Hem para ve sermaye piyasalarından hem de tüketim cephesinden olumlu haberler geliyor. Başta yabancılar olmak üzere yatırımcılar borsada potansiyeli olan şirketleri araştırıyor. Güven endeksleri de iki alanda yükselişe geçti.
Bir hisseyi alırken ayrıntılar önemlidir. Yatırımda bulunulacak şirket kadar şirketin bulunduğu coğrafya da bir o kadar önemli olabiliyor. Birçok etkeni birlikte değerlendiren yabancı yatırımcılar, yatırımda bulunmadan önce o ülkeyi keşfetmeyi tercih etmekteler. Dahası ilgilendikleri firmaları daha yakından görebilmek için onlara ziyarette bulunabiliyorlar. Bu fonlar uzun süreli ve kalıcı bir yatırımda bulunmaya niyetliyse kredi kuruluşlarının değerlendirmelerini bir veri olarak göz önünde bulundursalar da kendi kadrolarındaki uzmanlarla yerinde bir analiz yapmayı yeğlemekteler. Mark Mobius, henüz yeterince değerlenmemiş şirketleri başkalarından önce bulmak için 30 milyon milin üzerinde uçtuğunu söylüyor.
Türkiye’de yaşanan aşırı fiyat dalgalanmaları sonrası yatırımda çekimser davranan yabancı yatırımcıların son zamanlarda yeniden Türkiye’ye yöneldikleri ve doğrudan temas kurabilmek adına Türkiye’yi tercih ettikleri görülüyor.
Gözlenen hareketlenme Türkiye’nin tekrar yatırım alanı olma ihtimalini gündeme getiriyor. Bu ilginin desteklenmesi ve teşvik edilmesi ise yatırımların gelişinin önündeki tereddütleri kaldıracaktır.
PARA GİRİŞİ YAŞANABİLİR
Dokuzuncu Boğaziçi Zirvesi’ndeyiz. Dün başlayan ve yarın sona erecek olan zirve için 80 ülkeden devlet başkanı, başbakan, bakanlar ve iş dünyasından isimler bir araya geldi. “Barışın Sürdürülmesi ve Herkes İçin Kalkınma” ana teması ile düzenlenen zirvede ‘Herkes İçin Kalkınmaya Küresel Tehdit: Ticaret Savaşları’ ve ‘Yön Arayan Dünyada Sürdürülebilir Geleceğin Kodları’ değerlendiriliyor. Ekonomi, sanat, dünya barışı, eğitim ve spor alanlarında toplam 33 panel gerçekleştirilecek.
Bu arada katılımcıların Türkiye’ye yönelik gözlemleri de olacak. Ağustos ayında kur şoku sonrasında Türkiye ekonomisi hakkında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın gerçekleştirdiği telekonferansa 6 binin üzerinde kişi ilgi gösterdi.
Türkiye’nin jeopolitik konumu ve stratejik önemi küresel yatırımcıların ilgi odağında olmasına devam edecek. Türkiye’deki her gelişmeyi yakından izleyen yabancılar yatırım fırsatlarını da değerlendiriyor.
Ekonomide atılan her olumlu adımda daha fazla yatırımcı çekilebilecek doğrudan sermaye girişlerinin önünü açabilecektir.
YENİ YATIRIMIN YOLU AÇILIYOR
Türkiye’de yabancıların hisse senedi alımı, tahvil alımı gibi yollarla gerçekleştirdikleri portföy yatırımlarına baktığımızda 2018 yılında kasım ayı itibariyle yılbaşından bu yana 1.6 milyar dolarlık çıkış yaşandığını görüyoruz. 2017 yılında ise aynı dönemde 10 milyar dolarlık yabancı girişi bulunuyordu. Yabancıların Türkiye’deki yatırımları 2010- 2012 yılları arasında 22 milyar dolara kadar çıktı. FED’in parasal sıkılaştırmaya gideceğini açıkladığı 2013 yılından itibaren azalma başlarken geçtiğimiz yıl gelişmekte olan ülkelere para akışının sürmesi Türkiye’nin de öne çıkmasını sağladı. 2018 tüm gelişmekte olan ülkeler için zor bir yıl olurken Türkiye, yeni açılımları ve ABD ile gerilimiyle daha fazla etkilendi. Şimdi normalleşme süreci yaşanırken 2019’da yeni para girişinin yolunun açılmasının çalışmaları yapılıyor.
Hizmet ve perakende güveni yukarı taşıdı
Kasım ayında hizmet sektörü güven endeksi 79.8 olurken, perakende ticaret sektörü güven endeksi 90.7’ye yükseldi. Hizmet sektörü güven endeksi kasımda yüzde 5.4, perakende ticaret sektörü güven endeksi yüzde 4.3 yükselirken, inşaat sektörü güven endeksi yüzde 3.5 geriledi.
Mevsim etkilerinden arındırılmış hizmet sektörü güven endeksi ekim ayında 75.7 iken, kasım ayında yüzde 5.4 oranında artarak 79.8 oldu. Hizmet sektöründe bir önceki aya göre iş durumu, hizmetlere olan talep ve hizmetlere olan talep beklentisi endeksleri sırasıyla yüzde 4.8, yüzde 8 ve yüzde 4 artarak 72, 74.4 ve 93.1 değerini aldı.
Satışlar artıyor
Mevsim etkilerinden arındırılmış perakende ticaret sektörü güven endeksi kasım ayında yüzde 4.3 oranında artarak 90.7 oldu. Perakende ticaret sektöründe bir önceki aya göre iş hacmi-satışlar ve iş hacmi-satışlar beklentisi endeksleri sırasıyla yüzde 6.2 ve yüzde 14 artarak 67.6 ve 91.7 değerini aldı. Mevcut mal stok seviyesi endeksi ise yüzde 3.5 azalarak 112.9 oldu.
İnşaat toparlamadı
Mevsim etkilerinden arındırılmış inşaat sektörü güven endeksi bir önceki ayda 58.7 iken, kasım ayında yüzde 3.5 oranında azalarak 56.6 oldu. İnşaat sektöründe bir önceki aya göre alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi ve toplam çalışan sayısı beklentisi endeksleri sırasıyla yüzde 5 ve yüzde 2.5 azalarak 45.4 ve 67.7 oldu.
Sektörel güven endeksleri 0-200 aralığında değer alabilmekte, endeksin 100’den büyük olması sektörün mevcut ve gelecek döneme ilişkin iyimserliğini, 100’den küçük olması ise kötümserliğini göstermektedir.