EVLİLİK KISA, KAVGASI UZUN!

Bade İşçil ve Malkoç Süalp’in düğün fotoğraflarını hatırlıyorum. Mutlu çiftler görmeye bayılırım, onlar da kısa zaman içinde çok aşık olup evlenivermişti. Bir de dünya balı bir çocukları oldu, değeri bilinmesi gereken bir tabloydu bu kanımca!
Ancak birbirlerini yeterince tanımadan ani kararla evlendikleri gibi, yine ani bir kararla boşanmak istediler. Eh artık evliliklerin flörtten farkı kalmadığı ve aile kurmanın bir sorumluluk olduğu, emek gerektirdiği gerçeğini kimse sallamadığı için kısa zamanda evlenip boşananlara alışkınız.
Ama bir zamanlar birbirine aşık olduğunu söyleyen, yuva kuran iki insanın gün gelip de bu derece düşman olabilmesini, milyonların gözü önünde ağır suçlamalarla birbirini yerin dibine batırmasını ben anlayamıyorum. Konuştukları sadece mal, mülk, para, şiddet... Haliyle bıraktıkları izlenim aslında ortada aşk falan olmadığı!
Bitmeyen kavgalarıyla ilgili haber görmediğimiz gün neredeyse yok!
Kısacık bir evliliğin kavgasının bu kadar uzun sürebilmesi şaka gibi! İki göz önünde insan olarak aranda anlaşırsın, sessiz sessiz yoluna gidersin, hem kendini hem aileni cümle aleme rezil etmeden...
Bu çift örneğinde ise, biz görmekten bıktık, onlar birbiriyle savaşmaktan bıkmadı. Tekrar barışmayı da denediler, birlikte tatil yaptılar, tatil sonrasında bile kaldıkları yerden kavgalara, davalara devam edebiliyorlar. Üstelik bu teknoloji çağında, çocukları büyüdüğü zaman anne ve babasının dev husumetine o da şahit olacak, bir çocuğun psikolojisi için büyük yıkım, hiç değilse onu düşünüp bu savaşa nokta koysalar artık.

BOMONTİADA’YA AŞIK OLDUM!
Bomontiada’ya, güvenlik kapısından geçtikten sonra karşılaşacağım manzaranın beni ne kadar çok etkileyeceğinden habersiz girdim! Tarihi Bomonti Bira Fabrikası’nın muhteşem görüntüsü, kocaman avlusu ve avlunun etrafına dizilmiş birbirinden güzel mekanlara bakakaldım. Eğlence hayatının vazgeçilmez markası ‘Babylon’, restoran - bar ‘Kilimanjaro7’, şarküteri - restoran ‘Delimonti’(Kahvaltıları harikaymış, hemen denemem lazım), özel ürettiği biralarıyla fark yaratan restoran ‘Populist’ ve sadece uzaktan bakmakla bile bayıldığım ‘Kiva Meyhanesi’...
Önümüzdeki günlerde açılacak başka mekanlar da var.

Bomontiada’nın avlusunda otururken, kaosu bol şehrimizin orta yerinde, kendimi İstanbul’dan çok uzaklarda hissettim. Bomonti kardeşlerin öncü olduğu bir araya gelme kültürünü yaşatmayı hayal etmişler ve ortaya, giden herkesi büyüleyeceği kesin olan Bomontiada çıkmış. Burada konserler, sanat performansları, yemek festivalleri gibi birçok keyifli kültürel aktiviteye katılabilirsiniz.
Ayrıca herkesin ilgi alanına göre seçeceği atölye programları (Çocuklar için de çok güzel atölyeler var) ve sanat galerileri bulunuyor. Sıra dışı bir kültür kampüsü yaratmışlar.
İlerleyen günlerde İstanbul’un en sevilen buluşma noktalarından biri olacağına şüphe yok. Hani herkesin kendi zevkine göre bir şeyler bulacağı ve girince çıkmak istemeyeceği bir yer hayal et deseniz, bu kadarını hayal bile edemezdim! Bomontiada tek kelimeyle büyüleyici, aşık oldum!