Güncel araştırmalara göre tip 2 şeker hastalığı (diyabet) problemi olan kişilerin dörtte biri bundan haberdar değildir. Eğer normal görünebilecek bazı belirtileri taşıyorsanız doktorunuzla görüşerek test yaptırmanız önerilmektedir. Şeker hastalığını kontrol altına almadan ne kadar çok zaman geçirirseniz kalp hastalığı, böbrek hastalığı, körlük ve diğer ciddi komplikasyonların riski de o kadar artacaktır. Diyabet probleminiz varsa vücudun şekeri parçalama yeteneği azalır ve kan akışında daha fazla şeker bulunur. Vücut bu şekerden, idrarla atarak kurtulur. Dolayısıyla çok fazla idrara çıkma ihtiyacı hissedilir. Çoğu kişi bu durumu sorulana kadar fark etmeyebilir. Bir iki sefer normal olsa da eğer idrara çıkma ihtiyacı gece boyu sizi uyutmuyorsa dikkat edilmesi gereken bir şeker hastalığı belirtisi olabilir. Çok fazla idrara çıkmak normal olarak susamaya sebep olacaktır. Susuzluğu meyve suyu, gazlı içecek, çikolatalı süt gibi şekerli içeceklerle geçirme isteği şeker hastalığının belirtisi olabilir. Bu şekerli yiyecekler kanda şeker miktarını artırarak problemin ilerlemesine yol açabilir. Aşırı kilonun şeker hastalığı için bir risk faktörü olduğu düşünülürse, kilo kaybının şeker hastalığı belirtisi olması tuhaf gelebilir. Ancak bu kilo kaybının iki sebebi vardır. Birincisi çok fazla idrara çıkmaktır. İkincisi kandaki tüm şeker kullanılmadığı için idrarla kalori kaybedilmesidir. Diyabet ilk kontrol altına alındığında kişiler biraz kilo alabilirler ama bu kandaki şeker seviyelerinin daha dengeli olduğu anlamına gelir ve iyi bir işarettir. Hastaların karbonhidratlara acil istek duyması sıklıkla görülmektedir. Kan şekeri yüksek olduğunda vücut glikoz oranlarını kontrol edemez. Eğer karbonhidrat tüketimi fazla olursa vücut gereğinden fazla insülin salgılar ve glikoz hızla düşer. Bu da titreme hissi verir ve karbonhidrat ile şekere aşermeye sebep olur. Elbette bazen hepimiz yoruluruz. Ancak devamlı yorgunluk dikkat edilmesi gereken bir şeker hastalığı belirtisidir. Yediğiniz gıdaların enerji üretimi için iyi bir şekilde işlenemediği anlamına geliyor olabilir. Bu da hücrelere yeterince enerji gitmemesi demektir. Çoğu tip 2 diyabet vakasında şeker seviyeleri bir süre için yüksek kalır, dolayısıyla bu belirti yavaş yavaş gelişebilir. Kan şekeri dengesiz olunca iyi hissetmezsiniz ve asabileşmeniz kolaylaşır. Hatta yüksek kan şekeri depresyona benzer belirtiler verebilmektedir. Yorgun olursunuz, hiçbir şey yapmak istemezsiniz, dışarı çıkmak istemezsiniz, tek istediğiniz uyumak olur. Bu durumdaki hastalar depresyon tedavisini düşünebilirler ancak kan şekerleri normale döndüğünde ruh halleri de iyileşir. Endişe etmeyin, bu durum gözün arkasındaki kan damarlarının zarara uğradığı diyabetik retinopati değildir. Şeker hastalığının erken devrelerinde göz merceği iyi odaklanamayabilir çünkü gözde glikoz birikir. Bu da geçici bir süre için gözün şeklini değiştirir. Bu şeker hastalığından kör oluyor olduğunuz anlamına gelmez. Kan şekeri seviyeleri düzene girdikten 6 ila 8 hafta sonra bu problem yaşanmayacak ve göz kendini ayarlayacaktır. Gözden kolaylıkla kaçabilecek şeker hastalığı belirtilerinden biri de deride oluşan kesiklerin uzun bir sürede iyileşmeleridir. Vücuda yardımcı olan bağışıklık sistemi ve süreçleri kan şekeri yüksekken normal fonksiyonlarını gösteremedikleri için bu durum görülebilir. Yüksek kan şekeri seviyeleri şeker hastası olduğunuzu fark etmeden önce komplikasyonlara yol açmaya başlayabilir. Bunlardan biri de hafif sinir hasarıdır. Bu hasar ayaklarda karıncalanma hissi şeklinde görülebilir. İdrarda ve vajinada yüksek şeker seviyeleri buralarda bakterilerin ve maya mantarlarının üremesini kolaylaştırabilir. Bu da enfeksiyonların görülmesine yol açar. Peş peşe bu enfeksiyonları yaşarsanız doktorunuz zaten sizi şeker hastalığı için kontrol edecektir. İdrar yolları enfeksiyonu için acile kaldırılan kadınlarda bile genellikle şeker kontrol edilmektedir. Hemen Sağlık