Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Her şeyden yoruluyoruz ve sıkılıyoruz bazen... Büyük şehir hayatının stres, telaş ve karmaşalarından, her gün içinde sıkışıp kaldığımız trafikten, karşılaştığımız samimiyetsiz, ikiyüzlü, dedikoducu, başkalarının mutsuzluklarından beslenen insanlardan, kalabalıklardan ve gürültüden kaçıp gitmek istiyoruz.

Zaman zaman Riva yolu üzerindeki köylerin içinden geçip, olabildiğince basit yaşayan insanları izliyorum, öyle bir hayatın vereceği huzuru düşünüyorum, hayaller kuruyorum. Aynı şeyleri hisseden o kadar çok kişi görmeye başladım ki son zamanlarda...

Haberin Devamı

Ancak neticede hepimiz buradayız! Ailemizi, işimizi gücümüzü, yerleşmiş düzenimizi bırakıp hiçbir yere gidemiyoruz. Temelli gitmeyi bırakın, tatil planları bile plan olarak kalıyor çoğu zaman. Hızla akan bir suya kapılmışız ve kafamızı o sudan çıkaramıyoruz!

Cesaret ve iradenin yolculuğu

İşte tam da bu sebepten, Angela Maxwell’in hikayesinden fazlaca etkilendim. Amerikalı kadın içinden gelen ‘tek başıma uzaklara gitsem’ düşüncesini çoğumuzun yaptığı gibi bastırmak ve rutin hayatına devam etmek yerine, tüm hayatını değiştiren keskin bir karar almış. 1.5 yıl önce her şeyi geride bırakarak dört kıtayı kapsayacak ve beş yıl sürecek bir yürüyüşe çıkmış. Yahu biz kardeşim Kuki’yle sahilde sabah yürüyüşüne çıkalım deyip duruyoruz, kaç zamandır onu bile yapamadık, kadın dünyayı yürüyor!

Yolculuk amacının; ‘korkularıyla yüzleşmek ve içindeki cesareti ortaya çıkarmak’ olduğunu, ‘bu yürüyüşü bir evlilik gibi gördüğünü, işler zora girdiği zamanlarda bile vazgeçmeyeceğini, daha rahat ve güzel başka bir şeyi seçmeyeceğini’ söylüyor Maxwell.

Bu sunumdan çok ders çıkar!

Avustralya’dan başladığı yürüyüşüne, Asya kıtasında Vietnam’ı geçerek Moğolistan’la devam etmiş, şimdiyse Türkiye’de!

Ve bugün saat 19.00’da, İstanbul’daki Karmik Şifa ve Gelişim Merkezi’nde; iç sesimizi dinlemek ve ihtiyacımız olmayan şeyleri geride bırakabilmek temaları üzerine ‘Kalp Sesinin Enerjisi Üzerine Bir Akşam’ adıyla, katılmak isteyen herkese açık bir sunum yapacak.

Haberin Devamı

İlla onun gibi dünyayı yürüyecek değiliz tabii ama çekingen, özgüveni eksik, hayallerinin peşinden gitme cesareti olmayan insanlar; ‘en imkansız görünen şeyleri bile başarıyla sonuçlandırabileceklerine dair’ çok büyük dersler çıkarabilir bu sohbetten. Bu arada Maxwell aslında bir yaşam koçu ve enerji terapileri uzmanı...

İsteyip de cesaret eksikliğinden gerçekleştiremediğimiz hayallerimize bir kapı açılır bu akşam belkide... Kim bilir?

ÇÖP KAFALILAR!

İnternette dolanırken, dünyanın en ünlü yıldızlarından Cameron Diaz’ın yerlere atılmış çöpleri toplarken çekilen fotoğraflarını görmek; trafik içinde araba camından dışarı her türlü çöpünü, pisliğini atanları, sokaklarımızı çöplüğe çeviren duyarsız insanları getirdi aklıma.
Bu tipleri her görüşümde şok geçiriyorum, attıkları çöpleri alıp kafalarına atasım geliyor, söylemesi ayıp! Çevre düşmanları da, ‘yere burnu düşse onu bile eğilip almayacak’ bazı yerli ünlüler de bir nebze feyz alsın Diaz gibilerden!