Nazlı Mengi

Nazlı Mengi

nazli.mengi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çevremde kiminle konuşsam, keyifsiz, umutsuz, mutsuz... Hani herkes bir şekilde ayakta kalmaya ve mutluluk oyunu oynamaya çalışıyor ama içinde yaşadığımız dünya giderek yaşanması zor bir hale dönüşüyor.

Son dönemde terörün en korkuncuyla yüz yüze olmak başlı başına bir tedirginlik ve mutsuzluk sebebi herkes için... Kaçacak yer olmaması hissi, hangi ülkeye gitsen teröre yakalanma korkusu maalesef had safhada...

Günlük yaşamdaki insan ilişkilerinin de tadı giderek kaçıyor, sanal dünya gerçek dünyayı yenmiş durumda, herkes sanalda yaşıyor! Ve o sanal dünya insan ilişkilerinin canına okuyor aslında.

Haberin Devamı

Şimdiki çocuklara ve gençlere bakıyoruz arkadaşlarla; bizim küçüklüğümüzdeki masum ve birçok şeyin kıymetinin daha iyi bilindiği günlerden fersah fersah uzak, her şeyin çabucak tüketildiği bir dönemde büyüyorlar, bizim gençliğimizden çok farklı ve çok hızlı yaşıyorlar. Televizyonu açıyorsun; haber izleyeyim desen, tadın tuzun kaçıyor.

Peki ne yapmalıyız?

Şu devirde huzuru biraz olsun yakalamak için yapılacak en güzel şey kendi küçük dünyanı yaratmak...

Gerçekten güvendiğim ve hayat boyu yan yana olmak istediğim az sayıda arkadaşımla ve ailemle görüşüyorum sadece.

Akşam gezmesine mutlaka katılmam gereken bir davet veya etkinlik olmadıkça çıkmıyorum, evde arkadaşlarla muhabbet etmek, Tabu, Scrabble gibi interaktif oyunlar oynamak veya güzel bir film izlemek çok daha eğlenceli ve keyifli geliyor.

Hafta sonları cep telefonumu bırakıyorum bir köşeye, o yokmuş gibi yaşıyorum. Sadece telefondan kurtulmak bile insana nasıl bir özgürlük hissi veriyor ve nasıl kaliteli zaman geçiriliyor anlatamam. Mutlaka denemelisiniz!

Geçen hafta sonu bütün bir gün boyunca açık havada oturup bir motosiklet çantasını kapladım ve boyadım.

Ellerim, yüzüm, gözüm, her yanım simsiyah boya oldu. Kafam boşaldı, stresim uçtu gitti... İşi, gücü, kaygılarımızı düşünmeden bir şeylerle ilgilenmek ne kadar iyi geliyormuş onu anladım.

Mutlaka bir hobisi, bir el becerisi olmalı insanın. Şu an ciddi araştırma halindeyim mesela, kendime bu tarz bir hobi bulunca sizinle de paylaşırım!

Haberin Devamı

Olayın özü şu dostlar; tabii ki yaşadığımız dünyadan kendimizi sürekli soyutlamamız imkansız ama teknolojiden, işlerimiz veya sosyal durumlarımız nedeniyle bulunmamız gereken ortamlardan kısa süreli olsa da uzaklaşmak ve kendi küçük dünyamızı yaratmak ruha gerçekten çok iyi geliyor.

KAHVESEVERLER DİKKAT!

Geçenlerde Bağdat Caddesi’ndeki Kitchenette’te oturmuş “Ne kahve içsek” diye düşünürken tavsiye ettiler Heva kahvesini... Daha ilk yudumuyla bağımlısı olduk, ben hayatımda böyle lezzetli, böyle içimi kolay ve keyif veren bir kahve tatmadım.

O gün bugündür resmen aşk yaşıyorum Heva kahvesiyle! Kakule, menengiç ve beş çeşit bitkiden oluşan Heva harmanıyla hazırlanıyormuş. Ben hemen eve aldım, bizimkiler de bayıldı, bir defa içenin vazgeçmesi imkansız. Kahve severlere mutlaka denemelerini tavsiye ediyorum.