Allah inancımı öğretiyorum. İyi insan olmalarını deneyimleyerek göstermeye çalışıyorum.
Mustafa Bey’le (Erdoğan) sadece çocuklar için mi görüşüyorsunuz?
Çocuklarımın babası çok değerli bir insandır. Biz kadın-erkek ilişkimizi bitirdik ama dünyanın en iyi iki dostuyuz; üç evladımız var. Başarılarıyla gurur duyuyorum. Mustafa Erdoğan olmasının ötesinde Atlas, Ares ve Güney’in babası olması onun üç altın madalyonu olması demek benim için.