BİR MASAL DİYARI DATÇA

Son birkaç gündür, “Sana bir güzellik gelmiş, enerjin değişmiş” diyenlere “Datça etkisi” cevabını veriyorum! Orada geçen günler boyunca, İstanbul’un tüm stresinden ve karambolünden uzak, bambaşka bir dünyadaydım. Sanki Datça’da sadece huzur ve mutluluk var gibi, bir de kendine aşık eden doğal güzellikleri... Ani bir kararla bu masal diyarına yerleşen kankamız Zatto’nun yanına gittik, birkaç yakın arkadaş... Haliyle Datça’yı Datçalı gibi yaşadık! Yolu benim gibi ilk kez oraya düşecek olanlar böyle buyursun...

Can Yücel’in evinin de bulunduğu Eski Datça, bozulmadan korunan mimarisi ve taş evleriyle insanı geçmişte yolculuğa çıkarıyor. Hayranlıktan neredeyse her evin önünde durup, uzun uzun baktık. Ege’yle Akdeniz’in birleştiği, antik çağın en önemli kentlerinden Knidos’a gitmeyen “Datça’yı gördüm” diyemez. Knidos, masmavi denizi ve antik kalıntılarıyla, tam bir görsel şölen yaşatıyor.

Ünlü Palamutbükü ve Ovabükü koylarına uğramadan da olmaz. Ovabükü’ndeki Poyraz Balıkçısı’nı tavsiye ederim. Tahta verandasında denize karşı oturmak harikaydı. Mezeler ve balıklar lezzetli ötesi! Kargı Koyu’ndaki Cennet Köy Beach&Restaurant’ta hem saatlerce oturup, yemekli-sohbetli keyif yapmak, hem de iskelesinden denize girmek pek tatlı oluyor. Cennet adı yakışmış!

Benim gibi kumlu deniz sevenler için merkezdeki Taşlık Plajı süper. Soğuk olmasına rağmen sudan uzun süre çıkamadım.

Favori mekanlar

Butik zeytinyağı üretim çiftliği Olive Farm’ın organik gurme ve kozmetik ürünleri arasında kendimizden geçtik. İnternet üzerinden de sipariş verebiliyorsunuz. Firmanın otel bölümü bir başka olay! Devasa bahçesindeki dut ağaçlarına öyle bir yumulduk ki, elimiz yüzümüz duta bulandı.

Yemek konusunda Kumluk Plajı’ndaki Cafe Inn’i tek geçerim! Pizza, makarna, salata, et; menüden ne seçerseniz seçin lezzeti garanti, test edildi, onaylandı! (Evet biraz fazla yedik, aramızda kalsın!) Hele bir tatlıları var ki, aman Allah’ım! Süt reçelli cheesecake’i özellikle tavsiye ediyorum. Denizin dibinde, kumlar üzerindeki masalarından saatlerce kalkamadık.

Merkezde bulunan Emir Bakery’de kahvaltı anlatılmaz yaşanır. Balkan böreği ve çikolatalı kruvasan diyorum, başka da bir şey demiyorum! Limandaki Roll Coffee House’da manzaraya karşı bir şeyler içerken saatlerin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz, çok şirin bir yer. Datçalıların en sevdiği mekanların başında, geç saatlere kadar kalabalık.

“Gezdik gördük, biraz da alışveriş yapalım” derseniz, Oda Sanat, tasarım kıyafetten takıya, ev aksesuarlarından havlu ve peştemale kadar zengin ürün yelpazesiyle dolu dolu bir butik. Zaten oralarda ününü bilmeyen yok!