Sevdiğim dizilerin kaçırdığım bölümlerini vakit bulunca arka arkaya saatlerce izlemeyi pek severim. ‘Poyraz Karayel’ final yaptıktan sonra mesela ilk bölümünden itibaren baştan izledim. Sonlara doğru rüyamda bile ‘Poyraz Karayel’ görmeye başlamıştım! Ah ne efsane ve eşi benzeri olmayan bir yapımdı...
Her dizi ‘Poyraz Karayel’ kadar kusursuz olamıyor tabii, dizi süreleri uzun olduğu için izlerken senaryo yazarlarının kıvrım kıvrım kıvrandığını görür gibi oluyorum bazı dizilerde. Dile kolay; özet bölümünden sonra yeni bölümler saat 21.00’da başlayıp gece yarısına kadar sürüyor, senarist ne yapsın? Sahneler insanın içini bayıltacak kadar uzuyor.
Bütün dizilerde bitmeyen hastane ve ağlama sahneleri... Olmazsa olmaz şiddet sahneleri... Bölüm sayısı arttıkça karakterlerin ilişkilerinin arap saçı gibi karmakarışık olması veya devam etmekte olan bir başka dizide bir hafta önce izlediğiniz olayın tıpatıp aynısı… Kim kimin annesi, babası veya kardeşi belli değil!
Süre uzadıkça işin tadı kaçıyor...
Severek izlediğim bir dizide; dört erkek kardeşten birinin karısı daha yeni hamileyken ve bizler birden ortaya çıkan eski sevgilinin de aynı kişiden çocuğu olduğunu yeni öğrenmişken, o dakika diğer kardeşin eşinin de hamile olduğu haberi geliverdi! Bu kadar çok çocuğu ve hamileliği aynı bölümde izleyici bünyesi zor kaldırıyor söyleyeyim! Bende bağlantı koptu. Peki neden sevdiğimiz dizilerde olaylar inandırıcılığını yitirmeye başlıyor? Bitmek bilmeyen dizi süresini doldurmak zorunda oldukları için! Zaten oyuncuların ve set emekçilerinin de yıllardır isyan ettiği bir konu dizi süreleri... Bir orta yol bulunsa da bizler de keyfimiz bozulmadan izlesek artık...
ÇOCUKLARIN GÖZÜNDEN TÜRKAN SULTAN...
Çengelköy İlkokulu’nda başta Türkan Şoray olmak üzere orada bulunan herkesi çok etkileyen, duygulandıran bir organizasyon gerçekleşti. 2.Badem Çocuk Film Festivali’nde Şoray filmleri çocukların gözüyle yeniden canlandırıldı. Jürisinde bulunduğum yarışmada çocukların yetenekleri karşısında ağzım açık kaldı! Favori miniklerimin kendi alanlarında ödüllerİ kazanmasına çok heyecanlandım.
Çocukların çektiği ve oynadığı kendi filmlerini mutluluktan gözleri parlayarak izleyen Şoray’ın dediği gibi; çocukları küçük yaşlarda sanatla buluşturmanın, yeteneklerini sergileme fırsatı vermenin önemi çok büyük. Bu yarışmaya katılan ilkokul öğrencileri Türk sinemasının efsanesi Türkan Şoray’ın karşısında hayatları boyunca unutmayacakları bir deneyim yaşadılar. Onları bu çok özel yarışmaya hazırlayan hocaları Emre Turanlı ve Yekta İsmail Gök’e, festivali gerçekleştiren Çengelköy İlkokulu’na, emeği geçen herkese ve tabii ki tüm tatlılığıyla geceye katılarak çocukların hayallerine ortak olan Sultan’ımıza çok teşekkürler.