Her yaz Bodrum sezonumu; kış boyunca özlem duyduğum birkaç mekanla açarım. Bayram tatilinde Bodrum’a gidecek olanlar için şuraya bırakıyorum... Yazın ilk kahvaltısı için uçaktan indiğim gibi Yalıkavak’taki Asmalı Çardak’a gitmezsem olmaz! Ah o gözlemeli, börekli, çeşit çeşit yumurtalı, bal kaymaklı harika kahvaltısı yok mu?
Akşam da Gündoğan sahilindeki Midyeci Şehmus Usta’nın Yeri’ne koşarım. Bendeki midye sevdası, Şehmus Usta’dan sonra daha da arttı. Başta bayıldığım midye dolması olmak üzere, binbir çeşit midyeli ve balıklı zengin menüdeki herşey çok lezzetli, geç saatlere kadar da açık. Bakın yine canım çekti...
Gündoğan’daki diğer değişmez yerim Reana Balıkçısı... Aile işletmesi olan mekan, tadına doyulmaz mezeleri, ara sıcakları, balıkları ve tatlılarıyla her daim favorim... Bembeyaz dekorasyonu ve ışıl ışıl görüntüsüyle içimi açıyor.
Bodrum’un en sevdiğim köşesi Gümüşlük’ün simge mekanı Club Gümüşlük’te, denize sıfır, kumsala kurulan masalarda balık eşliğinde uzun sohbetler etmek, ardından bar kısmına geçip eğlenmek de yaz ritüellerimin başında geliyor. Her an yeni yerler açılsa da, buraların tadı kesinlikle bir başka... Üstelik hepsinin fiyatları da birçok Bodrum restoranına kıyasla son derece makul... Bayram tatili demişken, hepinize sevdiklerinizle geçireceğiniz mutlu, neşeli, kazasız belasız bir bayram dilerim dostlar...
MODA’NIN GÜZELİ
Tatili İstanbul’da geçirecek olanlar için de mekan tavsiyem var. Kısa zaman önce bir arkadaşımın doğum gününü kutlamak için kalabalık bir grupla Moda Kayıkhane’de toplandık. Denizin üzerindeki geniş verandasının manzarası büyüleyici... Yemeklerin lezzeti de öyle, hele mezeler! Sıcak Ermeni pilakisi, mantar ızgara ve balıklı içli köfteyi mutlaka denemelisiniz.
Yemekten sonra birkaç adım atıp, Kayıkhane’nin dev sahnesinin önüne geçiyor ve geceye canlı müzikle devam ediyorsunuz. Ayhan Sicim- oğlu’ndan Cem Adrian’a, Mehmet Erdem’den Gökhan Türkmen’e kadar birçok sevilen sanatçıyı konuk ediyorlar... İstanbul’da keyifli yaz akşamları geçirmek için biçilmiş kaftan...
DONARAK ZAMANI DONDURUN!
Soğuk havayı hiç sevmem, kış aylarına her daim tepkiliyimdir! Ama derseniz ki, “Nazlı üç dakika üşüyeceksin ama mucizevi etkileri olacak” o zaman başka! Nitekim CryoTherapyle tanışmam da böyle oldu. Bu soğuk kür; tarihi Antik Mısır’dan bugüne uzanan dünyanın en köklü tedavi yöntemlerinden biri.
Kan dolaşımını hızlandırıyor, endorfin salgılatıyor, kolajeni artırarak kırışıkları azaltıyor, kasları iyileştiriyor. Bütün bunlar ve daha fazlası için üç dakika boyunca eksi 140 dereceye kadar soğuyabilen kabinde duruyorsunuz. Çıkınca fişek gibi hissettim kendimi valla! Jennifer Aniston, Hugh Jackman ve Christiano Ronaldo gibi isimler, bu kürün müdavimi olduğuna göre, artık ben de olabilirim!