09.11.2022 - 10:21 | Son Güncellenme:
AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış, sosyal sorumluluk projelerinden istihdama kadar sağlıkta sürdürülebilirlik için yaptıkları çalışmaları anlattı. AstraZeneca’nın global “Sıfır Karbon Taahhüdü” konusunda bilgi verdi.
Bize kısaca AstraZeneca’dan bahseder misiniz?
AstraZeneca kardiyovasküler, renal & metabolizma, onkoloji, solunum ve aşı & immün terapiler tedavi alanlarındaki hastalıkların tedavisine yönelik reçeteli ilaçların keşfi, geliştirilmesi ve sağlığın hizmetine sunulmasına odaklanan yenilikçi ve araştırmacı bir ilaç şirketidir. Merkezi İngiltere’nin Cambridge kentinde bulunan ve 16 ülkede üretim yapan AstraZeneca’nın ilaçları 130’dan fazla ülkede sağlığın hizmetine sunuluyor. AstraZeneca yılda ortalama 9.7 milyar dolar Ar-Ge yatırımı gerçekleştiriyor ve dünyada 83 bin 100 çalışanımız bulunuyor. AstraZeneca olarak yaşama değer katan ilaçları keşfetmek için bilimin sınırlarını zorlarken faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde pozitif toplumsal etki yaratmayı ve etik davranışları teşvik etmeyi misyon ediniyoruz. Tüm çalışmalarımızı sürdürülebilirlik vizyonumuza paralel şekilde yürütüyoruz. Global stratejimiz paralelinde; bulunduğumuz coğrafyalarda toplum sağlığını iyileştirmek, bilimi açık ve erişilebilir hale getirerek doğal kaynaklara bağlılığımızı azaltmak ve etik iş uygulamalarını dürüstlükle sergilemek için sağlık ve refahı teşvik eden ortamlar ve bu yaklaşımı özümseyen insan kaynakları oluşturmaya önem veriyoruz.
AstraZeneca Türkiye, ülkemizde ne kadar zamandır, hangi alanlarda, kaç çalışanla faaliyet gösteriyor?
AstraZeneca Türkiye olarak, 500 kişiyi aşkın çalışan kadromuzla hastaların hayatlarında anlamlı bir fark yaratacak yenilikçi ilaçların sağlığın hizmetine sunulmasını hedefleyerek 1999 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteriyoruz. Yerel yatırımların önemine inanarak, ülkemizde kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları, Ar-Ge ve üretim yatırımları gerçekleştiriyoruz. AstraZeneca olarak Türkiye’de yürüttüğümüz klinik araştırma sayısını son üç yıl içinde yüzde 64 artırdık. Türkiye’de yürüyen klinik araştırmalara yapılan yatırımımızı yine son üç yılda 3,6 kat artırdık ve ülkemizde sadece 2021 yılında 147 milyon TL klinik araştırma yatırımı gerçekleştirdik.
AstraZeneca için sürdürülebilirlik ne anlama geliyor? Sürdürülebilirlik stratejinizden bahseder misiniz?
AstraZeneca olarak insanların, gezegenin ve işimizin sağlığının birbirine bağlı olduğunu ve her birinin diğerini etkilediğini biliyoruz. Amacımız, hedeflerimizi karşılamanın ötesine geçip değişen zamanı yakalamak için düşünce yapımızı ve uygulamalarımızı geliştirerek sürdürülebilirliği kurumumuzun her faaliyetine entegre etmek. Bu nedenle sürdürülebilirlik bizim için toplumun ihtiyaç duyduğu yerde en anlamlı etkiyi yaratmak amacıyla yetkinliklerimizi kullanmak anlamına geliyor.
Sürdürülebilirlik stratejimiz kapsamında üç öncelik alanımız bulunuyor. Bunlar; ‘sağlık hizmetlerine erişim, çevre koruma ve etik ve şeffaflık.’ Bunları kısaca özetleyecek olursam; sağlık hizmetlerine erişim konusunda tüm insanların yaşam değiştiren önleyici hizmetler ve tedaviler için sürdürülebilir sağlık hizmeti çözümlerine erişiminin olduğu bir gelecek için çalışıyoruz. Yenilikçi sağlık hizmetleri çözümlerinin küresel alanda olumlu sağlık sonuçları elde etmek için önemli olduğuna inanıyoruz. Çevre koruma alanında ise hepimizin bağımlı olduğu doğal kaynaklardan taviz vermeyen, toplumun ve gezegenimizin sağlığını destekleyen sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için yenilikçi yaklaşımlar geliştirmenin önemine inanıyoruz. Tüm faaliyetlerimizde ve ürünlerimizde çevresel etkimizi proaktif olarak yönetiyoruz. Etik ve şeffaflık ilkemiz kapsamında da olumlu bir toplumsal etki yaratmayı ve faaliyet gösterdiğimiz tüm coğrafyalarda etik yaklaşımları teşvik ediyoruz. Yalnızca tedavilerimizle değil, aynı zamanda çalışma şeklimizle ve toplumlara verdiğimiz desteklerle de değer yaratmak istiyoruz. İşimizin her aşamasında dürüstlük, şeffaflık ve adil muamele sergilemeyi önceliklendiriyoruz.
“SIFIR KARBON TAAHHÜDÜ” STRATEJİMİZ DOĞRULTUSUNDA 2025’E KADAR KÜRESEL OPERASYONLARIMIZDAKİ KARBON EMİSYONUNU SIFIRA İNDİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”
Sürdürülebilirliği şirket faaliyetlerinin merkezine konumlandıran AstraZeneca’nın global Sıfır Karbon Taahhüdü nedir? Bu konuda şimdiye kadar ne gibi adımlar atıldı?
2020’de İsviçre’nin Davos kentinde gerçekleşen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Yıllık Toplantısı’nda global “Sıfır Karbon Taahhüdü” stratejimizi açıkladık. “Sıfır Karbon Taahhüdü” stratejimiz doğrultusunda 2025’e kadar küresel operasyonlarımızdaki karbon emisyonunu sıfıra indirmeyi, 2030’a kadar da tüm tedarik zincirimizi karbon negatif yapmayı, elektrik ve ısınma için yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanmayı ve iklime etkisi minimum düzeyde olan yeni nesil solunum inhaler tedaviler sunmayı hedefliyoruz. Bu hedefleri gerçekleştirmek ve küresel ısınma potansiyeline neredeyse sıfır katkıda bulunacak itici gaz kullanarak yeni nesil solunum cihazı geliştirmek için 1 milyar dolarlık yatırım yapacağız.
Diğer yandan tüm faaliyet ve ürünlerimizde çevresel etkiyi proaktif olarak yönetmek için küresel liderlik sergileyen kuruluşlardan biriyiz. Bu bağlamda 2015’ten bugüne sera gazı salınımını yüzde 59, su kullanımını yüzde 17 ve atık miktarını da yüzde 8 oranında azalttık.
Ayrıca, global “Sıfır Karbon Taahhüdü” stratejimize katkıda bulunmak, doğayı korumak ve gelecek nesillere sağlıklı bir yaşam sunabilmek için de 2020 yılında gönüllülük esasına dayanan ‘AstraZeneca Türkiye Sıfır Karbon Çalışma Grubu’nu kurduk. Konuyla ilgili temel eğitimler alan çalışma grubu üyelerimiz, bu alanda uzman olan paydaşlarla iş birlikleri gerçekleştirerek bireysel karbon ayak izini azaltmaya yönelik konularda bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştiriyor, atölyeler düzenliyor, sürdürülebilirlik ile ilgili konularda sürekli güncel bilgiler aktarıyor, şirket içi farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları konusunda yoğun bir şekilde çalışmalarına devam ediyor. Sıfır Karbon Grubumuzun bu çalışmaları kapsamında 2020 yılında 80 bin fidan ile AstraZeneca Ormanı’nı hayata geçirdik ve Türkiye’deki fidan desteğimiz geçmiş yıllardakilerle birlikte toplamda 100 bin fidanı buldu. Bu çalışma grubu inisiyatifimiz ile Stevie Uluslararası İş Ödülleri’nde “Yılın İletişim ve Halkla İlişkiler Kampanyası – İç İletişim” kategorisinde Altın Ödül, 2021 İstanbul Marketing Awards kapsamında “Kurumsal İletişim” ana kategorisinde Sürdürülebilirlik İletişimi Ödülü ve Golden Pulse Awards Ödülü kapsamında ‘Yılın En İyi Kurum İçi Eğitimi Ödülü’ne layık görüldük.
“TÜRKİYE’DE YÖNETİM KURULU ÜYELERİMİZİN YÜZDE 41,7’Sİ KADINLARDAN OLUŞUYOR”
Sürdürülebilir kalkınma amaçlarından biri de cinsiyet eşitliği. Şirketinizdeki kadın çalışanların ve kadın yöneticilerin oranı nedir? Bu konuda toplumu bilinçlendirmek için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
AstraZeneca Türkiye olarak; Ar-Ge ve yenilikçi üretimi ön plana çıkarırken sağlık sektöründe istihdamın artırılmasının, Türkiye’nin gelişim hedeflerine büyük katkı sağlayacağı inancındayız. Özellikle kadınların çalışma hayatına aktif katılımlarının toplumsal gelişim, verimlilik ve ekonomik büyüme adına son derece önemli olduğunun farkındalığı ile istihdam politikamızı şekillendiriyoruz. Şirketimizde üst yönetim dâhil olmak üzere tüm çalışanlar arasında kadın – erkek eşitliği mevcut. Sahada ve merkez ofisimizde görev yapan ekiplerimizde kadın - erkek çalışan oranı değişmekle birlikte 500 kişiyi aşkın çalışma kadromuzun ortalama olarak yüzde 41,7’sini kadınlar oluşturuyor. Ayrıca Türkiye’de yönetim kurulu üyelerimizin yüzde 56’sı, orta ve üst düzey yöneticilerimizin yüzde 69,4’ü kadınlardan oluşuyor.
“ÇEŞİTLİLİK VE KAPSAYICILIĞIN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKMEK İÇİN ‘BENİM ADIM İNSAN’ DİYORUZ”
Tüm alanlarda olduğu gibi cinsiyet eşitliğinin desteklenmesi konusunda da çeşitlilik ve kapsayıcılığı önceliklendirerek hareket ediyoruz. Sürdürdüğümüz programları çalışanlarımızdan aldığımız geribildirimlerle daha da iyileştiriyor ve yeni projelerimizi planlıyoruz. Örneğin son olarak ‘Benim Adım İnsan’ projemiz kapsamında İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde toplumsal cinsiyet eşitliği alanında çalışmalarını sürdüren BİLGİGender ile iş birliği gerçekleştirdik; akademisyenler ve alanında uzman isimlerle toplumsal cinsiyet eşitliğini çeşitli açılardan ele aldığımız videolar ve podcast yayınları kaydettik.
Videolarımız Benim Adım İnsan YouTube kanalında; podcastler ise Spotify, Apple Podcasts ve Deezer platformlarında (Linktr.ee/benimadiminsan) yayınlandı. Projemiz Stevie Uluslararası İş Ödülleri'nde ‘Yılın İletişim ve Halkla İlişkiler Kampanyası – Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık’ kategorisinde Gümüş Ödül’e layık görüldü. AstraZeneca Türkiye olarak her yıl kutladığımız Çeşitliliğin Gücü Haftası’nda kapsayıcı ve çeşitlilik kültürümüzü güçlendirecek oturumlara yer veriyoruz. Ayrıca, geçtiğimiz yıl genç kadınları iş hayatında desteklemek ve kapsayıcılığı teşvik etmek amacıyla Birleşmiş Milletler’in Dünya Kız Çocukları Günü özelinde hayata geçirdiği uluslararası ‘Girls Belong Here’ kampanyasına da katıldık. Türkiye’deki liderlerimiz 100 üniversiteli kız öğrenci ile çevrimiçi olarak bir araya geldi ve katılımcılar kariyer planlama üzerine eğitime dâhil oldular.
“TOPLUMA DEĞER KATMA İSTEĞİYLE KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK ÇALIŞMALARI HAYATA GEÇİRİYORUZ”
Bugüne kadar yürüttüğünüz sağlıkta sosyal sorumluluk ve farkındalık projelerinizden kısaca bahseder misiniz? Bu projeler sayesinde toplumda hangi sağlık problemleri konusunda farkındalık oluşturmayı hedeflediniz?
Faaliyet gösterdiğimiz tüm coğrafyalarda olduğu gibi Türkiye’de de topluma değer katma isteğiyle çalışıyoruz. Toplum sağlığının geliştirilmesine destek vermeyi kurumsal sorumluluklarımız ve önceliklerimiz arasında görüyoruz. Bu kapsamda sağlıkta sosyal sorumluluk ve farkındalık projeleri de hayata geçiriyoruz.
KOAH Hastaları Derneği’ne sağladığımız koşulsuz destek ile hayata geçirilen 'KOAH’a Karşı Çal Bi Islık' kampanyasıyla bu hastalığa yönelik farkındalığın artırılması hedeflendi. Kardiyovasküler Akademi Derneği’nin koşulsuz desteğimizle gerçekleştirdiği ‘Hayatımın Hızı Kontrolümde’ kampanyasında ise yüksek kalp hızının oluşturduğu risklere karşı farkındalığın artırılması amaçlandı. Türk Nefroloji Derneği’ne sağladığımız koşulsuz destekle, kronik böbrek hastalığına dair toplumda farkındalık sağlamak, kronik böbrek hastalığına yol açan risk faktörleri ve erken tanının böbrek fonksiyonunu korumadaki önemine dikkat çekmek amacıyla ‘Sağlıklı Böbrek Sağlıklı Hayat’ projesi hayata geçirildi. Akciğer kanserine yönelik toplumsal farkındalığı artırma hedefiyle Türk Tıbbi Onkoloji Derneği’ne ‘Akciğerimizi Okuyoruz’ projesi kapsamında sağladığımız koşulsuz destek ile ‘www.akcigerimiziokuyoruz.com’ web sitesi yayına alındı. Bu web sitesinde, dünya çapında ve Türkiye’de kanserden kaynaklanan ölümlerin en yaygın nedeni olan akciğer kanserine dair belirti, risk faktörleri ve yaygınlık gibi başlıklar altında bilgiler yer alıyor. ‘Kansere Göz Açtırma’ kampanyamız ile de toplumu sigaradan uzak durarak, sağlıklı beslenerek, kadınlarda düzenli meme muayenesi olmayı ihmal etmeyerek ve erkeklerde düzenli prostat kontrolünün önemini unutmayarak kansere göz açtırmamaları konusunda bilgilendirdik. ‘Kalp Krizi Duraksatmasın’ ise Türk Kardiyoloji Derneği’nin TURK-MI kayıt çalışmasının verilerinden yola çıkarak Yandex navigasyon uygulaması üzerinden AstraZeneca’nın koşulsuz desteği ile hayata geçirilen ve doğru hastaneye, en kısa zamanda ulaşılmasını sağlamak için farkındalık yaratmayı hedefleyen bir başka önemli proje.
Gerçekleştirdiğimiz kurumsal sosyal sorumluluk çalışmalarımız ülkemizin ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. Bazı projelerimizin arkasında AstraZeneca’nın küresel sosyal sorumluluk inisiyatiflerinin de desteği oluyor. AstraZeneca tarafından dünya genelinde gençlere yönelik bir çatı program olarak hayata geçirilen ‘Genç Sağlığı Programı’ kapsamında ise 2013- 2016 yılları arasında ‘Ben Ergenim’ projesini gerçekleştirdik. Yine bu program kapsamında gençlerin hayatında sağlıklı beslenme bilinci yaratarak fiziksel aktivite ve egzersizin önemini vurgulama ve yaratıcılık becerilerini ortaya çıkarma hedefiyle Milli Eğitim Bakanlığı, Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı (TOÇEV), Türkiye Diyabet Vakfı ve AstraZeneca iş birliğiyle 2017’de ‘Hey Genç! Harekete Geç!’ projesi hayata geçirildi.
“SAĞLIĞA ERİŞİM HEDEFİMİZ DOĞRULTUSUNDA BİLİNÇLENDİRME PROJELERİMİZLE TOPLUMDA FARKINDALIK YARATIYORUZ”
Daha sağlıklı bir toplum için geliştirdiğiniz sosyal sorumluluk projeleri, sürdürülebilirlik hedeflerinize nasıl bir katkı sağladı?
Sağlığa erişim hedefimiz doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz bilinçlendirme projelerimiz ile milyonlarca insana ulaşıyor, toplumda farkındalık yaratıyoruz. Gençlere yönelik çalışmalarımız ile bulaşıcı olmayan hastalıklara yakalanmamak için alınması gereken tedbirleri, yapılması gerekenleri paydaşlarımız ile aktarıyor böylelikle gençlerde farkındalık oluşturulmasına destek sağlıyoruz. Çevre konusundaki çalışmalarımız ile gerek kurum içinde çalışanlarımızı gerekse kurum dışında toplumun tüm kesimlerini bilinçlendiriyoruz. Ağaçlandırma faaliyetlerimiz ile sadece gezegenimizin sağlığına değil temiz hava oluşumuna da katkıda bulunarak sağlıklı ortamlar oluşturuyoruz. Cinsiyet eşitliği konusundaki çalışmalarımızı sürdürülebilir bir şekilde yürüterek sosyal açıdan oldukça önemli bir konuya odaklanıyor, insanı bu konu hakkında bilgilendiriyor, farkındalık sağlıyoruz. Bu çalışmalarımızın neticesinde global ve yerel ölçekte önemli ödüllere de layık görülüyoruz. Yarattığımız etkinin ödüllerle taçlandırılması da bize hedeflerimize ulaşma yolunda büyük bir enerji ve motivasyon kaynağı oluyor. Örneğin son olarak sürdürülebilirlik konusunda çalışan uluslararası medya ve araştırma kuruluşu Corporate Knights’ın Global 100 Endeksi’ne 5 yıldır üst üste girme başarısını sergiledik. Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi'nin bir üyesi olarak çevresel raporlama, iş göstergeleri ve sağlık sonuçlarına katkı alanlarında aldığımız yüksek puanlarla ilaç sektörünün sürdürülebilirlik liderlerinden biri olmayı sürdürüyoruz. Yine dünya genelinde sosyal sorumluluk anlayışını en iyi uygulayan şirketlerin yer aldığı FTSE4Good Endeksi’nde 4,7 gibi yüksek bir puana sahibiz. CDP'de iklim ve su güvenliği için Çift A Listesine girerek, dünyada dört yıl boyunca arka arkaya Çift A derecesi alan sadece üç şirketten biri olduk. CDP tarafından iklim değişikliği konusunda tedarikçi ilişkileri açısından en yüksek puan alan şirketlerden biri olarak kabul edildik. Tüm alanlarda kurum içi ve kurum dışı cinsiyet eşitliğini destekleyen politikalarımız ve çalışmalarımız nedeniyle 2022 başında Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’nde üst üste dördüncü kez yer aldık.
Sağlık alanında sürdürülebilirlik ve sosyal sorumlulukla ilgili bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?
Hastalık seyrinin tüm süreçlerinde ihtiyaçları karşılayabileceğimiz yenilikçi tedavi seçeneklerini sağlığın hizmetine sunmak AstraZeneca olarak her zaman öncelikli hedefimiz. Bunun yanı sıra toplum sağlığının geliştirilmesini odağına alan sosyal sorumluluk çalışmalarımıza da devam edeceğiz. Diğer yandan bir toplumun refah sahibi olmasında yüksek standartta bir eğitimin ve toplumsal eşitliğin önemli etkisi olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle bu iki alanda da projelerimiz sürecek. 2023 yılında da önceki yıllarda olduğu gibi üç ana sürdürülebilirlik odağımız olan sağlığa erişim, çevre koruma ve etik ve şeffaflık alanlarında, topluma değer katan yeni projelere imza atacağız.
Detaylı bilgi için tıklayınız.
Bu dosya Sağlık Adası Medya tarafından hazırlanmıştır.
www.saglikadasi.com
İlandır.