Yıllarca ‘Operadaki Hayalet’ müzikaline olan büyük sevgim sebebiyle ‘Cadde’deki Hayalet’ olarak, bu yılın başından beri de ismimle yazarak sizlerle buluştuğum köşemde, Türkiye’nin en köklü gazetelerinden Milliyet’in bünyesinde, kalitesiyle fark yaratan Cadde’nin bir parçası olmaktan her zaman büyük gurur duydum.
Cadde’nin hayatımdaki, kalbimdeki yeri hep çok büyüktü ama ‘gerçek bir aile’ olduğumuzu hissedişimiz sevgili Ali Eyüboğlu’nun yayın yönetmenimiz olmasıyla başladı. Bu konuda tüm ekip arkadaşlarımın benimle aynı fikirde olduğundan eminim.
Ali Abi geldiği ilk günden itibaren Cadde’yle birlikte hepimizi öyle bir sahiplendi, en ufak ayrıntılarına kadar her şeyin başında durarak, hepimizle tek tek ilgilenerek öyle bir ‘aile babası’ oldu ve bizlere onun için önemli olduğumuzu hissettirdi ki, onun gelişiyle Cadde’nin bütün havası değişti.
Hem aile, hem okul gibi...
Gazetenin koridorunda beni karşıdan her gördüğünde ellerini iki yana açıp gülerek “Bela geliyorum demez” deyişi, beni birine tanıtırken “Bu da ailemizin deli kızı” sözleri her aklıma geldiğinde beni gülümsetiyor, işimle ilgili her türlü sıkıntımda bir telefon uzağımda olduğunu bilmek güven veriyor. Ali Abi’yle çalışmak okul gibi aynı zamanda; her gün hem kendimle, hem de yazılarımla ilgili yeni bir şeyler keşfediyor ve öğreniyorum onun yanında...
Tüm bu saydıklarımın bir köşe yazarı için ne kadar önemli olduğunu ancak yaşayanlar anlayabilir.
Ali Abi’nin özelliklerinden yoksun bir yayın yönetmeniyle çalışmak hayatı kabusa çevirebiliyor, değil yazı yazmak kalem oynatacak hal kalmıyor, yeri geliyor aşkla bağlı olduğun işinden bile soğuyorsun, söylediklerim tecrübeyle sabit!
Ve geçen salı günü tüm Cadde yazarları ilk kez bir araya geldik.
Cadde’mizin değerli yazarlarından Merit Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Reha Arar’ın Ali Abi’ye; “Aynı sayfaları paylaştığım yazar arkadaşlarımı sadece küçücük fotoğraflarından biliyorum” demesiyle başlayan buluşmayla hikayemiz unutulmaz bir aile toplantısına dönüştü.
Unutulmaz bir buluşmaydı...
Heybeliada’daki Merit Halki Palace’ta Reha Bey’in harika ev sahipliğinde ilk kez hepimiz bir aradaydık geçen salı.
Halki Palace ev sıcaklığındaki huzurlu ortamıyla, çalışanlarının özeniyle, takıntılı olduğum temizlik konusundaki kusursuzluğuyla beni mest etti.
Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sayın Fikret Bila’nın da katıldığı ve tüm Cadde yazarlarının fikirlerini paylaştığı toplantıdan sonra, hep birlikte saatlerce sohbet ettik, birbirimizi tanıdık.
Gece Halki Palace’ın mis kokan çarşaflarında nefis bir uyku çektikten sonra sabah zengin açık büfeli kahvaltının ve kahve sohbetlerinin ardından geri döndük.
Kısa ama tadı damağımda kalan bir aile buluşması oldu, bu ailenin bir üyesi olmaktan duyduğum mutluluk daha da büyüdü ve anlamı derinleşti. Sevgili Sinan Biçici’nin dediği gibi ‘artık birbirimiz için üç boyutlu hale geldik!’
Çok sevdiğim işimde yıllar içinde beni pes etme noktasına getiren durumlarda iyi ki vazgeçmemişim.
Zorlu tecrübelerin ardından bir gün gazetecilik hayatımın kapısından biri girdi, varlığıyla güç oldu, tüm Cadde ekibini birbirine kenetledi. Teşekkürler Ali Abi...