Antik rotada içsel keşif

Asuman Bilgiç Ataç  - asuman@duspatikasi.com
Düş Patikası Turizm Ekolojik Turlar Koordinatörü

İnsanoğlunun içindeki en büyük ve en önemli his keşfetme hissidir. Bu sadece dış dünya olarak algılanmamalı. En önemli keşif insanın kendi iç dünyasına yaptığı yolculuktur. Doğa yürüyüşü, kendinizi bulmanız ve içsel bir yolculuğa çıkabilmeniz için en güzel yollardan biridir. Doğadaki aktivitenin sonunda yaşadığınız başarma duygusu çok farklıdır. İş dünyasındaki gibi değildir. Bir bütçeyi tutturmaya, bir projeyi bitirmeye, bir tasarımı tamamlamaya benzemez. Bir bütünlüğün ve doğal bir varoluşun bulunduğunu; yani doğayı fark ve kabul etmenizi sağlar. Bu hiçbir zaman tek taraflı değildir. Doğanın da sizi kabul etmesi gerekir. Grup içindeki yardımlaşma ve ekip içi sosyalleşme dürtüsü ve ihtiyacı, kendiliğinden statü beklemeden gerçekleşir ve siz doğa ile bütünleşmeye başlarsınız.

Likya Bölgesi

Güney sınırları Akdenizi kapsayan Likya’nın batı, doğu ve kuzey sınır hattı tarihin farklı dönemlerinde değişkenlikler gösterir. Likya Bölgesi’ne dair bir harita olan “Likya Yol Kılavuz Anıtı”; yeryüzünde varlığı bilinen en eski “kara yolları haritası”dır. Bu harita antik kentler, köyler gibi yaşam alanlarını bağlarken uzaklıkların ölçü birimi ile yazıldığı ilk kaynaktır. Likya trekking rotası bir tutku, kendinize açılan bir kapıdır. “Ölmeden önce yapılacak 100 şey” içinde adından söz ettirir. Endemik bitki türleri, değişik türdeki ağaçlar ve kayaların arasında, patikalardan inip çıkarken kırmızı beyaz işareti takip ettiğinizde Likya, Antik Dönem’deki yaşam izleri ile hiç ummadığınız anda karşınıza çıkarak sizi şaşırtır. Kendi içinizde ve zamanda yolcuk yapmaya hazır olun. Kendi auranızı keşfedin. Likya Yolu sadece yürüyüş yolu değildir. İçsel bir yolcuktur. Rotaya başladığınızdaki “insan” ile rotayı bitirdiğinizdeki “insan” aynı değildir. Değişirsiniz, kararlar alırsınız. Burası, tüm yaş gruplarından insanlara geçmişin kadim izleri ile bugünü birleştiren bir serüvende yolculuk yapma şansı sunan, düşler ile patikaları birleştiren bir rotadır.

Antik kentler

Likya Yolu’nu takip ederek görebileceğiniz bazı antik kentler şöyle:

PATARA: Antalya’nın Kaş ilçesinde Ovagelemiş Köyü yakınlarındadır. Likya’nın eski liman şehirlerinden biri olan Patara, Birliğin başkentliğini yapmıştır. 4. yüzyılda Myra Piskoposu Aziz Nikolaos (Noel Baba) burada doğmuştur. Likya Birliği’nde üç oy kullanma yetkisi olan altı büyük kent arasında yer alır. Üç kemerli kent kapısı ve Meclis yapısı, görülmesi gereken kalıntılar arasında.

OLYMPOS: M.Ö 2. yüzyılda Likya’nın en büyük altı şehrinden biriydi. Korsanlarla birlikte hareket etmesi nedeniyle M.Ö 78’de Likya Birliği’nden çıkarıldı.

Yanartaş, Olympos’ta dağın altında bulunan “ejderha”dır. Altından çıkan gaz nedeniyle gece gündüz, yaz kış yanar. Burası çok sayıda mitolojik hikâyeye konu olmuştur.

PHASELİS: Antalya’nın Tekirova ilçesi, Pamphylia Körfezi’nin batı sahil tarafında bulunan kent üç doğal limana sahiptir. Limanlar, Arkaik Dönem’den Geç Antik Çağ’a kadar kullanılmıştır. Kent, deniz rotası bakımından önemli bir noktada yer aldığı için ismi denizcilikle ilgili birçok belgede geçer.

LETOON: Letoon Kutsal Alanı, Antik Likya Bölgesi’nin batı tarafında, Muğla’nın Seydikemer ilçesi Kumluova Mahallesi’nde yer alır. Likya Bölgesi için kutsaldır. Yerleşimde din adamlarının konaklama yerleri, tapınaklar, dinsel mekânlar mevcuttur. Tiyatrosu, oyunların yanı sıra festivaller ve dinsel törenler için de kullanılmıştır.