Yedi ayın liderleri

Borsada ilk yedi ayda ulaştırma sektörü hisseleri yüzde 129, enerji yüzde 91 ve gayrimenkul hisseleri yüzde 68 oranında arttı. Hareket hizmet sektöründe

Borsada yılın ilk yedi ayında en fazla kazandıran sektörler ulaştırma, elektrik ve gayrimenkul oldu. Ulaştırma yüzde 129 yükselirken elektrik endeksi yüzde 91.4 ve gayrimenkul yatırım ortaklığı yüzde 68 yükseldi. 

Hizmet sektörü gözde 

Borsada hizmet sektörü hisseleri yılbaşından bu yana yüzde 52 oranında prim yaptı. Yılın geri kalan beş ayında hizmet sektörü hisselerinde güçlü görünüm devam edeceği yönünde işaretler veriyor. Hizmet sektörünün alt kategorileri; elektrik, ulaştırma, turizm, ticaret, iletişim, spor, inşaat. Getiri sıralamasında ulaştırma, elektrik, ticaret ve inşaatın öne çıkması muhtemel. 

Hareket bandı geniş 

Yılın ilk yedi ayında BIST 100 Endeksi, 1.826 ile 2.684 bandında hareket etti. Mart ayına kadar 1.800 - 2.100 arasında yatay hareket eden endeks, sonrasında yükselişe geçti. Nisan ayından bu yana ise 2.300 ve 2.700 bandında hareket ediyor. 

Endeksin bir sonraki hareket bandı 2.900 - 3.200 bandı olabilir. Peki, bu nasıl gerçekleşir? Endeksin yükselebilmesinin koşulu endeks üzerinde ağırlığı yüksek olan hisselerin çıkışa geçebilmesidir. Endekste ağırlığı olan Ereğli Demir Çelik, Türk Hava Yolları, Bim Mağazalar, Tüpraş, Şişe Cam, Akbank, Koç Holding, Turkcell, Sabancı Holding ve Ford Otosan hisselerinde yaşanabilecek hareketler endekste 3.200’lere doğru başlayacak bir hareketi tetiklemesi mümkün. 

Enerji hisseleri önemli 

Yılın ilk yedi ayında yükselen enerji hisseleri önümüzdeki dönemde performanslarını sürdürebilir. Rusya - Ukrayna savaşının tetiklediği enerji krizi Avrupa’nın alarma geçmesine neden oldu. 

Görünen o ki Avrupa’da bu kış çok soğuk geçecek. Avrupa Birliği’nin ekonomik devi Almanya, enerji krizinden en fazla etkilenecek ülkelerin başında yer alıyor. Rusya’nın doğalgaz vanalarını kapatması ortamı gerecek. Almanya sıkı tasarruf önlemleri aldı. 

Resesyon ortasında yatırım 

Resesyon üretimin düştüğü, tüketici güveninde azalmaların meydana geldiği, alım gücünün aşağı doğru indiği; ekonomide küçülme oluşan haldir. ABD ekonomisi teknik olarak resesyona girdi. Ülke ekonomisi yılın birinci çeyreğinde yüzde 1.6 küçülürken ikinci çeyrekte yüzde 0.9 daraldı. 

Ekonomideki her küçülme resesyon değildir. Tek çeyrek dönemde yaşanan küçülme resesyon olarak kabul edilmez. Bunun bir çeyrek dönem daha sürme hali teknik olarak resesyon olarak kabul edilir. 

Ekonomide üst üste iki çeyrek küçülmenin yaşanması resesyon olarak ifade edilmekte. Şimdi ekonomiler resesyon kıskacında. 

Peki, resesyon hali ne kadar sürer? Resesyondan çıkış süreci nasıldır? 

Resesyondan çıkış; çıkış sürecine göre farklı isimler almakta. V, U, W gibi çıkış süreçleri olabilmektedir. Örneğin resesyondan iki çeyrek dönem sonunda çıkılması, ‘V tipi çıkış’ olarak nitelendirilir. Dört çeyrek sonunda çıkılması ise ‘U tipi çıkış’ olarak adlandırılır. Ekonominin resesyondan çıkıp sonrasında tekrar resesyonun baş göstermesi de ‘W tipi’ resesyon ya da çift dipli resesyon olarak adlandırılır. 

ABD ekonomisinin teknik olarak resesyona girmesi, Rusya’nın Avrupa’yı enerji konusunda sıkıştırması, Çin’de gayrimenkul sektöründe bir süredir görülen borç boykotunun şimdi de tedarikçilere sıçraması, gerilim yaratan gelişmeler arasında yer alıyor. 

Tüm bunların yanında yurt içerisinde yaşanan tedarik sıkıntıları ortamı geriyor. 

Yatırımcılar resesyon olduğu dönemlerde güvenli limanda olmayı tercih eder. 

Önümüzdeki haftanın önemli gelişmeleri

3 Ağustos’ta temmuz ayı enflasyon verileri açıklanacak. TÜFE’de yıllık değişimin yüzde 80’in üzerine çıkması bekleniyor. Temel mal ve hizmet fiyatlarında, gıda fiyatlarında yükselişler bekleniyor. 

4 Ağustos’ta TCMB Aylık Fiyat Gelişmeleri Raporu yayınlanacak. Bu rapor politika mesajı içeren bir rapor değil. TCMB’nin temel enflasyon değerlendirmeleri izlenecek bu raporda. Öte yandan haftalık yabancı portföy hareketleri açıklanacak. 

5 Ağustos Cuma günü Hazine, Temmuz Nakit Bütçe verilerini açıklayacak.