Geçenlerde gece hayatının tatsızlığından ve seviyesizliğinden yakındım ama öyle sağlam yerler açıldı ki hem eğlencesi hem de kalitesi garanti
Ataberk Oral ve Arto’nun Zilly’si:
Gece hayatının duayenlerinden Ataberk Oral ve Arto yaklaşık bir ay önce Tepebaşı’nda bir mekan açtılar ki tadından yenmez! Gece çıkmaktan hoşlanmayan ben; geçen akşam ilk kez gittiğimde “Burayı nasıl daha önce keşfetmemişim” diye kendime söylendim durdum. İki başarılı isim geçiyor DJ kabininin başına, herkesi coşturacak geçmişten bugüne en iyi Türkçe müziği çalıyorlar.
Zaten Ataberk çok tecrübeli bir DJ, Arto deseniz uzun yıllardır canlı Türkçe müzik denince akla gelen ilk isim; ikisi bir arada insanları öyle bir coşturuyorlar ki buraya bir kez adım atanın bir daha vazgeçmesi imkansız! Ortam gayet kaliteli, servis çok başarılı, birçok gece kulübünün aksine müşterilerine büyük özen ve saygı gösteriyorlar. Dans etmekten bir an olsun kendinizi alamıyorsunuz, anlatmakla olmaz, gidin ve görün eğlenceyi seven dostlar!
Tolga Çingitaş’ın Aperativo’su:
Başarılı işletmecilerin açtığı mekanlar açıldığı gibi diğerlerine fark atmayı başarıyor. Eğlence hayatının tanınmış işletmecilerinden Tolga Çingitaş’ın yönettiği Aperativo Zilly’nin birkaç adım ötesinde...
Yüksek tavanı ve sade şıklığıyla çok ferah bir mekan... Müşteri kitlesi kaliteli, yaş ortalaması gayet mantıklı, etrafta dolanan yeni yetme bebeler yok! Ortaya paylaşmalık olarak gelen birbirinden başarılı lezzetlerden çıtır karidesi tek geçiyorum! Bardaysa Aperativo’ya özel kokteyller hazırlanıyor.
Akşamüstleri ‘happy hour’larla, geceleriyse DJ performanslarıyla çok keyifli vakit geçiriliyor. Tolga Çingitaş müşterilerle tek tek ilgileniyor, Aperativo’nun kontrolünü bir an olsun elden bırakmıyor. Gece hayatını seven ancak kalitesizlikten yakınanlara bu iki mekanı tavsiye ediyorum.
BUGÜN NE HAKARET İŞİTSEM?!!
‘Bugün Ne Giysem?’ programının ‘modaya yön veren(!)’ jüri üyeleri Hakan Akkaya ve İvana Sert’in yarışmaya büyük hevesle katılanlara ettiği hakaretler izledikçe asap bozuyor cidden! “Şuran çirkin, buran yamuk, oran iğrenç” tadındaki aşağılayıcı cümlelerin ardı arkası kesilmiyor. Bu hakkı kendilerinde nasıl bulduklarına inanamıyorum. Bu iki ismin yaptığı yorumlara konuk jüri üyelerinin bile ağzı beş karış açık kalıyor, durumu toparlamaya çalışıp yarışmacılara destek oluyorlar. Yarışmacı olsam kafa göz dalardım yeminle!
AYNI YÜZLERİ GÖRMEKTEN BIKTIK!
Twitter’da ‘mokomurat’ lakaplı Murat Yıldırım demiş ki; “25 yıldır Hülya Avşar, Sibel Can, Seda Sayan medyası var! Yetti artık, evde oturan yeni yüzlerin önünü açın artık!” Vallahi noktasına, virgülüne kadar çok doğru söyledikleri!
Bitmek bilmeyen, sonu gelmeyen uzuuun yıllardır ortada hep aynı isimler var. Gazete sayfalarında, televizyon ekranında aynı yüzleri görmek zorunda bırakılıyoruz. Benim gibi, mokomurat gibi birçok kişiye bu durumdan gına geldiğine kalıbımı basarım!
Şans yardım eder, fırsat olursa aradan sıyrılıp kendini gösterebilen yeni birkaç kişi oluyor, onun haricinde her Allah’ın günü aynı kişileri izliyoruz ve onların haberlerini okuyoruz mecburen...
Bazıları 70 yaşına geliyor yine de hırsları, inatları bitmiyor. Bir çekilin, bir yol verin yenilere artık, yeter yahu!