Vücut, dışarıdan gelen yabancı organizmaları ya da maddeleri, bir düşman olarak görür ve onları yok etmek için bazı maddeler üretir. Bu şekilde, savunma sistemi ortaya çıkar. Otoimmün hastalıklar adı verilen ve en önemli örneklerinden biri olan lupusta ise savunma mekanizması bozulan vücut, kendi hücrelerini tanımamaya başlar ve onları yok etmeye çalışır. Böylece kalp zarı, akciğer, böbrekler, deri, beyin ve eklemlerde iltihap meydana gelir. Çok sayıda belirtisi olan bu soruna sistemik denmesinin nedeni, vücudun birçok yerini etkileyebilmesidir.
Lupus, iki döneme ayrılır; hastalığın şiddetlendiği alevlenme ve belirtilerin azaldığı iyilik hali. Seyri değişkendir, belirtileri şiddetli ya da hafif olabilir. Tam olarak tedavi edilemez fakat bulgular ortadan kaldırılabilir veya semptomlar azaltılabilir.
Kadınlarda sık görülüyor
Lupus, kadınlarda erkeklere oranla çok daha fazla oranda görülür. Özellikle doğurganlık yaşında ortaya çıkan bir hastalık olup, son yıllarda görülme sıklığı 2 bin 500’de 1’e kadar çıktı. Bu sıklıkta görülmesinin sebeplerinden biri de artık hastalığın hafif seyrettiği durumlarda bile tanısının konabilmesidir. Ayrıca siyahlarda, beyazlara oranla daha sıktır. Normalde doğurgan kadınlarda 700’de 1 görülme sıklığı vardır. Fakat Amerikalı 245 siyah kadından birini etkiler. Görülme yaşı 15-40 arasındadır fakat yaşlı ve çocuklarda da gelişebilir. Kızlarda sıklığı, erkek çocuklara oranla daha fazladır.
Tam nedeni bilinmiyor
Vücut savunma sistemi normal çalıştığında, mikropları ve virüsleri yok etmek için antikor üretir. Savunma sistemi bozulduğundaysa bu antikoru kendi hücrelerine karşı da üretmeye başlar. Bu antikorlar ise vücutta iltihaba neden olur. Dokularda hasar meydana gelir.
Bu savunma sisteminin niçin bozulduğu henüz kesin olarak bilinmiyor. Üzerinde durulan birkaç faktör var... Lupus hastalığını tek bir nedene bağlamak da mümkün değil. Bir kısmında ailesel geçiş söz konusu. En büyük sebebin genetik geçiş olduğu tahmin edilse de, bazı çevresel etkenler (ilaçlar, mikroorganizmalar, güneş) ve hormonların da rol aldığı konuşuluyor.
Görülen belirtiler ve hastalığın şiddeti, kişiden kişiye değişiyor:
Yorgunluk, ateş, eklemlerde ağrı (şişlikle beraber), eklem iltihabı, kilo kaybı görülür. Bunların içinde ilk ortaya çıkan genelde eklem ağrısı ya da iltihabıdır. Bir ya da birkaç eklem birlikte tutulabilir. El, ayak bileği ve dirsekte görülebilir.
İkincil belirtiler; deri, yüz, el ve saçta kendini belli eder. Yüzde, burun ve yanak kısmında klasik kelebek görüntüsü şeklinde kırmızı döküntü vardır. Güneş ışığının etkisiyle bu döküntü artabilir. Vücudun başka yerlerinde de kabarık döküntü oluşabilir. El parmaklarında morarma görülebilir. Saçta ise dökülme artar. Hastaların yarısında güneş ışığına karşı hassasiyet olur.
Bir kısım hastada baş ve göğüs ağrısı, bayılma gibi belirtiler vardır.
Akciğer, kalp ve karın zarında iltihap meydana gelebilir. Öksürürken ve nefes alırken, akciğerlerde ağrı olur. Karın zarı iltihabında ise bulantı, kusma ve ağrı vardır. Kalbin iç tabakasında meydana gelen iltihapsa, tipik bir kalp belirtisidir.
İdrar testlerinde anormal bulguların olması, böbreklerin de bu hastalıktan etkilendiğini ortaya koyar. Böbrek iltihabı gelişir ve vücuttan madde atımı zorlaşır. Böbrek, hayati bir organ olduğundan mutlaka tedavi edilmelidir.
Mide ve bağırsaklar da lupusun etkilediği organlardır. Bağırsağı besleyen kan damarlarında iltihap oluşabilir.
Hastanın iştahı azalır ve iltihabın göstergesi olabilen bulantı ve kusma ortaya çıkabilir. Ayrıca dalak hafif şekilde büyür.
Baş dönmesi ve ağrısı, depresyon gibi problemler beyinle ilgili olduğundan lupuslu hastalarda bu bulguların görülmesi beyin ve merkezi sinir sisteminin de etkilendiğini gösterir.
Tanısı geç konuyor
Lupusun tanısı, birçok organı tuttuğu için zor ve geç konur. Önce hastanın hikayesi alınır. Tam fizik muayene ve laboratuvar testleri, tanıyı koymaya yardımcı olur. Antinükleer antikor testinin (ANA) pozitif olması tanıyı destekler. Ayrıca CRP ve sedimantasyon (pıhtılaşan kandaki kırmızı hücrelerin tüpün tabanına düşme hızını gösterir) denilen testin yüksek çıkması, iltihap olduğunu gösterir. İdrar tetkikleri ve diğer antikor testleri yapılır. Gerekirse, deri veya böbreklerden parça alınıp, biyopsi uygulanabilir.
Tedavide sıtma ilacı
Lupus tedavisi, romatoloji uzmanları tarafından yapılır. Tedavi şekli, hastanın yaşı, cinsiyeti ve hastalığın hangi organda nasıl bir belirti verdiğine bakılarak belirlenir. Amaç, şiddetlenmesini önlemek ve olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaktır.
Tedavide; kortizon, sıtma, antiinflamtuar ve bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar kullanılır. Kortikosteroidler, iltihabı baskılamak amacıyla verilir. Şişlik, ağrı, iltihap ve ateşi azaltmak içinse anti-inflamtuarlar tecih edilir. İshal ve mide problemleri gibi bazı yan etkileri vardır. Antimalaryaller ise sıtma tedavisinde kullanılır fakat lupus hastaları için de faydalıdır. Eklem ağrılarında ve akciğerlerde iltihap olduğu durumlarda, deri döküntülerini önlemek amacıyla önerilir. Yan etkisi pek yoktur fakat bazı mide problemlerine yol açabilir.
Başarılı sonuç için tedavinin planlı ve düzenli uygulanması, doktor gerekli görmeden ilaçların bırakılmaması gerekir. Doktorla iletişim halinde olunmasında fayda vardır. Tam tedavi şansı azdır. Bazen bulgular kendiliğinden geçebilir.