Asena Sarıbatur

Asena Sarıbatur

asenasaribatur@hotmail.com

Tüm Yazıları

Maslow’un ihtiyaçlar teorisinde de belirttiği gibi; kabul görme, saygı ve sevgi ihtiyacı hepimiz için önemli. Toplum tarafından dışlanmak, sosyallikten uzak, yalnız bir hayat insan ihtiyacına pek de uygun bir durum değil. Maslow’un piramidinde yer alan bu ihtiyaçları karşılayan her birey şüphesiz mutlu olacaktır. Fakat günümüzde bu piramidin taşları yerinden oynadı. Teknolojinin, sosyal medyanın gelişmesi ile; sosyal arkadaşlık programları arttıkça daha sosyal olacağımıza, yalnızlaşıyoruz.

Akıllı telefonların olmadığı zamanlarda ne yapıyorduk ben de çok net hatırlamıyorum ama daha fazla sosyalleştiğimiz, yeni insanlarla tanıştığımız, çok sohbet ettiğimiz bir dönem olduğu kesin. Zira şimdi her şeyi yapan telefonlarımız var. Kimseye ihtiyacımız yok. Dünyanın bir ucuna da gitsek ailemize, arkadaşlarımıza ulaşabiliyor, mesaj yollayabiliyor hatta görüntülü konuşabiliyoruz. Bu sebeple gittiğimiz yerlerde yeni insanlar tanıyacağımıza, telefonlarımıza sığınıyoruz.

Haberin Devamı

Sınırları kaldıran, uzakları yakın kılan teknoloji, bize birçok yenilik de getiriyor. Binlerce insanın takip ettiği fenomenler, yeni meslekler ortaya çıktı mesela. Sosyal medya kendi ünlülerini yarattı. İnternet çağından önce görsel dünya bizler için TV’den, gazetelerden ve dergilerden ibaretti. Ünlü insanları oradan takip eder; paparazziler aracılığıyla özel hayatlarına tanık olurduk.

Güç mü zayıflık mı?

TEKNOLOJİ  İYİ AMA...

Sosyal medya bize her an takip edebileceğimiz sınırsız bir görsel dünya sundu ve kendi paparazzilerini yarattı. Her an girip fotoğraflarına bakabildiğimiz ünlünün, fenomenin evine konuk olmuş gibi hissedip; o rahatlıkla belki de istediğimizi söyleme hakkını bulur olduk. Acımasız yorumlar normalleşti.Bu sınırsız görsel dünya, vizyonumuzu, bilgimizi, kültürümüzü ve gözümüzü geliştirmek için kullanılmalı.

Moda editörüyseniz, dergi için yarattığınız hikayeyi buradan da paylaşarak daha fazla insana ulaşıyor ve yine sınırları kaldırıyorsunuz. Tasarımcıysanız, çalışmalarınızı birçok insanla buluşturabiliyor hatta bu sayede yeni bir satış ağına ulaşmış oluyorsunuz. Bugün birçok moda markası Instagram için özel etkinlikler, defileler düzenliyor ve böylelikle dünyanın birçok yerinden farklı insana sunum yapmış oluyor. Özellikle moda, sanat, fotoğraf alanında belli bir göze ve yeteneğe sahip olanlar, birçok insanı ‘influence’ ediyor.

Haberin Devamı

Eğer kendinizi doğru ifade ederseniz, güzel bir yer fakat amaç ‘like’ olduğunda

TEKNOLOJİ  İYİ AMA...
gerçekten içi boş ve sonunun nereye gideceği bilinmeyen bir durum söz konusu oluyor. Beğenilme arzusu neredeyse fizyolojik ihtiyaçlar kadar önemli hale geliyor. Bir ‘beğen’ tuşu arkadaşlıkları bile belirleyebiliyor. Bu açlık öylesine büyüyor ki, her geçen dakika daha fazla beğenilmek için daha kusursuz olunmaya çalışılan bir dünya haline geliyor. 7 gün 24 saat çalışan acımasız sosyal medya paparazzileri yüzünden daha kusursuz olmak için çabalıyor herkes. İyi görünmek elbet güzel fakat, ‘her ortamda gerçeklik’ en güzel olanı. Tıpkı geçtiğimiz günlerde plajda çocuğuyla birlikte görüntülenen Hilary Duff gibi. En mutlu, en gerçek, en doğal haliyle; yani en güzel haliyle büyük tepki çekti. Kusurlu ve selülitli bir vücudu olduğu gerekçesiyle. Bu tepkiyi gösterenlerin de çoğu kadındı üstelik! Hadi biraz daha gerçek olalım, gerçek ve doğal olanın güzel olduğunu kabul edelim ve kurtulalım şu filtrelerden...