NAZARDAN KORKUYOR

Fransız Paris Match dergisine verdiği röportajda ünlü şarkıcı Justin Timberlake ile yaşadığı aşka dair konuşmaktan çekinen Jessica, batıl inançları nedeniyle bu konuda susmayı tercih ettiğini söylüyor

Colorado dağlarında hippi bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Jessica Biel, bir erkek çocuğundan farksız bir çocukluk geçirmiş. O günlerden aklında kalan; ağaçlara tırmandığı ve Barbie bebeğinin kafasını koparıp çam ağacına süs yaptığı günler. Bir manken ajansı tarafından henüz 11 yaşında keşfedilen güzel oyuncu, kamera karşısına ise 14 yaşında bir aile dizisinde genç bir basketbolcu rolüyle çıkmış. “Tek pişmanlığım eğitimimi tamamlamamış olmam. Bazen eğer okula devam etseydim hayatım nasıl olurdu diye düşünmüyor değilim” diyor. Uzun yıllar yeteneğinden çok heykelsi güzelliğiyle konuşulan Jessica, yirmiye yakın filmin ardından artık komple bir oyuncu olarak kendini kabul ettirmiş durumda. Güzelliğini düzenli olarak yaptığı spora borçlu olduğunu saklamıyor ve bunu şu sözlerle ifade ediyor: “Fiziksel aktivite olmadan geçen bir hayatı bir an bile aklımdan geçiremem.” Beslenmesine de çok dikkat ediyor. O bir vejetaryen. Havuç, kabak gibi bilumum taze sebzelerle ve meyve suyuyla besleniyor. Futbol ve voleybol oynamayı, yoga ve kayak yapmayı, ağırlık kaldırmayı, köpeği Tina’yı gezdirmeyi seviyor.

YARDIMSEVER GÜZEL Doğaya olan tutkusunuysa katıldığı sosyal sorumluluk projeleriyle gösteriyor. Gezegendeki su sorununa dikkat çekmek için 2010’da Kilimanjaro Dağı’na tırmanmış. Duyarlılık gösterisi bununla bitmiyor. Hassasiyetini dile getirmek onun için önemli. “Çok kolay ağlarım. En son dün ağladım. Olimpiyat Oyunları’yla ilgili bir tanıtım filmini izliyordum. Madalya kazanmış küçük bir kız vardı. Kendini aşmış bir yaşama sahip ama annesinin boynuna sarılarak gözyaşlarına boğuldu. İçimdeki sporcu yüzünden olsa gerek çok etkilendim. Kendimi bu kız çocuğuyla birebir özdeşleştirdim adeta.” Bu mücadeleci yapının kavgacı bir kadına dönüşebildiğini de saklamıyor. “Özellikle erkeklerle çatışmayı çok seviyorum. Adrenalini artırıyor” diyor. Fakat ‘Total Recall’ isimli filmde bir kadınla, Kate Beckinsale ile unutulmayacak bir dövüş sahnesinde yer alıyor.

BÜYÜK AŞKI JUSTIN! En büyük hayali nedir? “Gorillerle beraber bir jungle’da yaşamak. Bol makyajlı, iyi giyimli ve hep güler yüzlü olarak karşınızda duran genç kadın, benim sadece bir yönümü gösteriyor. Aslında hayatın karanlık tarafları bana daha çekici geliyor. Filmdeki karakterim gibi.” Şiddet ve gerilimden de hoşlanıyor ama sadece sinemada. “ İyi bir oyuncu olmak için çok sıkıcı ve çok banal bir insanım. İlginç olmak için bunalımlı bir yanım yok” diyerek aksiyon filmlerine yatkınlığını anlatmak istiyor. Bu arada özel hayatında ters giden hiçbir şeyin olmadığını da söylemiş oluyor ve özel hayatına dair soru sormak için kapı açılıyor. Ama batıl inancı nedeniyle bu konuda konuşmaktan kaçınıyor. Ünlü oyuncu Chris Evans’la iki yıl süren ilişkisinin ardından, şarkıcı Justin Timberlake’le fırtınalı bir aşk yaşamıştı. 2007 yılında Golden Globe Ödül Töreni’nde tanıştığı Justin’le 2011 yılının mart ayında ayrılmışlardı. Bu ayrılık fazla uzun sürmedi. Geçen kış nişanlanan iki aşık, evleneceklerini açıkladılar. Jessica, sevgilisinin adının yazılı olduğu altın bir kolye ve bir nişan yüzüğüyle aşkını ilan ediyor. Sadece “Bu yüzüğü Justin tek başına seçti. Benim kadar zevkli” diyor. Cameron Diaz ve Britney Spears’ın başaramadığını başaran ünlü yıldız, bu konuda ağzını sıkı tutuyor ve ilişkisinde bir adım daha atmayı bekliyor.