Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçen haftalarda bir pazar akşamı televizyon karşısında sıkıntıdan zap manyağı olmuşken ‘O Hayat Benim’ çıktı karşıma... Konusuyla, kadrosuyla, heyecanıyla bir anda yakaladı beni. Hemen eski bölümlerini de açıp izledim, konuya hakim olmak lazım!

SU GİBİ GÜZELLİK
Üvey kardeşi ve üvey annesi tarafından sürekli hakkı yenen, masum ve iyi kalpli ‘Bahar’ rolündeki Ezgi Asaroğlu’nun ‘su gibi’ güzelliği başlı başına bir olay.
Gerçi bazen kendisine yapılan kötülükleri zerre kadar fark edemeyişi, saflığın daha ileri bir boyutuna geçiyor ama onu da idare ediyoruz artık, ne yapalım!
Keremcem intikam isteği ile iyi yüreği arasında sıkışan avukat rolünde çok doğal ve başarılı, Ezgi Asaroğlu ile ‘izlenesi ikili’ olmuşlar.
Yeşim Ceren Bozoğlu’nun ‘kumpasçı anne’ (kumpas kelimesi bu ara pek moda ya, ben de geri kalmayayım dedim!) performansı, hayranlık duygularımı kabartıyor.
Karısının kötü planlarına mecburen ortak olan ama her an pişmanlık duyan baba rolünde Süleyman Atanısev, izlerken içimi yakıyor. Kötü kalpli kız kardeş Ceren Moray o kadar iyi oynuyor ki, o karakterden cidden nefret ediyorum!
Sinan Albayrak, Ahu Sungur, Gülsen Tuncer ve daha sayamadığım değerli oyuncuların olduğu harika kadro son dönemde beni ekrana adeta çivileyen, heyecanlı konusuyla “Pazar akşamı gelsin” diye bekleten tek yapım.
Ne zamandır ‘O Hayat Benim’e nasıl bayıldığımı sizinle paylaşmak istiyordum, kısmet bugüneymiş!

Haberin Devamı

BU VAHŞETLERE “DUR” DEYİN ARTIK!

Komşu evin havuzuna düşüp hayatını kaybeden küçük Pamir’e üzülüyorduk ki; Kars’ta kaybolan 9 yaşındaki Mert Aydın’ın öldürülüp çöpe atılan bedeni bulundu.
Ardından Sakarya’da ailesinin yurda terk ettiği talihsiz çocuk S.B.’nin, sapık dayısı ve arkadaşları tarafından defalarca tecavüze uğradığı haberi geldi. Diğer yanda gençler sokaklara dökülüp; “10-15 yaşındaki çocuklara 5 liraya uyuşturucu satıyorlar, arkadaşlarımız ölüyor, içenler yakalanıyor, satanlara dokunmuyorlar, insan hayatı bu kadar ucuz olmasın, devlet bu işe el koysun” diye haykırıyor.
İnsanın bütün bu haberler karşısında akıl sağlığını koruyabilmesi, sakin kalabilmesi ciddi anlamda çok zor!
Küçücük çocuklara tecavüz ederek onları yaşarken öldüren iğrenç yaratıklar, para için gencecik insanları madde bağımlısı yapan pislikler, masum canlara kıyan vahşi katillerle doldu memleket! İşin kötüsü hiçbirinin cezalandırıldığını göremiyoruz, duyamıyoruz!
Bu katiller, sapıklar, uyuşturucu satıcıları yakalanmadıkça, ‘en ağır, en caydırıcı şekilde’ cezalandırılmadıkça nasıl son bulacak bu kabuslar?
Çocuklarını kaybeden ailelerin hayatı kararıyor, milletin içi kan ağlıyor, bu vahşetleri vicdanlarımız kaldırmıyor.
Allah’ın adaletinden başka güvenecek ‘adalet’ olmadan yaşamayı değil, bütün bu iğrenç suçluların hapislerde çürüdüğünü görerek biraz olsun huzur bulmayı istiyoruz!