SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Y ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri 2024: Y Harfi ile Başlayan Erkek İsimleri ve Anlamları Nelerdir?

Bebeklerine kavuşacağı günü bekleyen aileleri hamilelik döneminde isim telaşı sarıyor. Erkek bebek bekleyen anne ve baba adaylarının çocuklarına vereceği isim konusu kafalarını karıştırıyor. Hayatları boyunca taşıyacakları ismin en güzel ve en eşsiz olmasını istiyorlar. İsim konusunda derin araştırmaya giren çiftler anlamlarına da özellikle dikkat ediyor. Kulağa hoş gelen isimleri tercih eden ebeveynler keşfedilmemiş, nadir bulunan, değişik, popüler ve modern çağa uygun isimler vermek istiyorlar. Y harfi ile başlayan erkek isimleri ve anlamları nelerdir? “Y ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri” içeriğimizden detaylı bilgi alabilirsiniz.

|

Anne ve baba adaylarının kafasını kurcalayan konular arasında isimler yer alıyor. Bebeklerini kucağını alacağı günü bekleyen aileler isminin en güzel ve eşsiz olmasını istiyorlar. Erkek bebekleri için keşfedilmemiş, birbirinden güzel isimler bulunuyor.

A'dan Z'ye Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları


 

Y Harfi ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları

 

Yabalak: Yabancı. 2. Issız kır, ova. 3. Dışarı, başka ülke, gurbet. 4. Ekin tarlası.

Yaban: İnsan yaşamayan ıssız yer. 2. Yabancı, el.

Yabar: Güzel koku, misk.

Yabgu: Yol gösterici, kılavuz.

Yabız: Yavuz

Yadacı: Büyücü, sihirbaz. 2. Hekim.

Yadigar: Bir kimseyi veya bir olayı hatırlatan nesne.

Yafes: Hz. Nuh’un üçüncü oğludur

Yağan: Yağmur, kar. 2. Yağış.

Yağar: Yağacak olan. 2. Parlayacak olan, parıldayan.

Yağın: Yağmur.

Yağınalp: Hareketli yiğit.

Yağısıyan: Düşmanı yenen, zafer kazanan.

Yağız: Yiğit; esmer

Yağızad: Adı gibi kendide yağız olan.

Yağızalp: Esmer yiğit, karayağız yiğit, delikanlı manasındadır.

Yağızbay: Esmer ve saygın kişi.

Yağızboğa: Güçlü, esmer kimse.

Yağızcan: Esmer, güçlü yiğit kişi.

Yağızer: Esmer, yiğit, kara yağız er kişi

Yağızhan: Esmer, yiğit hükümdar.

Yağızkan: Esmer bir soydan gelen.

Yağızkurt: Esmer, yiğit ve kurt gibi de kurnaz.

Yağıztay: Esmer, yiğit genç

Yağıztekin: Esmer ve biricik şehzade

Yağıztürk: Esmer Türk.

Yağmur: Havadaki su buğusu-nun yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağışın sıvı durumunda olanı.

Yağmurca: Bir tür geyik. 2. Dağ keçisi.

Yahşibay: İyi tanınan, saygın kimse.

Yahşibey: İyi tanınan, saygın kimse.

Yahşiboğa: İyi, güzel, güçlü kimse.

Yahşihan: İyi, güzel hükümdar.

Yahşikan: İyi, soylu bir sülaleden gelen kimse.

Yahşitay: İyi, güzel kimse.

Yahya: ‘Allah lütufkârdır” anlamındadır. Bir peygamber ismidir.

Yakın: Uzak olmayan

Yakub: Bir Peygamber adı

Yakup: Bir Peygamber adı

Yakut: Aliminyum oksit, yapısında parlak kırmızı renkli değerli taş

Yalabuk: Güzel, yakışıklı, sevimli. 2. Parlak, ışıltılı. 3. Şimşek. 4. Çevik, atik, işgüzar. 5. Kavgada üstün gelen.

Yalap: Parıltı. 2. İvedi, hızlı, çabuk. 3. Sarı renkli bir kuş.

Yalav: Alev, ateş.

Yalavaç: Peygamber, elçi.

Yalaz: Alev, ateş, bayrak.

Yalaza: Alev.

Yalazabay: Alevli, coşkun kimse.

Yalazahan: Alevli, coşkulu hükümdar.

Yalazakan: Alevli, coşkulu bir soydan gelen kimse.

Yalazalp: Yalım gibi yiğit

Yalazan: Berk, şimşek.

Yalazay: Alev ve ay gibi olan.

Yalazbay: Ateşli ve saygın kişi.

Yalazhan: Ateş gibi hükümdar.

Yalazkan: Ateş gibi bir soydan gelen.

Yalçın: Sarp, sert, düz olmayan

Yalçıner: Sarp yiğit

Yalçınkaya: Çıkılması güç, dik, büyük ve kaygan kaya

Yalçuk: Parlayan, parlak, elçi.

Yaldırak: Ak, parlak, ışıklı.

Yaldıran: Parlayan, ışıldayan, bezdiren.

Yaldırım: Yıldırım

Yalgı: Büyü, sihir; yalnız

Yalgın: Serap; aşı kalemi almaya ve aşılamaya elverişli ağaç, çiçek

Yalgınay: Alev gibi parlayan kimse.

Yalım: Alev, ateş

Yalımbay: Alev gibi olan.

Yalımhan: Kılıcının keskinliğiyle bilinen hükümdar.

Yalımkan: Alev gibi bir soydan gelen.

Yalımsoy: Alev gibi bir soydan gelen.

Yalımtay: Alev gibi genç.

Yalımtürk: Alev gibi Türk.

Yalın: Sade, çıplak, katışıksız

Yalınad: Mütevazi ad, yalın ad.

Yalınalp: Gösterişsiz kahraman

Yalınay: Bulutsuz gecedeki ay

Yalınbay: Mütevazi ve saygın kişi

Yalınbey: Mütevazi ve saygın kişi.

Yalınç: İçine başka bir şey karıştırılmamış, saf

Yalınhan: Mütevazi hükümdar.

Yalınkan: Mütevazi bir soydan gelen.

Yalınsoy: Mütevazi bir soydan gelen.

Yalıntay: Mütevazi ve genç.

Yalıntürk: Mütevazi Türk.

Yalkı: Yalın.

Yalkın: Yalnız, tek başına; ince, zayıf

Yalkın/Yalgın: Serap, ılgın / alev

Yalmaç: Karışık olmayan, sade, yalın, yapılması ve anlaşılması kolay olan.

Yalman: Dik, sert, eğik; kesici alet ucu

Yalt: Yalçın, sert.

Yaltar: Parlak, ışıldayan.

Yaltaray: Parıldayan ay.

Yaltır: Parlak, parlayan.

Yaltırak: ışıldayan, parıldayan.

Yaltıray: Parlak ışık saçan ay

Yalvaç: Peygamber gibi

Yalvaç/Yalavaç: Peygamber¸elçi.

Yamaç: Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın.

Yaman: Şiddetli, öfkeli, cesur, korkutan, becerikli

Yamanad: Adı gibi kendisi de yaman olan.

Yamanalp: Korku salan yiğit.

Yamanbay: Cesur ve saygın kişi.

Yamanbey: Cesur ve saygın kişi.

Yamancan: Candan dost, koruyucu.

Yamaner: İşbilir yiğit, becerikli yiğit

Yamanöz: Becerikli kimse, işbilir kimse, yaman kimse

Yamansoy: İşbilir bir soydan gelen

Yamantay: Korkusuz genç.

Yamantürk: Korkusuz Türk.

Yamanyiğit: Yiğitler yiğidi.

Yamçı: Sürücü.

Yanaç: Yön.

Yanal: Yanda olan, yana düşen. 2. Alaca, iki renkli.

Yanar: Yanan.

Yanbey: Karşı tarafın zengini.

Yanık: Yanmış olan. 2. Rengi koyulaşmış. 3. Duygulu, dokunaklı, etkili, acılı. 4. Bıkkın, üzüntülü, dertli.

Yankı: Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses, ses yansıması

Yarar: Yarayan, elverişli, uygun.

Yaren: Arkadaş, yakın dost.

Yargı: Hüküm, muhakeme. 2. Birini ya da bir nesneyi eleştirici bir biçimde değerlendirme.

Yarıgar: En içten dost.

Yarka: Büyük piliç.

Yarkan: Yüksek mahkeme.

Yarkaya: Sarp, uçurumdaki kaya.

Yarkın: Güneş aydınlığı, düneş ışığı, şimşek.

Yarkurul: Komisyon, encümen.

Yarlık: Hükümdar buyruğu ferman.

Yarluk: “Yarlık” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Yasa: Değişmezlik ve mecburiyet göstermeyen kural. 2. Kanun. 3. Toplumsal hayat içinde kendiliğinden oluşan ve uyulması yaşamın bir mecburiyeti olan toplum alışkılarının bütünü. 4. Düşüncenin mantıksal bir değeri olması için uyulması şart olan temel.

Yasan: Belirlenmiş kuralların içinde bulunan. 2. Yönelim.

Yasef: “Yafes” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Yaser: Varlık, zenginlik

Yasin: Kuran-ı Kerimde bir surenin adıdır. İnsan demektir.

Yasir: Sol tarafa giden

Yasun: Toplumsal edinim.

Yaşa: Rahat ve huzurlu bir ömrün olsun.

Yaşar: Uzun ömürlü olsun dileğiyle koyulan isim

Yaşartürk: Yaşayan Türk

Yaşdaş: Aynı yaşta olanlar.

Yaşıl: Erkek ördem.

Yaşın: Işık, şimşek, güneş parçası.

Yaşlak: İhtiyar.

Yatkın: Bir yana eğilmiş, yatık. 2. Benimsemiş, alışmış, eğilimli. 3. Yetenekli becerikli.

Yatman: Mütevazi kişilik.

Yatuk: Kanun benzeri sazların ortak adı.

Yavaş: Hızlı olmayan. 2. Yumuşak huylu, yumuşak başlı.

Yaver: Emir subayı

Yavuz: İyi, güzel, iyi huylu, becerikli, hamarat, mert

Yavuzad: İsmi gibi kendi de güçlü olan.

Yavuzalp: Korkusuz yiğit, yaman yiğit

Yavuzay: Cesur, güçlü kimse.

Yavuzbey: Güçlü ve saygın kişi.

Yavuzcan: Yürekli, korkusuz kimse

Yavuzer: Korkusuz yiğit, yaman yiğit

Yavuzhan: Güçlü, kuvvetli, cesur hükümdar

Yavuzkan: Güçlü bir oydan gelen.

Yavuzsoy: Korkusuz soydan gelen kimse

Yavuztay: Genç ve güçlü.

Yavuztürk: Güçlü Türk.

Yayak: Yürüyerek yol kateden.

Yaygır: Gökkuşağı.

Yazan: Yazar.

Yazar: Yazarak yapıt üreten kişi.

Yazgan: Yazar, yazan

Yazgı: Karder.

Yazı: Yazılan şey.

Yazır: Bir Türkmen boyunun adı.

Yedier: Büyük ayı takım yıldızı.

Yeğen: Birine göre kardeşin çocuğu. 2. Birine göre amca, hala, dayı, teyzenin çocuğu.

Yeğin: Zorlu katı, şiddetli. 2. Baskın, üstün.

Yeğinalp: Üstün yiğit.

Yeğiner: Üstün yiğit.

Yekbun: Tek olmak, birleşmek

Yekemin: İlk, birinci.

Yekiti: Birlik, bütünlük.

Yekman: Başkan.

Yekta: Tek, eşsiz, benzersiz.

Yelbey: Rüzgar gibi esen ve saygın kişi.

Yelden: Rüzgardan gelmiş, rüzgar çocuğu.

Yelen: Arzu, istek, fırtına.

Yeler: Rüzgar gibi yiğit

Yelesen: Fırtınalı, çabuk kimse.

Yelmen: İstekler, arzular.

Yeltekin: Rüzgâr gibi ve tek olan

Yeman: Gözü pek olan.

Yemen: Mutluluk.

Yenal: Galip gelme

Yenay: . Yeni ay, hilal, ayça.

Yenel: Kazanan el, kazanma.

Yener: Zorlukların üstesinden gelen

Yenerol: Üstün ol.

Yengi: Üstün gelme, yenme, utku, zafer

Yenin: Her anlarında üstün olun.

Yenisey: Doğu Sibirya’da 3354 km.’lik ırmağın adı.

Yenisu: Temiz, berrak su.

Yerel: Belirli bir yer ile ilgili olan. 2. Gözlem yerine veya gözlemcinin yerine ilişkin.

Yergin: Üzüntülü, tasalı, kaygılı.

Yersel: Yerle ilgili.

Yesari: Sol ile ilgili. 2. Bir düzlem içinde bulunmayan şekiL.

Yeşne: Şimşek, yıldırım.

Yeten: Her şeyin üstesinden gelebilen.

Yetener: Her türlü zorluğun üstesinden rahatlıkla gelebilen.

Yeter: Yeterli, kâfi

Yetik: Bilgi ve becerisiyle gereken olgunluğa ermiş kişi.

Yetim: Babası ölmüş çocuk.

Yetiş: Zor zamanların insanı

Yetişal: Kurtar anlamında.

Yetişen: Kurtaran, kurtarıcı.

Yetkin: Becerili, olgun

Yetkiner: Yetişkin yiğit, olgunlaşmış yiğit

Yezgut: Sezani hanedanlarından bir kral.

Yezidi: Yezidi dininden olanlar.

Yılbay: Her zaman için saygı duyulan.

Yıldır: Işıklı, parlak

Yıldırak: Süheyl.

Yıldıralp: Korkutan yiğit, yıldıran yiğit

Yıldıran: Parlayan, ışıldayan. 2. Bezdiren.

Yıldıray: Parlayan ay

Yıldırer: Korkutan yiğit, yıldıran yiğit

Yıldırım: Işıklı ve sesli bir doğa olayı

Yılhan: İyi hükümdar.

Yılkan: Temiz kan.

Yılma: Hiçbir işten korkup, yılma anlamında.

Yılmayan: Korkmayan, vazgeçmeyen.

Yılmaz: Vazgeçmeyen kişi, kararlı

Yılmazer: Azimli yiğit.

Yiğit: Cesur, savaşçı

Yiğitalp: Yiğitler yiğidi, erler eri

Yiğitcan: Güçlü ve yürekli kimse

Yiğitefe: Cesur, yürekli

Yiğitel: Güçlü el,

Yiğiter: Güçlü ve yürekli erkek

Yiğithan: Yiğit, cesur hakan

Yiğitkan: Yiğit bir soydan gelen.

Yoğun: Koyu, ağır, kalın. 2. Artmış, çoğalmış durumda olan.

Yolaç: Çığır açma

Yolak: Patika.

Yolbul: Kılavuz, önder, ider.

Yoldaş: Aynı yoldan giden, arkadaş

Yoldaşcan: Can arkadaş, can dost.

Yoldaşer: Kahraman yiğit, arkadaş.

Yoma: Balıkçılıkla kullanılan bir tür halat.

Yomut: Her anlamda üstün olan.

Yordam: Çeviklik, çabukluk. 2. Çalım. 3. Yatkınlık, alışkanlık. 4. Kılavuz, yardımcı.

Yordamla: Her işe yatkın olan.

Yosun: Çoğu sularda, ağaç veya taşların üzerinde yetişen tallı bitkiler.

Yön: Taraf, yan, istikamet. 2. Tutulacak, izlenecek yol.

Yönal: Yönünü, cepheni aL.

Yönder: Yön gösteren, önder

Yöner: Yönelmiş olan.

Yönet: Bir işin üstesinden gelebilecek kişi.

Yönetmen: Yöneten, uygun ve doğruyu söyleyen.

Yöntem: İzlenen, tutulan yol, usul, sistem.

Yörük: Göçebe bir Türkmen oymağı ve bu oymaktan olan kimse

Yula: Meşale, ışık

Yumlu: Uğurlu.

Yunus: Bir peygamber adı; bir memeli canlı

Yurdacan: Yurda canlılık veren.

Yurdaer: Yurtsever, kahraman

Yurdahan: Yurda kağan olan kimse

Yurdaışık: Yurda ışık olan kimse

Yurdakul: Yurduna karşı fedakâr olan

Yurdal: Kendine yurt edinme

Yurdaşen: Yurdu şenlendiren.

Yurday: Yurdu aydınlatan.

Yurdun: Yurda ait olan

Yurt: Vatan. 2. Kalacak, barınacak yer.

Yurtal: Yurtsever.

Yurtbay: Memleketinin adamı.

Yurtcan: Vatanının dostu.

Yurter: Yurdunun yiğidi.

Yurtkan: Yurdu için kanını verebilecek niteliklere sahip olan.

Yurtkul: Yurdunun kulu kölesi olan.

Yurtkur: Yurdunun kurucusu olan.

Yurtkuran: Bir yurdun kurucusu olan.

Yurtman: Yurdunu çok seven.

Yurtsal: Yurtsever.

Yurtsan: Yurduyla övünen.

Yurtsev: Yurtsever.

Yurtseven: Ülkesini, yurdunu seven, yurt sevgisi olan

Yurtsever: Yurtseven.

Yurtsuz: Gariban.

Yurttaş: yurtları veya duyguları bir olanlardan her biri, vatandaş.

Yusuf: Yakışıklı, güzel

Yusuf Efdal: Yakışıklı, güzel, daha üstün, erdemli

Yuşa: Bir peygamber adıdır. Hz. Musa’nın yeğenidir.

Yüce: Büyük, erişilmez, ulu

Yücealp: Büyük, ulaşılmaz ve ulu yiğit

Yücedağ: Ulu dağ.

Yüceer: Ulu yiğit, ulaşılmaz yiğit

Yücel: Yükselme, ilerleme

Yücelay: Ay gibi güzel ve yüce.

Yücelen: Yüceleşen, yükselen

Yücelt: Başarılı bir duruma gel.

Yücelten: Yükselten, o duruma getiren.

Yücesan: Ulaşılmaz soy, ulu isim

Yücesoy: Ulaşılmaz soy, ulu soy

Yücetay: Başarılı genç.

Yücetekin: Ulu ve biricik, ulu şehzade

Yücetürk: Yüce Türk.

Yüksel: Özellikle manevi anlamda yücelme

Yükselen: Yükseklere çıkan, ilerleyen

Yümni: Uğurlu becerikli. 2. İşi sağ eliyle yapan.

Yürük: “Yörük” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Yüşa: İstanbul’da bir türbe

Yüzüak: Dürüst, namuslu.

 

© Copyright 2024

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.