ÇARPINTI

Kalp atışınızı normalden daha fazla ve hızlı bir şekilde hissediyorsanız, kalp çarpıntınız olabilir. Bu durum, ‘Kalbimde bir sorun mu var?’ sorusunu akıllara getirir. Çarpıntı, kalp atışınızın normalden daha hızlı veya rahatsızlık verici bir şekilde hissedilmesidir. Hızının, üst sınır olan 100’den 140 üstü değerlere çıkması olarak görülen kalp çarpıntısında (taşikardi), en kısa zamanda uzman doktora başvurmalısınız.

Neden olur?
Kalp hızının 140 üstü değerlere çıkması olarak görülen çarpıntının nedenlerinin doğru tespiti için EKO, tiroid testlerinin yapılması ve kan testleriyle kansızlık olup olmadığının araştırılması gerekir. Bu testlerle kalp çarpıntısının heyecan, stres, hızlı koşma, aşırı kafein tüketimi kaynaklı fizyolojik (sinus taşikardi) ya da kalp ritim bozukluğu (aritmik taşikardi) olup olmadığı anlaşılabilir.
Sanılanın aksine her çarpıntının nedeni, kalpteki bir sorundan kaynaklanmıyor. Kalbimiz hızlı çarparak aslında vücudumuz için bize sinyal göndermeye çalışıyor. Bu nedenle çarpıntıya yönelik araştırma yapılırken, kalp dışındaki faktörlerin de dikkate alınması çok önemli.

Kalbi ilgilendirmeyen sebepler
Kansızlık: Genç-yaşlı her yaş grubunun ortak sorunlarından biri olan kansızlık, genellikle tedavisi ihmal edilen bir hastalık. Kansızlıkta kalp vücudun oksijen ihtiyacını karşılamak için daha çok çalışıyor ve bu tablo da kendini çarpıntıyla belli ediyor.

Hipertiroidi: Boyunda bulunan tiroit bezinin anormal derecede hızlı çalışması, vücudun metabolizmasını hızlandırıyor. Bu tablo sıklıkla kendini çarpıntıyla gösteriyor. Sebebi bulunamayan çarpıntı şikayetlerinde mutlaka, tiroit hormonlarına bakılması gerekiyor.

Uyku bozuklukları: Çarpıntının sık görülen sebeplerinden biri. Vücut uyku sırasında metabolizmasını yavaşlatıyor ve dinleniyor. Düzenli ve kaliteli uyku uyumayan kişilerde, kandaki stres hormonlarının seviyesindeki artışa paralel olarak gün içerisinde kalp hızı daha yüksek seyrediyor ve çarpıntı daha sık gözleniyor.

Sigara ve alkol tüketimi: Tütün ürünleri ve aşırı alkol tüketimi, vücudun metabolizmasını etkiliyor ve stres hormon seviyelerinde artış yapıyor. Bu durum da sıklıkla çarpıntı ataklarına yol açıyor.

Hipotansiyon: Tansiyon düşüklüğü anlamına gelen hipotansiyon genelde halsizlik, baş dönmesi ve çarpıntıyla ortaya çıkmaktadır.

Mineral ve su dengesizliği: Vücuttaki su ve tuz miktarının az olması çarpıntıyı tetikleyebiliyor. Bu duruma sıklıkla halsizlik ve tansiyon düşüklüğü de etki ediyor.

Stres ve kaygı bozukluğu: Kaygı bozukluğu, evham ve depresyon çarpıntının temel sebeplerini oluşturuyor.

Hormonal değişimler: Kadınlarda oluşan hormonal değişimler, kendini çarpıntı olarak gösterebiliyor.

Kondisyon düşüklüğü: Çarpıntının en sık sebeplerinden biri de, vücudun efor yapmaması sonucu oluşan hamlama ve kondisyon düşüklüğü... Genç-yaşlı herkesi etkileyen bu durum, yokuşta, merdivenlerde çarpıntı ve nefes darlığıyla kendini gösteriyor.

Kafein ve çay: Kafeinli enerji içecekleriyle yoğun kahveler, genellikle çarpıntıyı tetikler.

Ateşli hastalıklar: Ateş yüksekliği çarpıntıyı tetikleyen temel etkenlerden biridir.

Aşırı spor ve egzersiz: Hazır olamayan bir vücudun yoğun spor yapması, sıklıkla çarpıntıya neden oluyor. Zaman zaman bu durum ciddi ritim bozukluklarını tetikleyebiliyor.

İlaçlar: İlaç kullanımı, çarpıntıya yol açan en önemli dış etkenlerden biri. Özellikle grip ve astım ilaçları, guatr ilaçları ve depresyon ilaçları ciddi çarpıntı atakları yapabiliyor.

Nasıl geçer?
Çarpıntı riskini ve aynı zamanda kalp hastalığı olasılığını azaltmak için düzenli egzersiz yaparak formda kalın, sigara içmeyin, stres yönetimi teknikleri uygulayın, dengeli beslenin ve boyunuza uygun bir kiloda kalmaya çalışın.

Tedavi süreci...

Çarpıntının nedenine göre yapılmaktadır. Kalp dışında bir sebep varsa, bu tedavi edilir. Guatr ve kansızlık gibi... Sinirsel nedenlere bağlı çarpıntılar ise, hastanın duygusal sorunlarının çözülmesiyle kendiliğinden geçecektir. Bazı hastaların yatıştırıcı bir ilaç veya antidepresan alması gerekebilir. Çarpıntının nedeni kalp ise, öncelikle türü belirlenmelidir. Daha sonra çarpıntının önemli olup olmadığına veya tedavi gerektirip gerektirmediğine karar verilir. Hastaya holter aleti takılarak, hangi tür olduğu bulunur ya da elektro ile kalpteki ritim bozukluğunun ne tür bir çarpıntıya neden olduğu belirlenebilir.
Aritmiyi düzeltici, kalp hızlı ise yavaşlatıcı, yavaşsa da hızlandırıcı ilaçlar verilir. Bazı hastalarda çarpıntıyı geçirmek için damar yoluyla antiaritmik ilaçlar vermek gerekebilir. Kimi zaman çarpıntıyı sonlandırmak için hastanın göğsüne elektrik şoku verilir. İlaç veya şokla halledilemeyen durumlarda ise bir kateter ile hastanın kasığından girilerek kalbine kadar ilerleyip, çarpıntıya neden olan kalp hücreleri bulunur ve elektrikle yakılır. Böylece rahatsızlık sonlandırılmış olur.