21.06.2022 - 18:10 | Son Güncellenme:
Zeynep İşman
@birliktebuyuyoruz
Eskiden çocukların üstünü başını kirletmesi hoş karşılanmazdı. Çünkü annelerin ev işi çoktu, çamaşır makineleri lükstü, elde çamaşır yıkamak zahmetliydi. Şimdi de kirlenme korkusu var ancak bu sefer gerekçeler farklı. Çocuklar mikrop kapar, hastalanır ya da güvenli değil gibi kaygılar yüzünden hareket edemiyor, koşup, oynayamıyorlar.
18 yıl olmuş OMO’nun “Kirlenmek güzeldir” sloganı hayatımıza gireli. Bir nesil bu söylemle büyüdü. Koşup, düşüp çamura batmaya, kirlenmeye olan olumsuz bakışı değiştirdi, pek çok ailede farkındalık yarattı bu söylem. Oyun oynamanın çocukların fiziksel ve duygusal gelişimlerindeki önemine dikkat çekti.
Yıllar sonra yine çok anlamlı bir projeye imza atan OMO, bu yaklaşımı geliştirdi ve “iyilik için kirlenmek güzeldir” demeye başladı. Neden mi böyle söylüyor?
Uzunca bir süredir iklim krizi, atıklar, tüketim, üretim gibi konulara dikkat çekmek, farkındalık yaratmak ve eyleme geçmek için çalışan ekip, yepyeni bir projeye imza attı.
“İyilik için kirlenmek güzeldir” sloganı ile İstanbul’da üç bölgedeki okullara kurulan konteynerlerde plastik atıklar toplandı. 2 ayda toplam 350 kilogram plastik atık toplandı. İçlerinden çocuk parkı yapımında kullanılabilecek özelliklere sahip plastikler ayrıştırıldı ve 196 kilogram plastik geri dönüştürülerek bir çocuk parkı yapıldı.
Türkiye genelinde yapılan bir saha çalışması ile de ihtiyaç sahibi bölgeler belirlendi ve daha önce hiç çocuk parkı olmayan köylere bu parkların kazandırılmasına karar verildi.
İlk durak Ağrı’daki Uzunyazı Köyü idi. Uzunyazı İlkokulu’nun bahçesine kurulan çocuk parkının açılışı geçtiğimiz gün yapıldı. Ben de çocukların gözlerindeki mutluluğu görme şansına sahip oldum. Hayatlarında hiçbir oyun alanı ya da park görmemiş olan çocuklar, neşeli çığlıklar atarak sallanıyor, kayıyor, tırmanıyor, zıplıyorlardı. Nasıl hissettiklerini sorduğumuzda “Kendimizi hiç bu kadar özgür hissetmemiştik” dediler.
“Plastikleri parka dönüştürerek, çifte iyilik yapıyoruz”
OMO Pazarlama Müdürü Alper Çapar, projenin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyor: “Çocuklar çevre konusunda çok farkında ve bu nedenle endişeliler. İngiltere ve Türkiye’de 7-13 yaş arasında çocuklarla yaptığımız araştırma sonuçlarına göre, küçük yaşta (7-10) çocukların yüzde 75’i çevre konusunda çok duyarlı ve çevreyi önemsiyorlar. Ancak 16-18 yaş arasında bu oran yüzde 25’e düşüyor. Çünkü çocuklar “Kimse bu konuyu düşünmüyor ve bir şey yapmıyor” diye düşünüp, çevrelerine karşı duyarsızlaşıyorlar. Ne yazık ki bunu ebeveynler yaratıyor. Endişelerimizi paylaşmıyor ya da paylaşamıyoruz. Oysa çocuklar aksiyon almak ve çözümün parçası olmak istiyorlar. OMO olarak uzun zamandır plastik konusunda çalışıyoruz. Plastik atıkları parklara dönüştürerek, çifte iyilik yapabileceğimizi düşündük. Çöpleri geri dönüştürürken, hayatında hiç park görmemiş çocukları, parklara kavuşturacağız.”
Çocukların özgürce oyun oynayabilecekleri alanlar çok kısıtlı. Anadolu’da imkansızlıklar, büyük şehirlerde ise yersizlik bahane edilerek, çocukların oyun ve park hakları her geçen gün ellerinden alınıyor. Oysa parklar, çocukların adaptasyon ve esneklik kazandığı yerler. Açık havada oyun oynayıp, hareket edebildikleri, hem bedensel sınırlarını zorladıkları hem de duygusal beceriler geliştirdikleri alanlar. Çapar, proje ile yaptıkları çocuk parkında, İskandinav oyun parklarını model aldıklarını söylüyor. “Çocukların bedenini zorlayacağı ve problem çözme becerilerini geliştirebilecek, zorlansa da yeniden denemesini teşvik edecek bir park yaptık.” diyor.
“Çocuklar üzerinden yetişkinlere rehberlik yapmak istiyoruz”
Alper Çapar’ın anlattıklarında beni en çok etkileyen kısım da şu oldu: “Seçtiğimiz okullarda plastik günleri düzenledik. Çocuklar bir amaç uğruna daha çok katkıda bulundu. Bu sayede çocuklar da yetişkinlerin aksiyon aldığını görüyor. Çocuklar üzerinden yetişkinlere rehberlik yapmak istiyoruz. Çünkü çocuklar bu konuda daha bilinçli ve hızlı aksiyon almak istiyor. Değişimin, üretimin ve faydanın parçası olduğunu görmek, çocukları iyi hissettiriyor.”
Bu harika proje sayesinde ülkemin bir ucundaki çocuklarla buluşma, onların mutluluğuna ortak olma şansına sahip oldum. Sırada Artvin var. Projenin hızla destekçi bulması, ilham olması ve yayılması dileğiyle, darısı tüm illerin başına…
İlandır.