Devlerin buluşması, Seda Sayan ve Antipas Günay'da

Devlerin buluşması, Seda Sayan ve Antipas Günay'da
Sherwood Cafe, sevgililer İzmir'de buluştu, Hotel Efes ve Dekim, Porto Espero, İsmet Usta, Cafe de Paris ile yeniden, Sümer Baba'nın yeri, Ortaköy'de sushi, Ajda -Pandazi Bostancı'da...
İzmir'de geçirdiğim 2,5 güne neler sığdırdım bir bilseniz. Cumartesi öğle saatlerinde, ağabey gibi sevdiğim sevgili Cihat Çalin ile İzmir Büyük Efes Oteli'nde buluştuk. Eski günleri yadettik Efes'in roofunda. Dekorasyon çok değişmiş, ama hayli tenhaydı. Akşamları da öyleymiş. Anlayacağınız, kocaman Büyük Efes Oteli'nin eski havası kalmamış. Şimdilerde yoğunluk Hilton ile Semra -Kemal Zorlu'nun sahibi olduğu Ege Palas'daymış. Özellikle de Ege Palas'ın içinde yer alan Viyana Restaurant, pastane ve cafe müthiş iş yapıyormuş. Akşamları da Haşmet Bar popülermiş. Çalin ile sohbet ederken Genel Müdür yardımcısı Gökhan Sarper, metrdotel Kamil Köklü, Adil Poyraz, garson Ahmet Çelik ve kahveci güzeli Özlem Dinç servisle yakından ilgilendiler. Ben öğle yemeğine pek alışkın olmadığım için Macar mezesi, füme hindi göğsü, yufka içinde çoban salatası ve ızgara hindi şiş söyledik. Samimi söylüyorum, Efes Oteli'nin bu kadar boş olmasına üzüldüm, çünkü fiyatlar komik. Yani normal geliri olan aileler bile burada yiyebilir, beş çayında keyif yapabilir. En pahalı yemek 7 milyon. Balık hariç, soğuk iştah açıcılar 1 ila 6, sıcaklar 3 ila 10, çorbalar 2, salatalar da 2 milyon. Duble alkol 3, soğuk ve sıcak içecekler ise 1 ila 3 milyon lira arasında değişiyor. Kalkacağımıza yakın, DYP İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Ufuk Söylemez, İzmir DYP İl Başkanı Sami Aydoğdu ve ikinci başkan Günay Karataş masaya geldiler. Cihat Çalin, DYP'nin eski İzmir İl Başkan yardımcısı olduğu için sohbet ettiler. Söylemez ve Karataş "Siz Şenay Düdek değil misiniz? Sayenizde magazinci olduk. Posta ve Pasha'dan sizi izliyoruz" demezler mi? Şimdi nasıl gururlanmayayım, siz söyleyin. Siyasetçiler bile beni okuyor. O akşam Gelin&Damat Show'un gala gecesiydi. İzmir Fuarı içinde yapılan finalde bir kez daha gururlandım: İZFAŞ Genel Müdürü Feyzi Hepşenkal jest yapıp bana da bir şilt verdi. Yaklaşık 1000 kişi, "İzmir seninle gurur duyuyor" diye alkışladı. Ardından da yolumu kesen birkaç bayan "Seninle biz arkadaşız. Sen evimizin her yanında varsın. Yazılarınla bize dostsun, arkadaşsın" dedi. Sevindim, gözlerim dolu dolu oldu. Bu arada Okan Bayülgen, sevgilisi Cansu Dere'ye jest yapıp İzmir'e gelmiş. Asuman Krause ile Murat Mısırlı, Yüksel Ak ile Şenol İpek zaten kumrular gibiydiler. Allah bozmasın. Yalnız Çağla (Şıkel) keyifsizdi. Zaten olay patlak verdi; Çağla, Bozok ile dostça konuşup yolunu ayırdı.

Cafe Sherwood, Dekim Otel, Porto Espero
Defilenin yapıldığı, ünlü modacıların standların bulunduğu pavyon içinde tüm yiyecek ve içecek servisi Sherwood Cafe tarafından gerçekleşti. Grand Hotel Mercure içinde yer alan kafenin fiyatları beni şaşırttı. Gerçekten İzmir çok ucuz. Kafede bir kahvaltı 2,5, öğle yemeği 3,5, yerli -yabancı içkinin dublesi 1 ila 2,5, sıcak ve soğuk içecekler 500 bin -2 milyon lira arasında. Yani İstanbul'da kazandığım para ile ben İzmir'de sultanlar gibi yaşarım. Fuarı dolaşırken elime Hotel Dekim adına bir broşür tutuşturdular yazmam için. Onların da hatırı kalmasın. Fuar 9 Eylül Kapısı karşısında yer alan bu üç yıldızlı otelin restoranında çarşamba, cumartesi gündüzleri bayanlara matine, her gece ise canlı müzik varmış. Popda İko -Barış, Türk Sanat Müziği'nde Sinan -Mikrop sahne alıyorlarmış. Davet ettiler ama, Hotel Dekim'e gitmek fırsat olmadı. Tıpkı İzmir'in başarılı iş adamlarından Erol Çehreli ile oğlu Murat'ın sahibi olduğu Outside'a gidemediğim gibi. İnşallah Erol Ağabey bir dahaki gidişimde kulaklarımı çekmez. Finalden sonra liman karşısında olan, eski Le Meyhane'nin yerine açılan Ümit Özgünter ile İzmir eski milletvekillerinden Mehmet Köstepen'in oğlu Erhan'ın işlettiği Porto Espero'ya gittik. İstanbul modacıları ve mankenleri tam kadro oradaydı. Acaip eğlendik. Yüksel, Şenol, ben, Çağla, Ceylan, Begüm bir süre dans ettik. Ama karnımız öyle açtı ki tabakların dibi çabuk geldi. Giriş ücreti hafta sonları 5 milyon lira. Buranın en büyük özelliği, dünya kahvelerinin seçkin örneklerinin, Coffee World adlı bölümde satılması. Zaten bir eğlence ünitesi olan Porto Espero beş ayrı bölümden meydana geliyor: Salud Restaurant, Miramar, Mekan, Coffee World ve Chopstix. Çin ve İtalyan mutfağı hakim. Pazartesi hariç her gün 18.00 / 04.00 arası açık. Restoran şefi tanıdık bir isim, Metin Kıyak. Miramar'ın şefi de bizim Dedikodulu Meyhane'nin eski personelinden Barış Arslan. Zaten ben girer girmez çocuklar, can dostum İzzet ve sırdaşım İsmail'i sordular. Bordeles soslu bonfile, stragonof salata, sote piliç, soslu Çin usulü istiridye, bambulu, mantarlı dana eti popüler çeşitler. Beyaz dondurmalı sıcak profiterol, kızarmış dondurma da fena değil. O gece konuklar arasında Bülent Akkerman, bir süredir manken Melis Yamalıoğlu ile birlikte olan Akşit Ersoy, Önder Cider, Kemal Aktaş, Hikmet Alcan, Öner Evez, Mustafa Eyilik vardı. İstanbul'dan İzmir'e gelen ünlülerin de 'in' yerlerinden biriymiş zaten Porto Espero...

İsmet Usta, Cargo & Cargo, Maksim ve İzmir'de sanat...
Haftasonları Coşkun Sabah ve İspanyol dansçı Caterina'nın İzmir Maksim'de çıktığını söylediler, iyi de iş yapıyormuş, ama gidemedim. Şimdilerde İzmir'de sanat, kültür yoğun. İzmir Sanat'ın, 20 Şubat'da başlatıp 4 Mart'da sona erdireceği 'Toplu Film Gösterimi' büyük ilgi görüyor. Hayli önemli filmler var. İzmir Devlet Tiyatrosu, yeni oyunu 'Konuk'la sezonu sürdürüyor. Bu arada Oğuz Aral'ın yazıp yönettiği, Müşfik Kenter'in oynadığı 'Huysuz İhtiyar' ile İstanbul Büyüşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nda sahnelenmekte olan, Orhan Asena'nın yazdığı 'Hürrem Sultan' seyirci bekliyor. Çolpan İlhan da Sabancı Kültür Sarayı'ndaki 'Sıradan Bir Gün' ile İzmirlilerle buluşuyor. Kordon'da turlarken çok eski bir arkadaşıma rastladım. New York'dan yeni gelmiş. Müşterek bir arkadaşımızın, Vahan'ın selamını iletti. Şayet New York'da bir aile sıcaklığı isterseniz, aklınızda olsun, Vahan evini pansiyon olarak ya da tamamen veriyor. İlgilenenler için telefon numarası 001212 223 29 84. Cep telefonu da 00 164 6418 38 80. Evin yeri 53. Street'de. Efendim, İzmir'e gelip de İsmet Usta'ya gitmemek olmaz. Tam 1950 yılından beri hizmet veren çorbacı İsmet Usta'da her çeşit et ve ızgara bulabilirsiniz. Müessese sahipleri Aykut Yenice ve Hasan Eke ile daha önce tanışmıştık. Beyefendi insanlar. İşletme Müdürü Hasan Sarıtop o gece hayli ilgilendi. Belli bir saatten sonra yemek yemediğim için tatlı ile yetindim. Uğurkan Erez, Ertan Kayıtken, Cemil İpekçi ise o saatte çorba ve çöp şişleri götürdüler, helal olsun. Hesabı istediğimizde Cargo & Cargo'nun İzmir yöneticisi ve temsilcisi olan sevgili İdris Ellibeş'in ödediğini söylediler. İdris 10 yıllık, dürüst bir arkadaşım. Cargo & Cargo'nun yöneticisi olmuş. İzmir'in birçok esnafı, sanayici ve iş adamı, en güvenilir kargo olduğunu söylediler. İlgilenenler için telefon numarası (0232) 376 04 07.

Cafe de Paris, 'Sümer Baba', Ortaköy'de Sushi ve starların buluşması
Eski bir arkadaşım Abdullah Özmelek (Apo) bıkmadı, usanmadı, yine başardı. Anadolu Yakası'nda Caddebostan'dan sonra, şimdi de Mim Kemal Öke Caddesi'nde yeni yerini, Cafe de Paris'yi açtı. Ortakları da iş dünyasının başarılı isimleri Fazıl Tokatlı ve Yavuz Adıgüzel. Henüz gitmedim, en kısa sürede uğrayacağım. Hafta arası Ortaköy'de bir işim vardı, turlarken baktım, Taşbasamak Sokak'da bir sushi restoran. Hemen daldım. Çok başarılılar, fiyatlar da ehven. Sushi'yi, sashimi'yi, yakisoba'yı, ramen'i tadarken, müziğin nefis nağmesi kulaklarınızın pasını siliyor. Set mönünün fiyatı 12 dolar. Telefon numarası (0212) 261 22 77. Tiyatroya, sinemaya tam 35 yıl emek verdi Sümer Tilmaç. Hiçbir zaman da karakterini bozmadı. Her zaman efendiydi. Ağabeyi Ata Tilmaç eski bir meslekdaşımdı. Sümer, bugün 1. Levent Çarşışı, Emlak Pasajı içinde 'Sümer Baba' adlı bir köfteevi açıyor. İçinde Antalya yöresinin reçelleri, baharatları, piyazı ve el sanatları ürünleri var. Sümer'i bu özel gününde yalnız bırakmayın. Telefon numarası (0212) 257 75 17. Efendim, yarın akşam Günay'da kıyamet kopacak. Bana göre Türkiye sahnelerinin başarılı bir ismi Seda Sayan ile Yunanlı besteci ve yorumcu Antipas Mazlumidiz tek bir konser için bir araya gelecekler. Baba tarafından Kayseri Rumlarından olan Antipas'ın Türkiye'ye gelişini ve bu konseri yine Şenay Düdek farkıyla ilk kez bendenizden duymuş oluyorsunuz. Bu gece kaçmaz, bilesiniz. Ayrıca programda Kosta, Vasilli ve oryantal Asya da var. Antipas'ın ülkemizde en meşhur şarkısı Seda'nın yorumladığı 'Seviyor musun?'. Bu arada çarşamba gecesi de Süper Star Ajda Pekkan ile Yunanlı star Eleftirios Pandazi Bostancı Gösteri Merkezi'ndeki şovlarıyla sanırım Bostancı'yı sallayacaklar. Kalın sağlıcakla, iyi pazarlar, en kötü gününüz benimkinden iyi olsun.

Yazara e-mail:



MAGAZİN