Geçtiğimiz cumadan bu yana, Yeni Zelanda’da bine yakın kılavuz balinanın kıyıya vurma olayı dünyanın ilgi odağı halindeydi. Yerel halk, çevreciler ve bölgeye akın eden gönüllüler, sahilde yatan balinaların canlı kalması için üstlerine kovalarla su döktü. Tekrar denize gönderilenlerin geri dönmemesi için el ele zincir oluşturularak soğuk sularda beklendi. Her yıl yunus ve balinalar sahile vururmuş ama bu şimdiye kadar görülen en kötü ‘kıyıya vurma’ vakasıymış.
Üzücü olmasına çok üzücü ama insanlardaki doğa ve hayvan duyarlılığını görmek teselli ediyor. Yıllar önce izlediğimiz ‘Büyük Mucize’ filmindeki gibi aynen.
Orada da; kış mevsiminde sıcak bölgelere gitmesi gereken üç balina (anne-baba ve yavru) buzlar arasına sıkışıp kalıyor ve ölme tehlikesi yaşıyordu ki, (Beyaz Saray ve ABD ordusu dahil) bütün dünya onları kurtarmak için seferber oldu.
KUYUDA BİR YAVRUCUK
İstanbul Beykoz’da 10 gündür bir yavru köpeği kurtarmak için çok sayıda gönüllü, AKUT, AFAD, itfaiye ve belediye ekipleri seferber oldu. Belediyenin sondaj için açıp, öylece bıraktığı 70 metrelik dar bir kuyuya düşen yavrucuk, 10 gündür buz gibi kuyunun içinde yatıyor. Bir yeri kırık mı o da belli değil. Kar ve yağmura batmasın diye üzerine tenteler kondu, çevresine çadırlar kuruldu.
Hayvanlar dondurucu kışta aç ve açıkta ama böyle bir olay yaşanmadan çoğumuz onları görmüyor, sırtımızı dönüyoruz. Bu olayın sosyal medyada, televizyon ve gazetelerde yer alması, çaba gösterilmesi Türkiye’de de hayvanlara karşı bilincin, merhamet ve yardım duygusunun uyandığını gösteriyor.
Umarım siz bu yazıyı okuyana kadar yavru kurtarılmış olur. O korkmuş gözlerini ortaya seren fotoğraflara bakmaya dahi yürek dayanmıyor. Pazartesi akşamı şöyle bir tweet vardı: “O kuyuyu açanlar vicdanlarını da en derine gömmüş.” Çok doğru, belediyelerin sorumsuzca yolları delik deşik edip bırakması yüzünden insanlar da düşüyor o kuyulara. (Görme engellileri düşünün!) Şimdi kuyudaki yavrucuk için ‘büyük bir mucize’ bekliyoruz ama bu son olmayacak maalesef. Medeni bir ülke istiyorsak, hepimiz bu ilkellikleri önlemeliyiz.
UYUYAN GÜZEL YENİDEN
İstanbul Devlet Opera ve Balesi, 20 yıl aradan sonra dünya balesinin en ünlü klasiklerinden ‘Uyuyan Güzel’i yeniden sahnelemeye başladı. AKM kapatılıp, İDOB zorla daha küçük olan Kadıköy Süreyya Sahnesi’ne taşındıktan sonra, bu kadar geniş kadrolu eserlerin orada oynanabilmesine hayranlık duyuyorum.
11 Şubat’ta yapılan galanın ardından şubat ve martta sekiz akşam daha sahnelenecek ‘Uyuyan Güzel’i kaçırmayın derim.