05.03.2008 - 09:58 | Son Güncellenme:
Menopozdan sonra östrojen ve projestatif
hormonu tedavisini kesen kadınlarda, kanser riskinin açık bir artış
gösterdiği saptandı.
ABD’de bu alanda yapılan ilk araştırmada, buna karşılık bu tedavinin
terk edilmesiyle östrojen ve projestatif hormonlarına bağlı kalp ve
damar rahatsızlıkları riskinin de ortadan kalktığı tespit edildi.
Amerikan Tıp Vakfının 5 Mart tarihli dergisinde yayımlanan araştırmanın
verilerine göre, projestatifle birlikte östrojen almayı bırakan
kadınlarda, kanser oluşma riski, hormonal tedavinin durdurulmasından
sonraki iki ila üç yıllık süre zarfında, hormon yerine plasebo verilen
kadınlardan yüzde 24 daha yüksek bulunuyor.
Menopoza giren ve Temmuz 2002 ile Mart 2005 arasında östrojenle birlikte
projestatif tedavisi uygulaması durdurulan 15 bin 730 kadının izlendiği
araştırmada, bu hormon tedavisi sırasında kadınlarda kalp ve damar
hastalıkları, beyin kanaması ve emboli oluşma riskinde önemli bir artış,
kemik kırılması ve bağırsak kanseri riskinde de daha düşük bir artış
gözlendi.
Araştırmada, hormonal tedavinin bırakılmasından belirli bir süre sonra
kalp ve damar hastalığı riskinin ortadan kalktığı, buna karşılık beş yıl
bu hormonları aldıktan sonra bırakan kadınlarda özellikle akciğer
kanseri oluşma riskinde önemli artış tespit edildi.
Araştırmayı yürüten Kuzey Carolina Üniversitesinden Dr Gerardo Heiss,
böylesine yüksek risk beklemediklerini söyledi.
Araştırmaya konu olan "The Women’s Health Initiative" adlı bir program
çerçevesinde, östrojen ve projestatif hormon tedavisinin, kalp ve damar
hastalıklarını ve göğüs kanseri riskini önleyici etkisi bulunup
bulunmadığını anlamak üzere daha önceden klinik deneyler yürütülmüştü.
16 bin 608 kadın üzerinde yürütülen bu geniş çaplı klinik deneyler, 2002
yılında göğüs kanseri riskinde artış gözlendiği ve bu tedavinin kadın
sağlığı üzerinde çok fazla yararı olmadığı kanısıyla durdurulmuştu.