Fatih Türkmenoğlu

Fatih Türkmenoğlu

fturkmenoglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İstanbul’un adalarında bambaşka bir hayat var

Şöyle uzun uzun yürümek, yıllardır hasretini çektiğiniz bisiklet turunu bacaklarınız ağrıyarak gerçekleştirmek, güzel bir deniz yolculuğu yapmak için Adalar, özellikle de Büyükada, çok uygun. Hatta hafta içi bir gün işten kaçıp giderseniz, çok daha mutlu olacaksınız. Hemen www.ido.com.tr’ye girip sefer yerleri ve saatlerine bakın, aman bu yazıyı okuduğunuzu patronunuza söylemeyin!

Eski adı Prinkipio
Adının “Büyük” olmasına bakmayın, sadece 5.4 kilometrekarelik bir alana sahip. Yedi yüzyıllık Bizans döneminde hapishane ve manastırlarıyla ün kazandı. Zamanında birçok önemli şahsiyetin sürgüne gönderildiği yerdi.
Büyükada’nın Bizans dönemindeki adı Karia idi; ama sonraki dönemde daha bilinen ismi Prinkipio oldu. İstanbul’un fethi sırasında en çok direnen adaydı. Adalar Belediyesi, 1861’de Abdülaziz döneminde kuruldu. Belediyenin merkezi de Büyükada oldu.
Ada, 1894 ve 1900’lü yılların başlarındaki yangınlardan çok zarar gördü. 1940’larla, İstanbul’un en havalı sayfiyelerinden biri olmaya başladı. Her dinden üst düzey ailelerin yazları buluşma noktasıydı. 1984’te oldukça geç bir tarihte, SİT bölgesi ilan edildi.
Büyükada’nın en yüksek tepesi Aya Yorgi. Gitmişken mutlaka tepeye çıkmak lazım. Dil Burnu ve Yörük Ali’ye kadar da yürüyüş rotanızı uzatabilirsiniz. Yıkık dökük Rum Yetimhanesi’ne çıkmayı ihmal etmeyin. Con Paşa ve İzzet Paşa konaklarını mutlaka görün.
Ben Lunapark Kahvesi’ni pek severim. Sahilde yürümeyi, vapuru beklerken çay içmeyi de. Özellikle bu sene, daha geçen hafta oradaydım, esnafı fazla “saldıray” buldum. Hatta lokantalardan birinin sahibi, taa Kabataş’tan beri bizle beraberdi, herkese kart dağıttı.  

Sakin bir gün
Kızımla baş başa gittik Ada’ya bu sefer. Vapurda okuldan arkadaşları ve onların anneleri vardı. Vay be, ne günler, kızımın arkadaşlarına rastlıyoruz artık...
Neyse, beraber olunca çok fazla yürümeye imkân yok tabii. Mevsimin başlaması şerefine fayton turu yaptık, hem de büyük tur. Ada tutkunları ve Adalılar bilir, at pisliği kokusu insanı birden alır, geçmişteki güvenli, huzurlu, iyi zamanlara atar bırakır. Artık bu devir de, İstanbul da, bütün büyük oyunların küçük oyuncuları da çok uzaktadır...
İstanbul’un adalarında bambaşka bir hayat var

Haberin Devamı

Nasıl gidilir?
Bostancı veya Kabataş’tan, harika bir vapur yolculuğuyla gidilir. Vapur seferleri, hafta içi ve hafta sonu değişik saatlerde; www.ido.com.tr’den bütün detayları öğrenebilirsiniz.  Ayrıca Bostancı’ya dolmuş motorlar da var.

Haberin Devamı

Ne yenir?
Nedense balıkçılar içinde Milano’yu severim. Bu sefer gidemedim gerçi. Sultanahmet Köftecisi’nin açılmış olduğunu sevinerek gördüm. Dikkat: Aslıyla taklidi hemen yan yanalar! Büyükada’da dondurma yemek gelenektir. Çok yürüyüp pedal çevirmişseniz, waffle da yiyebilirsiniz!

İstanbul’un adalarında bambaşka bir hayat var

Nerede kalınır?

Bir gece olsun kalırsanız, pişman olmazsınız. Ada’da uyumak ve uyanmak başka  bir zevk.
Aya Nikola Pansiyon: Her odası çok güzel. Bir de muhteşem bir kahvaltısı var. Tel: (0216) 382 41 43
Büyükada Princes Otel: Hemen merkezde. Tel: (0216) 382 16 28
Splendid Palace: Bir Ada nostaljisi. Tel: (0216) 382 69 50
Club Mavi: Tel: (0216) 382 60 75
Mimoza Pansiyon: Telesekreter çıkarsa, hayatınızda duyduğunuz en komik mesajı dinleyebilirsiniz.  Tel: (0216) 302 74 35