Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

‘Kadın ile Memur’ adlı oyunu izlerken heyecanlandım, gözümden yaş gelene kadar güldüm, en sonunda ise gözlerim hüzünden yaşlandı. Oya Başar’a olan hayranlığım gökleri delmiş durumda

Oya Başar ve Kemal Kocatürk’ün rol aldığı ‘Kadın ile Memur’ oyununa nihayet gittim. Son zamanlarda beni hayal kırıklığına uğratan birkaç tiyatro oyunundan sonra bana tam anlamıyla doping gibi geldi, heyecanlandım, gözümden yaş gelene kadar güldüm, en sonunda ise gözlerim hüzünden yaşlandı. Bu değerli sanatçıları alkışlarken bütün salon aynı anda ayağa fırladı, alkışlar bitmek bilmedi, sanki ellerimizi ne kadar güçle birbirine vursak yetmedi, yetmedi!
Aldo Nikolai’nin yazdığı ‘Kadın ile Memur’un; çevirisini Muhittin Yılmaz, uyarlamasını Uğraş Güneş, yönetmenliğini ise Kemal Kocatürk üstlenmiş. Bakanlık’ta bir müsteşarın odasına girdiğinde bir kadını masasında otururken bulmasıyla başlayan oyun ilk dakikasından son anına kadar zeka, ince espri, ders dolu...
Türkiye’de geçen her gün; siyasetçilerin yaptıkları konuşmalar ve düştükleri çelişkiler bu oyuna sürekli olarak malzeme sağlayabilir. Zaten politikaya, politikacılara ve ülke gündemine dair ne varsa hepsini gülmekten bayılarak izliyorsunuz. Haliyle izleyen de kendine ve zekasına saygı duyulduğunu, espri bile sayılamayacak saçmalıklarla kandırılmadığını görerek mutlu ayrılıyor Beşiktaş Kültür Merkezi’nden.
Usta sanatçı Oya Başar’a olan sevgim ve hayranlığım bu oyunla gökleri delmiş durumda! Fırsatınız varsa mutlaka izlemelisiniz, mut-la-ka!

VEFALI ERKEK GÖRÜNCE NEDEN ŞOKE OLUYORUZ?!

Annemin “Aman kızım kendine iyi bak, sakın hastalanma, erkekler hasta kadına bakmayı, can uzatmayı sevmez, hemen sıkılıverirler” cümleleri geldi aklıma bu haberi görünce... Aslında acı olmasına rağmen ne kadar da doğru annemin söyledikleri... Erkeğin sevgisinin, aşkının işine gelmediği anda nasıl bir anda bitiverdiğine hayret etmişimdir hep, anında uzuyorlar! Ama gazetede okuduğum bir istisna gözlerimi doldurdu...
Sedat Büyükuran’ın büyük aşkla evlendiği karısı evlendikten üç yıl sonra MS hastalığına yakalanıyor ve yatağa bağımlı hale geliyor. Ve bu vefakar koca tam 20 yıldır karısının başından ayrılmadan ona bakıyor. Dile kolay 20 yıl!

Haberin Devamı

Kadın ve erkek neden bu kadar farklı?
“Ben hastalansam o da beni terk etmezdi” diyor ömrünü karısına adayan Büyükuran. Kaç erkek düşünür ki bunu? Derin düşüncelere daldım bu hazin aşk öyküsünü görünce... Birkaç ay önce 39 derece ateşle yatak döşek yatarken, beni çok sevdiğini söyleyen sevgilimin gece kulüplerinde, doğum günü partilerinde fink atışı geldi aklıma, kalbimin nasıl kırıldığını, “Gör bak ben de sana yapacağım aynısını, hele bir hastalan da” diye hırslanıp hastalandığı zaman ise başucundan bir an ayrılamayışımı hatırladım... Ve Sedat Büyükuran’ın hikayesi bana daha da olağanüstü geldi.
Böyle bir vefa kadından zaten bir görev gibi beklenirken, bir erkekten görmek neden bu kadar şaşırtıyor insanı? Neden gözlerin dolmasına sebep oluyor? Çünkü istisnalar kaideyi bozmuyor, erkekler gerçekten de bencil ve kendileri için yaşıyorlar. Birçoğu vefayı sadece karşıdan bekliyor, sıra kendilerine gelince de yengeç gibi yan yan kaçıveriyorlar! İşte bu yüzden “Helal olsun” bu adamın aşkına!