O SIRADA DÜNYA GÜNDEMİNDE...
Zihnim hallaç pamuğu...
Biliyorum çoğunuzun öyle... Şizofren bir uçurumun
kenarında sek sek oynuyorum.
Bunu yazarken bile, üç gün sonra beni şizofren olmakla itham eden birileri çıkabileceğine dair şizofren bir paranoya yaşıyorum mesela. Çember dönüyor, üzerinde zıplıyorum. Ne zaman nereye düşerim, artık onu da bilmiyorum.
Bu ülkenin yolu hiçbir zaman yokuşsuz olmadı. Coğrafyamız bu, yapacak bir şey yok, ne demiş yüzyıllar öncesinde İbn-i Haldun; “Coğrafya kaderdir.” Bir şehrin seçimlerini bile geride bırakamadığımız şu günlerde, kaderimizle sınav veriyoruz hep birlikte. Mesele, Ahmet, Mehmet, Süleyman değil ki; Ayşe’nin adı zaten hiç olmadı ülkemde; mesele halk sözünün yerle yeksan edilmesinde... Mantık almayınca işte, yürek kaldırmıyor; sorulacak soru çok da su serpecek bir cevap yok!
Başka dert olmasın!
Oysa, ülkemizin ekonomisini tsunami ortasına atan kararlar açıklanmak üzereyken, dünya gündemi iki olay takibi arasında bölünmenin ‘ızdırabı’ içindeydi! Bir yandan Düşes Meghan, Kraliyet’e oğlan bebek doğuruyor, öbür yandan modanın büyük şovu MET Gala gerçekleşiyordu. Olacak şey değildi yani! Ne diyelim, Allah başka dert vermesin!
Bir yanda Kraliçe Elizabeth’in yeni bir torun çocuğu görme sevinci, ‘Kate, eltisini nasıl kutlayacak?’ gıybeti, öte yandan bu sene ‘absürde varan aşırı abartı’ teması içindeki dudak uçuklatan kostümleriyle birbiriyle adeta savaşan Hollywood ünlüleri, mankenler, şarkıcılar ve modacılar rekabeti...
Külkedisi tadında hayat
18 yaşında profesyonel sahnedeki ilk başrolümü oynadım. Bu sene, sokak deyişiyle ‘artistlik’te 30’uncu yılım, bir gün de en büyük derdim ‘Yarın ne giysem?’ olamadı! Yanlış anlaşılmasın aman, kıskançlığım kostümleriyle adından söz ettirmek için canını dişine takıp ‘beğeni’ uğruna kılıktan kılığa girmek için çabalayan ünlülere değil; elinde çekirdek, pijamasını takıp, ‘Kylie mi, Kendall mı?’ diye kapışan, televizyon karşısında “Ayyyy Dua Lipa’nın sevgilisi, J-Lo’ya nasıl bakmış gördün mü?”, “Bella’nın da çatlakları var anacım...” tadında eğlenebilen insanlara... Bizim hiç böyle bir gündemimiz olmadı çünkü arkadaş! Bu ülkede kadın ol, ünlü ol, kim olursan ol fark etmez, öyle kırmızı halıda renk değiştiren Sinderella kıyafetini gündem yapmak senin fıtratında yoktur, masalın, ‘Külkedisi’ kısmında takılmış anaların kızları olarak kaldığımızdan, yaşam mücadelesidir bizim payımıza düşen...
Makus talihimiz
Birtakım insanlar bir yerlerde, bir geceliğine olsun başka bir dünyanın eğlencesine dahil olup, ‘Kardashian’ dedikodusuyla dalga geçip, şahsi dertlerinden birkaç saatliğine hızla uzaklaşırken; biz zincirlendiğimiz memleket meselelerinde mahpus, mazbata peşinde koşarız! Makus talihimiz budur bizim, yine de arada komşuların haline bakar, şükürle dolarız ve ne olursa olsun güneşli bir günde, arkadaşlık türküleri söylemenin hayaliyle yaşarız. Başımıza gelen her şeye rağmen, birlik olabilme gücümüze inanır, “Her şey çok güzel olacak” diye yaşama umutla sarılırız.
Hadi gelin, bir an hiçbir şey olmamış gibi yapalım ve biraz eğlenmek için
biz sosyal medyada YSK’ya kilitlenmişken ve YSK da milyonları kilitlemişken, dünya gündeminin ‘TT’sinde neler yaşandı bir bakalım!