Borsa İstanbul’da yabancılar son 10 yılda toplam hacimleri içerisinde banka hisselerindeki paylarını azaltarak sanayiye döndü. Yabancının toplam hacminin yüzde 62’si sanayi hisselerinde gerçekleşiyor.
İstanbul borsasında 2006-2013 yıllarının vazgeçilmez hisseleri olan bankalar artık cazibesini kaybetmiş görünüyor. Yabancıların toplam işlem hacminde 2008 krizi sırasında yüzde 56,9’a kadar ulaşan yabancıların banka hisselerindeki payı şimdilerde yüzde 27’lere düştü. 2008 yılında sanayi hisselerinin Borsa İstanbul’daki yabancı yatırımcıların işlemleri içerisindeki payı yüzde 31’lerde iken bugün bu oran yüzde 62,73’lere çıkmış durumda.
Borsada yabancı payı son 10 yılın dip seviyelerine geriledi. 6 Temmuz itibariyle borsadaki yabancı payı yüzde 62,48 seviyesinde bulunuyor. Geçen 10 yıllık süre içinde yabancıların oranı en düşük yüzde 62,08 seviyesini görmüştü.
120 bin görülür mü?
Borsa İstanbul’da yeniden 120 bin seviyelerinin görülmesi için yabancı payının 4 puan artarak yüzde 66 seviyesine çıkması gerekiyor. 145 binlerden bahsedebilmek için bunun yüzde 70’lere doğru hareketini sürdürmesi lazım. Yabancı payında yukarıya doğru bir hareket görülmedikçe borsanın hareketlerinin tepki hareketi dışına çıkabilmesi zor.
‘Kredi Risk Primi’ düşüşe geçti
Türkiye’ye yönelik yabancı algısının izlenmesinde en önemli gösterge CDS primleri. Seçim öncesinde 325 seviyesine kadar yükselen Türkiye Kredi Risk Primi (CDS) 289 seviyesine geriledi. CDS’de gerileme olmasına rağmen 200 seviyesinin üzerindeki seyir devam ediyor. Bu da olumsuz fiyatlamaları beraberinde getiriyor.
Seçim sonrasında risk priminin düşmesi beklenirken henüz öngörülen düzeylere gerilemedi. Bunun nedeni yeni ekonomi yönetimi ve alacağı kararlara ilişkin mesajların beklenmesi.
MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi (MXEF) 29 Ocak’ta test ettiği 1.273 seviyesindeki zirveden bu yana geriliyor. MXEF 29 Ocak’tan bu yana yüzde 16 değer kaybetti. Değer kaybının yüzde 20’yi aşması ve gelişmekte olan piyasalar endeksinin ayı piyasasına girmesi yani uzun bir süre daha düşüş trendinde olacağı beklentisinin artması öngörülüyor. Böyle bir durumda Borsa İstanbul pozitif ayrışsa da hareketler güçlü olmayacaktır.
Borsada BIST 100 Endeksi 98.733 seviyesinde bulunuyor. Endeksin yükseliş hareketlerinde güçlü direnç seviyesi 99.000 ve 103.000 seviyelerinde bulunurken ilk destek 97.500 ve 95.000’de bulunuyor. Gelişmekte olan piyasalardaki satış baskısı devam ederken, yurt içindeki makro verilerdeki olumsuz seyir endeksin yükselişlerini zorlaştıracaktır.
6 ABD’li geldi 5 İngiliz gitti
Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre Haziran ayında borsada portföy büyüklüğü en yüksek 10 ülkedeki yabancı yatırımcının sayısında artış meydana gelmesine rağmen portföy değerleri 5 milyar TL azaldı. Bunun en büyük nedeni ABD’li yatırımcıların elinde bulunan hisselerin değer kaybetmesi. ABD’li fon ve yatırımcıların elinde bulunan 64 milyar TL’lik portföy değeri bir ay içerisinde yatırımcı sayısında 6 adet artış olmasına rağmen 1 milyar 590 milyon TL azaldı. Aynı dönemde 5 İngiliz yatırımcı ise satış yaptı ve portföy değeri 1 milyar 376 milyon TL azaldı. Haziran ayında en fazla değer kaybeden BIST 30 hisseleri yüzde 25 ile Koza Koza Madencilik, yüzde 18 ile Türk Hava Yolları, yüzde 16 ile Şok Marketler oldu. Kardemir D yüzde 7, İş Bankası C ise yüzde 4 değer kaybetti. Haziran’da en fazla net satış yapılan hisselere baktığımızda Türk Hava Yolları, Kardemir D, İş Bankası C hisselerinin ön sıralarda geldiğini görüyoruz. Fonlarda bu hisselerin olması değer kayıpları ile birlikte portföylerin de küçülmesine neden oldu.
Satış mevsimi
Yabancı yatırımcılar 29 Haziran haftasında 179,8 milyon dolarlık hisse senedi sattı. Seçim haftasında alımda bulunan yabancılar yeniden satışa geçti. Öte yandan yüksek faize rağmen hala tahvile ilgi zayıf. Yurt dışında yerleşik kişilerin mülkiyetindeki Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) portföyü 29 Haziran haftasında bir önceki haftaya göre piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak sadece 83,2 milyon dolar arttı.