Her sezon yerinde takip ettiğim ve tüm deneyimlerimi zevkle size aktardığım Milano Moda Haftası, bu sezon yine çok keyifli şovlara, sunumlara ve backstage anlarına sahne oldu. İşte sizler için derlediğim Milano macerasının ilk bölümü:
Güçlü kadını en cool şekilde yansıtmak konusunda her zaman çok cömert olan MaxMara, bu sezon yine çok zengin detayların yer aldığı, güçlü bir koleksiyonla karşımızdaydı. Keskin silüetler ve katmanlı görünümlerin başrolde yer aldığı koleksiyonda, monokrom etki hakimdi. Tek renk birlikteliği ve aynı zamanda farklı desenlerin birlikte kullanımı dikkat çeken başlıca detaylardandı. Siyah, lacivert, tarçın ve vanilya renkleri arasına serpiştirilen sarıyla mavi tonları bir anda podyuma müthiş bir enerji getirdi. Dizüstü çizmeler, yelek formunda ve büyük boyutlu çantalarla ikonik teddy bear paltoların yeni renkleri, Sonbahar/Kış 2019 koleksiyonunun öne çıkan detayları olacak. Her parçası giyilebilir ve müthiş kullanışlı, aynı zamanda müthiş gösterişli olan MaxMara, biz kadınların günlük koşturmasının en yakın arkadaşı. Üstelik buz gibi soğuklarda bile hem içinizi hem de dışınızı ısıtıyor.. Elbette en şık şekilde!
En AnlamlıFendi’nin bu koleksiyonunun çok özel bir yeri vardı. Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Karl Lagerfeld’in marka için hazırladığı son koleksiyondu. İşçilik konusunda her zaman çok özel bir bakış açısına sahip olan marka yine müthiş bir işçilikle ve kumaş kalitesiyle karşımızdaydı. Katmanlı etki, keskin omuz detayları, Karl’ın kendisinin de kullandığı keskin yaka detayları, yaka kısmına yerleştirilen file detayları öne çıkan ve fark yaratanlardandı. Markanın logo kullanımı konusunda son dönemde öne çıkan maksimalist duruşunun aksine gri ve kahve tonlarıyla yakalanan minimallik, vinyl kumaştan kullanılan etekleri, dış giyim ve sarı parçaların koleksiyona kattığı sıcaklık benim en sevdiğim detaylardandı. 1981’de Lagerfeld’in icat ettiği, ‘Karligraphy’ olarak adlandırılan F logosu yeniden tasarlanarak, karşımıza çıktı. Defilenin en sonunda ünlü tasarımcının sketch hazırlığı sırasında çekilen bir videosu yayınlandı. Birçok insanın ağlayarak alkışladığı koleksiyon, her bir detayıyla ve sahip olduğu anlamla özellikle gelecek sezona damga vuracak.
En çarpıcıGilda Ambrosio ve Giorgia Tordini’nin her sezon ‘Bu kadarı da fazla’ dedirten koleksiyon sunumları bu sezon yine bir öncekinden daha iyi olma başarısıyla karşımızdaydı. Attico Club konseptiyle karşımızda olan marka vintage arabaların da eşlik ettiği bir garajda, yine çok görkemli bir koleksiyon sundu. Parlak dokular, renkler ve markanın imzası haline gelen silüetler her bir parçayla nereye gitseniz, tüm bakışları üzerinize çekeceğinizin garanti olduğu detayların hakimiyetinde olan bir rüya sundu. Sunumun ardından bir cabaret gösterisiyle Attico Club perdelerini açtı. Çanta ve ayakkabı konusunda da her sezon çok başarılı olan marka, yine şaşırtmadı. Takı konusunda ise birkaç sezondur Alican İçöz’le iş birliği yapan marka, çalışmayı sürdürdü ve her detay daha da ışıltılı bir hal aldı.
En RenkliKöklü bir markanın imza detaylarını her sezon devam ettirmesi ama aynı anda bugünü yakalaması çok zor. Emilio Pucci, bunu yakalayan markaların başında geliyor. İkonik silüetleri, desenleri en genç ve eğlenceli halde bugünümüzü renklendiriyor. Bu sezon yine çok renkli ve enerjinizi tavana çıkaracak eğlenceli bir koleksiyonla karşımızda. Şal desenlerinin payetlerle birlikteliğinden ortaya çıkan elbiseler, ipeksi dokuların eşliğindeki gömlekler, pantolonlar ve güneş gözlükleri, benim favori detaylarım arasında yerini alıyor. Elektrik mavinin etkisiyle bizi önümüzdeki sezon canlandıracak ve ısıtacak.