Ş+iddetin her türlüsüne ve tabii ki ülkemizde yoğun olarak yaşanan, önüne bir türlü geçilemeyen, onlarca kadının hayatını ya alt üst eden ya da toptan yok eden ‘kadına karşı şiddet’e, ben de bir kadın ‘hayalet’ olarak, sonuna kadar karşıyım.
Ancak çok iyi tanıdığım ve karakterini çok net bildiğim birine kurulan kumpasa da suskun kalmaya gönlüm razı olmadı. Son dönemin popüler DJ’lerinden Cemre Burak, hayatımda gördüğüm en sakin, en zor sinirlenen ve kavga sevmeyen insanların başında gelir. Kadına karşı nezakette ise 10 numaradır. O yüzden bir kadına el kaldırdığı haberini gördüğüm anda “Kesin altında başka bir şey var” diye düşündüm. Biri çıkmış “DJ Cemre Burak beni dövdü” diye sosyal medyada fırtına estiriyor, masum kedi yavrusu ses tonuyla Show Haber’de yaptığı açıklamaları da artık insan sarrafı olan bendenize pek yapmacık geldi. Zaten aslında kendisinin suçlu olduğunu da ağzından kaçırıyor laf arasında. Bunun üzerine olayın şahitleriyle konuştum.
TACİZ HEP KADINA DEĞİL!
Bir kere bu kadın ve arkadaşı, Cemre Burak’ın çalıştığı mekana gitmeden hemen önce bir başka mekanda yan masadaki kızlarla kavga çıkardıkları için oradan atılmış ve olayın yaşandığı mekana geçmiş. Kızları çalıştığı yerde gören Cemre Burak, hemen DJ kabininden inip kendini kapının önüne atmış, zaten bu kişilerden kurtulmaya çalışıyor ve muhatap olmak istemiyormuş.
Uzun zamandır Burak’ın yaşadığı apartmanın sakinleri bile rahatsızmış bu zatlardan; kapının önüne gelip saatlerce zile basmalar, küfür kıyametler, eve gizlice girip parti yapmalar... Kısa zaman önce Burak’ın bir başka arkadaşına da saldırmış olayın kahramanı.
Sadece kadınlar tacize uğramıyor memlekette yani!
ERKEKLER OYUNA GELMESİN!
Cemre Burak’ın arkasından kapıya çıkan bu arkadaş, ağıza alınmayacak küfürleri taramalı tüfek gibi sıralarken arada annesine de küfürler savurmaya başlamış. Şimdi burada çok net söyleyeyim insanın annesine küfredilmesi çok ayrı bir olay, benim gözlerim kararır, emin olun sizin de kararır! Ve Burak bu kişileri taksiyle yollamaya çalışırken arbede yaşanmış.
Ortada mor bir göz olduğu için taciz edenler mağdure konumuna geçti, amaçlarına ulaştı. “Şiddet gördüm” diye ortalara çıkıp magazin gülüne dönüşmek pek moda oldu son dönemde, üzgünüm ama bazı kadınların bunu bilinçli yaptığına inanıyorum, bir kadın olarak da utanıyorum! Ünlü erkekler sabrını korumalı, bu oyunlara gelmemeli!
‘FOK YOU’ HATEM YAVUZ!
Başlığı yanlış anlamayın, o bir marka adı! Vatan Gazetesi’nden Necla Dalan’ın haberini okuyunca gözlerime inanamadım, bir de interneti açtım, fok derisi ticaretçisi Hatem Yavuz’un kendi ağzından dinledim aynı şeyleri. “Markamın adı Fok you” diyor üstüne basa basa, inanılmaz bir yaratıcılık örneği sergilemiş ya, onunla övünüyor!
Yılda 200 bin fok avladığı için kendisine tepki gösteren hayvanseverlere diyormuş “Fok you” diye, hiçbirinden de korkmuyormuş. Zaten asıl Allah’tan korkmak lazım!
O zavallı hayvancıkların avlanış şekli o kadar acımasızca, o kadar kanlı, o kadar iğrenç ki, fotoğraflarına bile bakamıyorum, azıcık vicdanı olan kimse de bakamaz! Akıl sınırlarını zorlayan bu vahşeti yapıyorsun zaten, bari dalgasını geçme, kendinden iyice nefret ettirme milleti!
‘Fok you’ymuş, biz de hayvanseverler olarak ‘go fok yourself’ diye bir marka mı yaratsak?