Asena Sarıbatur

Asena Sarıbatur

asenasaribatur@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Paris Haute Couture Moda Haftası
Paris Haute Couture Moda Haftası, güneşin eşliğinde tüm görkemiyle başlayıp, ardından kar yağışıyla devam etti. Havanın akıl almaz soğuğuna rağmen podyumlardaki couture esintisi içimizi ısıttı.
Iris Van Herpen
Couture deyince ilk akla gelen tasarımcı Iris Van Herpen oluyor şüphesiz. Benim için moda haftası bu şahane defileyle start aldı. MAC Cosmetics’in makyajı üstlendiği etkinliğin backstage’inde koleksiyonu yakından inceleme ve tasarımcılarla sohbet etme şansı yakaladım. 17’nci yüzyıla ait yıldız atlası olan Harmonia Macrocosmica’dan ilham alan tasarımcı, imzası haline gelen 3D printler, organza kumaşla ortaya çıkardığı müthiş silüetlerle yine göz alıcı bir koleksiyon sundu. Her daim sanatsal, bilimsel detaylara önem veren Harpen, bu koleksiyonda da Nasa mühendisi Kim Keever’le işbirliği yaptı. Mor rengin hakimiyetindeki koleksiyonun makyajı ise yine 3D kontürlerle yalın ama dramatik bir etki sunuyordu.
Ralph&Russo
Benim için gün Ralph&Russo defilesi’yle devam etti. Tasarımcılar, ünlü Meksikalı diva Maria Felix’ten ilham alıyor. Onun tutkusu, karizması ve duyarlılığından etkilenen Raplh&Russo kadını da oldukça gözalıcı şekilde karşımıza çıkıyor.
Bu sezon Felix’in Latin Amerikalı büyüsünü kutlayarak eğlenmek istediklerini söyleyen modacılar, tüm detayları, mekanı, dekoruyla extravagant bir şov sunuyor. Renkler, püsküller, şapkalar, eldivenler ve birçok detayın olduğu koleksiyon açılış lookuyla bizlere ne denli iddialı olduğunun sinyallerini veriyor. Zira, yeşil krepe kumaş takım elbise, kesimiyle, üzerinde kristal detaylarla işlenmiş yılan detayıyla ve ona eşlik eden şapkayla etkileyici görünüm sunuyor. Şapkayla ortaya çıkan bu dramatik etki, gerçekten çok sinematografik bir büyü katıyor. Tasarımcıların yaratıcılıklarını sınırsız şekilde sundukları Haute Couture Moda Haftası’nda Ralph&Russo da oldukça cömert davranıyor ve en özel gecelere, en mutlu danslara eşlik etmek üzere bizlere ışıl ışıl bir dünya sunuyor.
Giambatista Valli
Her sezon heyecanla beklediğim Giambatista Valli defilesi yine rüya gibiydi. Zengin koleksiyonu, modelleri, makyajıyla fark yaratan marka, zengin bir sunumla karşımızdaydı. Couture’un gerçek anlamda hakkını veren markanın backstage’inde ilk andan son ana kadar gözlem yapma şansı yakaladım. Makyajını MAC Cosmetics’in üstlendiği defilenin çok dramatik bir makyajı vardı. Bazı modeller güçlü eyelinerın hakim olduğu, bazıları ise sadece rimelin eşlik ettiği temiz görünümle karşımıza çıkıyordu. Makyaj artistlerinin profesyonelliği, sadece yüz değil modellerin tüm vücudunu daha kusursuz göstermek ve şovu daha da üst noktalara taşımak için gösterdikleri özen gerçekten alkışı hak ediyordu. Gelelim tasarımlara! Her biri adeta ayrı sanat eseri olan bu koleksiyonla Valli, 14 yıllık kariyerini couture ustası olduğunu kanıtlar şekilde kutluyor. Couture’ün akla ilk gelen o uçuş uçuş hali Valli dokununca, daha güçlü, daha modern bir şekil alıyor. Uzun elbiseleri bir yana ben couture dokunuşuyla yaptığı kısa ve fiyonk detaylarıyla, müthiş kalıplarıyla dikkat çeken parçalara aşık oldum. Çünkü zor olan, işçiliği ve kalıbı tam da bu noktada göstermek... Öte yandan desenlerin eşlik ettiği düz silüetlerin öne çıktığı parçalar ve fesi andıran saç aksesuarlarıyla tasarımcının otantik ilhamını da keşfediyoruz.