Cüneyt Sadıç

Cüneyt Sadıç

csadic@destinationsforever.com

Tüm Yazıları

Yaşadığımız yüzyılda her şey son hızla değişmekte. Bilgiler, alışkanlıklar, iletişim, beklentiler, dertler, kitaplar, insanlar, tasalar hatta hastalıklar... Kısaca dünya değişiyor, güzellikler tükeniyor ve geriye sadece zihinlerde ölümsüz kılınmış kareler ve anılar kalıyor. Ama değişmeyen bir şey var ki, o da içimizdeki gezme dürtüsü.

Geni bile var!

Bir ihtimal, göçebe atalarımızdan bize miras kalan bir gen bu. Bilimsel adı DRD4-7R, bilinen adı Wanderlust. “Yeni yerleri merak et, araştır, git, tanış, ye, iç, kısaca keşfet gel” diye dürtüyor insanı bu gen. Yuvarlak hesap her beş insandan birinde olduğu söyleniyor. Genci var, yaşlısı var, zengini var, fakiri var. Pozitif insanlar bu geni taşıyanlar. Hayat dolu, enerjik, empatik ve dahi sempatikler. Dolayısıyla da her gezgin gibi mutlular. Güzellikleri kaybolmadan, değişmeden yakalayabiliyorlar. Onlarda “Dünya kazan, ben kepçe geni” var çünkü.
Dünya Değişmeden Turizm’in kurucusu Tulga Ozan da bunlardan biri. İstanbul’a geldiğimde onunla Mantra’da buluştuk. Sordum “Kaç ülke oldu?” diye, “150” dedi. 25 yılda 150 ülkede bin 200’den fazla şehir ancak bu genle açıklanabilir.

Haberin Devamı

DÜNYA DEĞİŞMEDEN

Yakalamak meselesi

Gezmeyi bir boş zaman meşgalesi ya da iş olarak değil, yaşam biçimi olarak kabul etmiş insanlara; farklı ülkeler ve kültürlerde, sıra dışı rotalarda, dünya değişmeden, değişime direnen yerel halkla deneyimler sunmak, Dünya Değişmeden’in ana amacı. Tulga ve ekibi, seyahat acentesi, belgesel yapımı ve gastronomi deneyimi üçlemesiyle farklı bir portre çizmekte. Amaçları ise gezdirmekten ziyade, deneyim yaşatmak.

Damak deneyimleri

Deneyim için her zaman uzaklara gitmeye de gerek yok esasında. Gezilerin planlandığı, seminerlerin yapıldığı ve de en önemlisi dünyadan sokak lezzetlerinin tadılabildiği Kurtuluş’taki Mantra Gastro Pub’ın amaçlarından biri de farklı kültürleri deneyimletmek. Bu yaz için planladıkları yeni projelerle her ay bir ülke mutfağını konuk etmek ve insanların o ülkeye gitmeden oranın tatlarını deneyimlemelerini mümkün kılmak istiyorlar. Sonrasında aralarında katılanların da olduğu bir grupla, mutfağın sahibi ülkeye gitmek ve yemek kültürünü anlatan bir belgesel çekmek arzusundalar.

Haberin Devamı

Sanal geziler

Malum nedenden dolayı gezginler evde kalınca, Dünya Değişmeden’in yol arkadaşları da sanal dünyaya “Merhaba” demiş durumdalar. Bu ayki programlarında kadın ve sofra öykülerinden, ülke gezilerine kadar pek çok farklı konu ve konuğun yanı sıra, bir de ilginç bir hikaye Büyük İskender’in kayıp kabilesi Kalaşlar var.
Bu arada Tulga’yı kıramadım, bu akşam dünyanın en iyi korunmuş Roma Sınır Garnizonu ile dünyada bulunmuş son Mithras tapınağına ev sahipliği yapan Diyarbakır’daki Zerzevan Kalesi’i anlatacağım. Ücretsiz etkinliğe katılmak için www.dunyadegismeden.com adresinden kayıt olmanız yeterli.

Belgeseller, kitaplar

Tulga’nın İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde ders konusu da olan ilk kitabı, yolculuklarını anlattığı ‘Dünya Değişmeden’ 2013’te, Güney Sibirya ve Moğolistan’da binlerce kilometre yol katederek hazırladığı ikinci kitabı ‘Yolun Açtığı Kapılar-Sibirya ve Şamanizm’ ise 2016’da yayınlandı.
‘Dünya Değişmeden’, pek çok rotasının ilham kaynağı ve gezilerinde de yol arkadaşı olan Coşkun Aral’ın ‘Haberci’ programını da yıllar sonra, geçtiğimiz günlerde tekrar hayata döndürdü. Aral ve Gökhan Acun yıllar önce çok zor şartlarda geçtikleri rotaların, coğrafyaların değişen yüzlerini göstermek için yeniden Pakistan’daydılar. Belgesele www.youtube.com/DünyaDeğişmedenSeyahat adresinden de ulaşmak mümkün.
“Dünya kazan, ben kepçe geni” diye başlamıştım yazıya, bitirirken de geçtiğimiz aralık ayında kaybettiğimiz, gezmeyi bir yaşam biçimi haline getirmiş, ‘Dünya Değişmeden’in yol arkadaşlarından, sıra dışı insan, başarılı akademisyen, aktivist ve örnek bir seyyah Prof. Dr. Orhan Kural’ı yâd edeyim.
Tez zamanda yolların bizi yüreğimizdeki yerlere götürmesi umuduyla...