CaddeBOŞANAN KADININ DOĞUŞU

BOŞANAN KADININ DOĞUŞU

08.08.2014 - 21:03 | Son Güncellenme:

Kozmik çalışmaların ‘sadece’ aşk ve koca bulmak için olduğunu düşünüyorsanız, fena yanılırsınız!

BOŞANAN KADININ DOĞUŞU


Alternatif tıp öğretilerinin tamamında ifade edilen ‘şifa’lanma yeni bir başlangıç serüveni aslında.
Süreç içinde insanın yaşamında olması gereken şeylerin olacağı; evliliklerin, boşanmaların gerçekleşebileceği öngörülür...
Evliliği biten kadının ‘kaybeden’ olduğu düşünce biçimi ise çok eskilerde kaldı.
İmza sadece başlarken değil, biterken de atılır! Kendi adıma ‘boşanmayı başaran’
kadınlara saygı ve sempati duyarım.
Konuyu hep kadın kısmından aldığım doğru. Boşanma kararını büyük çoğunlukla kadın verir çünkü. Erkek cinsi ne olursa olsun, hayatında başka biri dahi olsa, ilk adımı at(a)maz.

Haberin Devamı

BAŞROL OYUNCUSU KADINLAR
Kadına gelince boşanmak isterse boşanır, gözünün yaşına bakmaz kocasının. Diyelim istisna oldu, erkek boşanmak istiyor ama kadın istemiyor! İnanın o kadın bir şekilde allem eder kallem eder; çocuk der, aile der, ağlar, zırlar; kağıt üstünde bile olsa yürütür evliliğini. Yani başrol oyuncusu yüzde 99 kadındır bu işte.
Ondandır ki, evliliği bitmiş insanlara ‘mutsuz çift’ diyemeyiz; devam eden her evliliğe ‘çok mutlular’ diyemeyeceğimiz gibi...
Son yıllarda cemiyet ve ünlüler dünyasında boşanan birçok kadının gerek fiziksel görünüm, gerek başarı açısından yeniden doğduğuna şahit oluyoruz.
Erkeklerin “40’ını geçmiş kadından bir cacık olmaz” dediği günler bitti. Kırkını geçmiş kadından çok şey olur. Asıl onlardan korkulur!

Haberin Devamı

AHU YAĞTU

Cem Yılmaz’la evlenmeden evvel çok az insanın tanıdığı bir modeldi Yağtu. Elle tutulur tek bir projesini hatırlamıyorum. Evliliğiyle magazin gündeminin ilk sıralarına yerleşti. O dönemde somurtkan, itaatkâr hatta ‘taşıyıcı anne’ modundaydı. Boşanmasıyla beraber kırmızı rujunun altındaki bembeyaz dişlerini ezberledik adeta. Attığı her adım haber artık ve o bunu çok iyi kullanıyor.
Kendine geldi...

ELİF DÜRÜST

Mehmet Germiyangil’den boşandıktan sonra önce kız kardeşiyle aktif olarak ‘Aralık’ adlı derneği üst sıralara
taşıdı. Şimdilerde ise ‘Altıncıcadde’ adlı sanal alışveriş sitesiyle adından söz ettiriyor. O da özgürlükten ilham alanlardan!

LEYLA ALATON

Türkiye’de iş kadını denilince akla gelen ilk isimlerden biridir Leyla Alaton. Otuzlu yaşların sonuna doğru evlenip iki çocuk sahibi olduktan sonra boşandı. Instagram’da kendisini takip
edenler bilir; öyle enerjik, kendine özgü, neşeli ve hoş ki... O da kızlık soyadından ilham alanlardan...

SEDEF ORMAN

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’ın eski eşi Sedef Orman her zaman bakımlı, hoş ve zarif bir kadındı ama geçen hafta ‘Alem’ dergisinin kapağında ve iç sayfalarında yer alan fotoğrafları “İyi ki boşanmış” dedirtiyordu. Orman; dingin, genç, cazibeli ve huzurlu görünüyordu. Röportajın içeriği de özgürleşmenin verdiği yeniden doğuşu müjdeliyordu
zaten...

Haberin Devamı

Jana ann’ın beyaz rüyası

‘Jana Ann’ New York’ta çiçeği burnunda bir gelinlik ve abiye markası.
Canan Arslan, çocukluk arka-daşım. 20’li yaşlarının başında uluslararası bir şirke-tin satış müdürüyken ‘Kundalini Yoga’yla tanışıp hayatına tamamen başka bir yön verdi.
2013 sonbahar aylarında sürekli gelinlik rüyaları gördüğünü ve konunun üstüne gitmeyi düşündüğünü bana anlattığında, tarihler Ocak 2014’ü gösteriyordu...
O konuşmanın üzerinden sadece beş ay geçmişti ki; 12 Mayıs’ta beni aradı ve gelinliklerinin önemli vitrinlerde yer alışını müjdeledi. Beş ay süresince rüyalarının peşinden giderek gelinlikçileri dolaşmaya başlamış Canan.
Yaratıcılık için sadece boşanmak gerekmiyor; yani kundalini enerji de aktif hale gelebilir demek ki!
Hayattan kısa sürede ilham alan gelinliklere gözatmak isterseniz facebook ve Instagram’a ‘Janaanncom’ yazın ya da www.janaann.com’dan direkt ulaşın.

VALENTINO SUNAR: KELEBEĞiN RÜYASI

Haberin Devamı

Madem özgürleşmekten bahsettik; “Kelebek kadar özgür” diye devam edelim bugün.
Yıl 1998... ‘Kelebekli şeyler’ modası henüz yok. Şeyda diye bir arkadaşım, yurt dışında, orada burada sürekli kelebekli aksesuvar peşinde...
Ömrü bu kadar kısa bir şeyi bu kadar sevmesine anlam veremezdim. Sonrasında ‘kelebek’ modası patlayıverdi. Sağımız, solumuz, önümüz, arkamız kelebek figürü yıllardır!
Tabii çoğalınca ucuzlaşan ürünler de döküldü piyasaya haliyle...
Neyse, kelebek trendi gitti gidiyor derken ilkbahardan beri tasarım dünyasını etkisi altına aldı yeniden. 2014 ilkbahar modasında başta MaisonValentino olmak üzere Jean Paul Gaultier ve Blumarine kelebeğin rüyasını taşıdı podyumlara. Valentino sonbaharda da sürdürüyor kelebeğin ihtişamını.
Olivia Palermo, Kim Kardashian, Alexa Chung kelebeklerle bütünleştiler bile.
Bakalım bizim elitlerden ilk kimde göreceğiz? Takipteyim!

BUZDOLABINA DA GÖZ DİKTİLER!

Hiçbir şeyden çekmedik onlardan çektiğimiz kadar! Hiçbir şeyi de sevmedik onları sevdiğimiz kadar!
Servet ödeyip tam ‘o’ çantaya sahip oluyor kadın, ertesi gün yeni bir moda patlak veriyor. Bu “Son” dediğimiz anda bizi yeniden şaşırtmayı başarıyor sevgili Chanel’giller mesela! Bu kez de buzdolabımıza göz diktiler. Bakalım bunları koluna takıp ortaya çıkan birileri olacak mı? Anna Del Russo’yu saymıyoruz tabii ki!
Bizim elitlerin pek rağbet edeceğini sanmıyorum bu modaya, sizce?